Deniz Dilek, hastalığı tanımlarken "Keloid, yara iyiles¸mesini takiben gelis¸en, ciltten kabarık, hem fonksiyonel hem de kozmetik olarak rahatsızlık oluşturabilen deri renginde ya da pembe renkli lezyonlardır" ifadelerini kullanırken hastalığın özellikle birinci derece akrabalarında Keloid hikayesi olan bireylerde, siyah ırkta görülme sıklığının daha yüksek olduğunu belirtti. Dilek, sözlerini "kötü yara iyileşmesi; yaranın kuru kalması, enfeksiyon kapması ve cerrahi olarak yara dudaklarının tam olarak kapanmaması riski arttıran diğer etkenler olarak karşımıza çıkarken, vücudun özellikle üst kısımlarında ense ve kulakta daha sık karşılaşmaktayız" şeklinde sürdürdü.

Tedavide kesin bir yöntem bulunmuyor
Genellikle vücuttaki herhangi bir kesiden sonra oluşan ve herhangi bir ağrı oluşturmayan Keloid hastalığının tedavisinde kesin bir yöntem olmadığını ancak, çeşitli tedaviler uygulandığını belirten Dilek, iyileşmenin ise çok sınırlı olduğunu aktardı.
Hastalığın tedavisinde uygulanan yöntemlere ilişkin açıklamalarda bulunan Dilek, "Keloid içine ilaç enjeksiyonu, krem uygulamaları, radyoterapi, buz tedavisi (kriyoterapi) ve cerrahi uygulamalar yapıyoruz ancak özellikle cerrahi yöntemde hastalığın tekrar etme riskinin yüksek olduğunu bilmek gerekiyor" şeklinde konuştu.

"Yeni bir kesi demek Keloid oluşumunda yeni bir ihtimal demektir"
Deniz Dilek, sözlerini, "Bir kere Keloid gelişen hasta sonraki süreçte herhangi bir cerrahi işlem geçirecekse bu durumu ameliyatı gerçekleştirecek cerraha mutlaka söylemesi gerekir. Yeni bir kesi demek Keloid oluşumunda yeni bir ihtimal demektir. Plan bunlar göz önünde bulundurularak yapılmalı" şeklinde sonlandırdı.