Ligin ilk 4 maçında kayıp olacağının daha önceden belli olduğunu ifade eden Aykut Kocaman, “Bu konuda acayip beklentilere sahip değildim ama öbür taraftan da bu kadar yüksek kayıp olacağını, puan ortalaması olarak düşünmedim. İlk 4 haftadan sonra mutlak kazanmak bizim için zorunlu oldu. Esas olan şu, maçın genelinde iyi sayılabilecek bir oyun. Doğru, iyi oyun açısından belki diğer maçlara göre bir adım yukarıda olduğumuz söylenebilir. Uyum açısından da bir adım yukarıda olduğumuz söylenebilir ama maçın en büyük kazancı, hem 3 puanın farklı bir skorla gelmesi, önümüzdeki haftalara bizi daha da uyumlandıracak bir duruma soktu. O nedenle son derece mutluyum. Esas itibarı ile Beşiktaş ve Milli Takım arasına girerken ki, biraz daha uyumumuzu arttıracak bir süreci beklerken, Beşiktaş ve Akhisar maçlarını bunun arkasına bağlayabilirsek bundan sonra çok daha güçlü, daha kuvvetli bir şekilde konuşabileceğimi tahmin ediyorum” dedi.

Medipol Başakşehir maçında da aynı oyunun sergilenmesine rağmen skorun farklı olduğuyla ilgili soruya Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, "Yapısal olarak oyuncuların oyunda tabii ki ağırlıkları var. Oyun güçlerinden, ya da oyun tarzlarından dolayı. Hasan ve İsmail biraz daha kontrolü sağlayan oyuncular. Herkesi bir anda göndermenin şeyi yok. Isla hücumcu bir oyuncu zaten. Onu kullanırken, diğer taraftan takımın dengesinin olması gerekiyor. Dolayısıyla bir tarafı çıkarırken bütün olarak bakmaya çalışıyorum. Bir tarafı da eleştirmenin bir mantığını görmüyorum ben. İlerleyen haftalarda uyum süreci gerçekleştikçe, daha akıcı ve daha iyi oynayan bir takım olacağını düşünüyorum. Oraya doğru gidecek. Ama o zamanı geçirirken, özellikle skor ve sonuç bizim için çok daha önemli gözüküyor” diye cevap verdi.

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Maçın stratejisi mi değişti, yoksa hayatın mesleğin akışında biraz değişiklik mi oldu, onu bilmiyorum ama hakikaten tarihinde azdır derken hemen cımbızla o tarihler çekiliyor ama benim söylemeye çalıştığım şu, Fenerbahçe'nin son 10 yılına bakmak lazım. Son 10 yılda, bütün maçlar dahil yediği gol ortalaması 0.9, attığı gol ortalaması ile maç ortalaması 1.9. Şimdi 4 maçlık periyoda bakıyorsunuz, Fenerbahçe'nin teknik direktörü olmadan evvel, ben dahil Türkiye'de futbolla ilgilenen antrenör demeyeyim, kim olursa olsun. Önüne şöyle ilk 4 maç bir liste konsa, Fenerbahçe'nin karşısına da her maç 2 gol rakamı konsa, bu istatistiğin de dışında şöyle düşünülür herhalde. Karşısında asgari 10 veya 12 puan yazar. Ancak, bu sene böyle başladı. Göztepe maçının kırıcı etkisi, Vardar maçı hakikaten çok kırdı. Hakikaten bu maçlara çok yansıyor. Gençlerbirliği, Başakşehir maçına da aynı şekilde çok yansıdı. İşler iyi gitmediği zaman bir anda takımda biraz endişe, kaygı ağır basıyor. Ciddi bir özgüven problemi var. Bir sürü yeni oyuncular var. Ama bu yeni oyuncuların da kulübün ve takımın şuan bulunduğu durumdan etkilenmemesi düşünülmüyor. Hemen etkisi altına alıyor. Özellikle kuvvetli bir skorla alınan bu sonuç, arkasından de Beşiktaş maçını bağlayabilirsek, o zaman daha farklı ve daha güçlü bir şekilde hem saha içinde ve hem de saha dışındaki hareketlerimiz, konuşmalarımız daha kuvvetli olacak diye tahmin ediyorum” şeklinde konuştu.

Janssen'i tercih etmesindeki en önemli nedeninin, bu futbolcunun fiziksel olarak hazır olması olduğunu söyleyen Aykut Kocaman, "Umarım aynı performansı devam ettirir. Bugün gerçekten olumlu şeyler gösterdi. Üstelik herhalde 5-6 antrenman sonucunda çok az sürede. Umarım bunu devam ettirir" diye konuştu.

Kaleci Volkan Demirel'in ısınmaya tepki için mi çıkmadığı yönündeki bir soruya ise deneyimli teknik adam Aykut Kocaman, "Ben tepki olacağını tahmin etmiyorum. Konuşmadım. Bilgi sahibi de değilim. Ancak, tepki olacağını hiç düşünmüyorum. Yapısal olarak böyle birisi değil. Tepkisini çok açık gösteren tiplerden bir tanesi Volkan. Kendince mutlaka nedenleri vardır. Bence de makul nedenleri vardır. Benim tahmin ettiğimi, belki diğer insanlarda tahmin edebilir diye düşünüyorum. Ama bunun tepki olduğunu düşünmüyorum."

Son zamanda kamuoyunda yönetimin görevine son vereceği söylentilerinin çıktığıyla ilgili gelen soruya Aykut Kocaman, "Şunu söylemek lazım. Tabii ki tüm Fenerbahçe ailesinde şu anda beklentiler çok yüksek. Bunlar kulübü, takımı büyüten dinamikler. Talepkar olmasını istemesi. Böyle bir durumda iken bu türlü şeylerin çıkması çok doğal. Anormal bir şey değil. Beni çok fazla etkilemiyor. Şunu da söylemem gerekiyor. Eğer yönetim kurulu hakkımda tamamen bir elemanıyım sonuçta bu kulübün. Karar mercii onlardır. Bu ailenin içinde büyümüş insanlardan bir tanesiyim. Yönetim kurulu bu konuda bir karar alana kadar özellikle Fenerbahçe'yi çok düşünen, taraftarı olan arkadaşlarda var. Onlar için de söylüyorum. Yönetim Kurulu şahsımla ilgili bir tasarrufta bulunana kadar sonuna kadar buradayım. Fenerbahçeli taraftarlar şunu bilsin ki, son ana kadar buradan ayrılmak gibi bir niyetim yok. Bu kulübün ihtiyaç duyduğu, istediği şeyleri bir şekilde yapacağız. Ağır ağır gideceğiz ama geçen Gençlerbirliği maçından sonra söylediğim gibi doğruları yapmak konusunda hiç bir şekilde geri adım atmadan doğruları yapmak için her şeyi göze alarak bazen de bildiğimi yapmaya devam edeceğim. Özellikle Fenerbahçe'yi düşünen, bu diğer takımı tutan arkadaşlar bilsinler bunu. İstedikleri kadar da devam etsinler, umurumda da değiller. Tekrar söylüyorum. Fenerbahçe ihtiyaç duyduğu sürece bütün doğrularımla futbol hayatımla beraber hep burada olacağım” dedi.