Yaz turizmi başlamadan önce, iki 3 yıllık periyotlarda pürüzle karşılaşıldığını ifade eden Sıcakkanlı, “Bu pürüzler sadece Türkiye’de gerçekleşmiyor, Rusya-Ukrayna savaşı, petrol fiyatlarındaki değişim gibi, turistlerin geldikleri bölgelerdeki olayları da kapsayabiliyor. Kısacası, neredeyse her yıl turizmcilerin reflekslerini çalıştıracak bir olay oluyor. Turizmciler de güçlü reflekslerini ve teknolojiyi doğru biçimde kullanarak pazar koşullarına adapte oluyor ve alternatif ürünlerle piyasayı canlı tutuyorlar" şeklinde konuştu. 

Rusya ile yaşanan gerginliğin ardından, otellerin kendi internet siteleri üzerinden rezervasyon aldıklarını, müşterilerine tekliflerini ve promosyonlarını direkt kendilerinin ilettiği bir döneme girdiklerini belirten Sıcakkanlı, “Dolayısıyla bu sezon, özellikle güneydeki işletmeler Rusya’daki acentaları devre dışı bırakarak, kendi otellerini kendilerinin pazarladığı bir sistemi tercih ederek potansiyel krizi atlatmaya çalışacaklar. Bu konuda biz de elimizdeki tüm altyapıları hızlıca kendilerine sunduk. Bu sayede oteller, uçak rezervasyonları da dahil olmak üzere, her tür tatil paketi opsiyonunu kendi internet siteleri üzerinden pazarlamaya başladılar. Böylece Rus turistler de daha önce acentalar üzerinden aldıkları avantajlı teklifleri, artık doğrudan otellerin internet siteleri üzerinden satın alabiliyorlar. Dinamik paket adını verdiğimiz bu teklifler otel, uçak ve transfer gibi, tatilin tüm bileşenlerini içeriyor" diye konuştu. 

Sıcakkanlı, otellerin kendi müşteri veritabanlarına sahip olmalarının önemini de ortaya koyduğunu söyleyerek “Müşterilerinin bilgilerini güncel bir şekilde saklayan işletmeler, onlara kolayca ulaşarak tekliflerini iletebildiler. Altyapısını ve internet sitesini bu sisteme hazırlayan, elindeki veriyi doğru tutan, bu veriyi doğru kullanan ve doğru yöneten oteller bir adım öne geçti” dedi.