Eleştirmek başka bir şey ama eleştirirken eleştirilecek duruma düşmemek gerek!
Yaklaşık bir haftadır bir davet krizidir gidiyor. Konu öyle boyutlara ulaştı ki kriz, kriz olmaktan çıktı rezalete dönüştü. Sosyal medyada protesto paylaşımları ve bu paylaşımların altlarına yapılan yorumlar öyle seviyesiz boyutlara ulaştı ki kin nefret, hakaret, tahrik kışkırtma, provokasyon ve adeta linç kampanyasına dönüştü.
Alanya Belediyesi tarafından Gökbel Yaylası’nda düzenlenen 16. Geleneksel Gökbel Yaylası Yağlı Pehlivan Güreşlerinin gerçekleştirildiği Festivalden bahsediyorum.
Öncelikle bu Festivalin öz geçmişine kısaca değinelim. Değinelim ki tarihçesiyle ilgili bilmeyenler de fikir sahibi olsunlar. Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından ‘Somut Olmayan Kültürel Miras Envanteri’ne giren Gökbel Yağlı Pehlivan Güreşleri, halkın katılımıyla ve ünlü sanatçıların konserleri eşliğinde gercekleştiriliyor.
Bildiğim kadarıyla genel olarak tüm vatandaşların katılımına açık olan bu Festivale Siyasi Parti, STK temsilcileri ve protokol üyeleri davetli olarak katılıyor. Ve Festivalin giderlerinin tamamına yakını sponsor olan kurum ve kuruluşlarca karşılanıyor.
Festival, 18 yıl önce Adem Murat Yücel tarafından Kestel Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde başlatılıyor. Yukarıda da söylediğim gibi Festival aynı zamanda UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi Türkiye Ulusal Envanterine de giriyor. Ve o günden bu güne devam ettiriliyor. Aynı zamanda kendisininde bu yaylada evi bulunuyor.
Açık ve net olmak gerekirse, hiç bir cazibesi ve aman aman diyebileceğimiz bir özelliği olmayan, hatta başınızı gölgesine koyacağınız bir ağacı bile zor bulunan etrafı dağlarla çevrili küçük bir vadideki sıradan bir yerleşim yerinin - yaylanın, ülke genelinde tanınmasına vesile olmuş, marka olmasının altına imza atmış, emek vermiş bir belediye başkanından bahsediyoruz. Yanlış anlaşılmasın altını özellikle çizmek isterim konumuz sadece bu festivalle ilgilidir. Eksikleri vardır yoktur bu ayrı bir meseledir.
İster kabul edelim ister etmeyelim. Adem Murat Yücel önderliğinde Gökbel Güreşleri, Gokbel ismi artık bir marka olmuş durumdadır. İlaveten Kırkpınar’dan sonra ülkemizde sayılı güreş organizasyonlarından ve adı en çok duyulan etkinliklerden biri haline gelmiştir. Her kim tarafından yapılırsa yapılsın bu ve benzer çalışmaların son derece kıymetli olduğu kesindir. Dolayısıyla emeğe saygı göstermek ve verilen mücadeleyi, başarıyı takdir etmek lazımdır.
Gelelim konun özüne...
Bir siyasi parti liderinin etkinliğe katilamamasıyla başlayan kriz Atatürk resmiyle resmen gerilime dönüşmüş durumda! Etkinliğe siyasi parti liderinin katılamamasının nedeniyle ilgili açıklama yapılırken, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün resmi etkinlik alanında başından sonuna varmıydı? Yoksa gelen tepkiler üzerine sonradan mı konuldu? Konu biranda davet krizinden afiş gerilimine dönüşüverdi. Deyim yerindeyse Alanya gündemi biranda altüst oldu desek abartmış olmayız.
Şimdi bu afiş- resim konusu önemli çünkü hassas bir nokta ve açıklamaya, kamuoyunu bilgilendirmeye muhtaç bir konudur. Kaldı ki bu konuda seviye o kadar düştü ki sıradan vatandaşı bir yana bırakın tabiri caizse kerli ferli insanların ağzından çıkanları kulakları duymuyor. Eleştirirken eleştirilecek duruma düştüklerinin farkında bile değiller. Mevzu, hakaret karalama kin nefret, tahrik, kışkırtma ve provokasyon boyutuna kadar ulaştı. Konuyla ilgili sosyal medyada yazılanlar çizilenler yalan mı, doğrumu? Vatandaşlarımızın neye, kime hangisine inanacakları konusunda kafaları bir hayli karışmış durumda...
Bu konulara son noktayı koyacak, kafa karışıklıklarını ortadan kaldıracak kişi belli. Sayın Yücel'in en kısa zamanda acilen kamuoyuna bir açıklama yapması, vatandaşlarımızı birinci ağızdan bilgilendirmesi kaçınılmaz hale gelmiştir.
Bu vesileyle Festivalde emeği geçen herkesi canı gönülden tebrik eder, geliştirilerek devam etmesini dilerim.