Antalya Kamu Hastaneleri Birliğine bağlı ALKÜ Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Nurhal Mercan Bozkurt cilt lekeleri hakkında açıklamada bulundu. Uzm. Dr. Nurhal Mercan Bozkurt en sık rastlanan cilt problemlerinin güneş lekeleri olduğunu dile getirdi.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Nurhal Mercan Bozkurt, “Yaz günlerini yaşadığımız şu günlerde uzun süreler güneş ışınlarına maruz kalmaktayız. Cilt lekeleri, deriye rengini veren ve pigment ismi verilen partiküllerin bölgesel birikimidir. Bu lekeler, herhangi bir fiziksel rahatsızlık oluşturmasa da kişide dış görünüşü etkilediğinden kozmetik ve psikolojik problemlere neden olabilmektedir. Geliştirilen son teknolojiler sayesinde güneşin zararlı etkilerinden kolayca kurtulmak mümkün. Genellikle beyaz tenlilerde güneş ışınlarından koruma özelliği bulunan kremlerin kullanılmaması ya da daha çabuk bronzlaşabilmek için düşük faktörlü kremlerin tercih edilmesi sonucunda ciltte kahverengi lekeler oluşmakta ve bu lekeler kalıcı olmaktadır.” dedi.
Güneşin Lekeleri ve Melazma
Güneş lekeleri oldukça yaygın bir problemdir. Güneşin zararlı etkilerine bağlı olarak en sık rastlanan cilt lekeleri çiller, gebelik lekeleri, solar lentigo ve melazma’dır. Melazma türü lekeler genellikle 20’li yaşlardan itibaren ve sıklıkla yüz bölgesinde görülen iki taraflı ve simetrik, kahverenkli, keskin, düzensiz sınırlı lekelerdir. 20 - 40 yaş arası kadınlarda ve koyu tenli kişilerde daha sık görülür. Olguların yüzde 90’ı kadın, yüzde 10’u erkektir.
Melazmanın kesin nedeni bilinmemektedir diyen Uzm. Dr. Bozkurt, "Güneşlenme, hamilelik, hormon tedavileri ve doğum kontrol hapları güneş lekesini tetikler. Aile içerisinde birden fazla kişide görülebilmesi, genetik yatkınlık olabileceğini düşündürmektedir. Hastaların yüzde 30’unda aile öyküsü vardır. Pek çok hastalık gibi melazma da stresle ilişkili olabilmektedir. Önlenebilir en önemli risk faktörü, güneş maruziyeti ve güneş hasarıdır. Bütün bunlarla birlikte melazma en çok sağlıklı, gebe olmayan erişkinlerde görülür.
Melazma yüzeyel, derin ve karışık tip olarak farklı derinliklerde görülebilir. Yüzeyel güneş lekeleri tedaviye daha iyi yanıt verir. Derin yerleşimli lekelerin tedaviye yanıtı azdır. Gebelik lekeleri doğum sonrası kendiliğinden de iyileşebilir.Tedavide öncelikle düzenli olarak yaz-kış, gün içinde 4 saatte bir en az 30 faktörlü güneşten koruyucu ürünler kullanılması gerekir. Ayrıca güneşten koruyucu kullanırken bile çok fazla direk güneşe maruz kalınmamalı, gölgede durmaya özen göstermeli ve şapka, gözlük takılmalıdır.
Güneş ışınlarının etkisini kaybetmeye başladığı ekim ayından sonra ise; leke giderici kremler, kimyasal peeling, enzimatik peeling, laser tedavileri, PRP ve mezoterapi yöntemleri tek başına veya birlikte kullanılarak lekeler tedavi edilebilir. Ancak gebelik dönemine yönelik bilimsel veriler olmadığından bu uygulamaların kullanılmaması gerekir. Yaz döneminde leke tedavisi önerilmez. Leke tedavisi yapılırken çok agresif tedavilerden kaçınmak gerekir. Aksi halde lekeyi tetikleyebilir. Yüzeyel melazma leke giderici kremler ile tedavi edilebilir. Ancak bu kremlerin bazıları güneşe karşı duyarlılığı arttırdığından gece sürülmeli ve sabah yıkayarak temizlenmelidir. Aksi takdirde güneş hasarı ve yeni cilt lekelerine neden olabilirler.
Hiçbir tedavi lekelerin tekrarlamasını engellemez. Bu nedenle tedavi yanıtı iyi olsa bile tedaviden sonra yaz-kış güneş kremi kullanımı devam etmelidir. Koruyucu kıyafet ve şapka kullanılmalıdır." diye konuştu
Güncelleme Tarihi: 07 Eylül 2017, 09:36