Vatan Partisi Alanya İlçe Başkanı Hasan Faruk Kurtoğlu’nun açıklaması şöyle;
Bu gün ülkemiz çok ağır ekonomik ve güvenlik tehditleri altındadır. Cumhuriyet tarihimizin en ağır saldırılarıyla karşı karşıyayız. Bu saldırıların püskürtülmesi için, devlet ve millet beraberliğinin en üst seviyede tutulması gerekmektedir. Bütün yetkililerin söylediği gibi ikinci kurtuluş savaşı vermekteyiz. Güvenlik güçlerimiz ülkemize karşı girişilen bölme ve yıkma faaliyetlerine karşı yurt içi ve dışında amansız bir mücadele veriyor. milletimizi kasıp kavuran ve giderek şiddetini artıran ekonomik zorluklar milletimizin birliği ve beraberliği ile çözüm bekliyor. Bu ertelenemez görevler orta da dururken 40 yıldır Amerika’nın dayattığı başkanlık dayatması gündeme getirildi.
Cumhurbaşkanlığı sistemi dedikleri başkanlık sisteminden başka bir şey değildir. Bu sistemde cumhurbaşkanı ve başbakan yetkileri tek bir kişide birleştiriliyor. Hükümet yetkileri tek kişinin eline veriliyor. Meclis salonunda bakanlar kuruluna ayrılan yer boş kalmaktadır. Meclis salonunda olmayan hükümet, Türkiye de nasıl olacak? Hükümet fiilen ortadan kaldırılmaktadır. Hükümet görevi yapacak olan Cumhurbaşkanı meclise hesap vermiyor. Böylece sorumsuz yönetim dönemi acılıyor.
Değerli Vatandaşlarımız en önemlisi, Meclisin görev ve yetkileri budanıyor. Cumhurbaşkanına kararname adı altında sınırsız kanun yapma yetkisi veriliyor. Meclis bundan sonra güven oyu ve güvensizlik oyuyla hükümetin kuruluşunda ve düşürülmesinde karar sahibi olmayacak. Sözlü soru ve meclis soruşturması yoluyla hükümeti denetleme yetkileri, meclisin elinden alınmaktadır. Bu durumda milli irade ortadan kaldırılmış oluyor. Meclis boş konuşma gevezelik yapma salonuna dönüştürülüyor. Milletin vekillerinin ve bakanlar kurulunun yetkisinde olması gereken OHAL ilanı yetkisini tek başına Cumhurbaşkanı kullanabilecek. Bu yetkiler içinde ülkeyi bölünmeye götürecek yetkiler barındırıyor. Birkaç vilayeti birleştirme yeni kamu görevlileri atama yeni düzenlemeler yapma valilerin secimle gelmesi vs. Yetkileri tek kişide toplanıyor. Bu durum ABD ve AB’nin yıllardır anayasamıza sokmak istediği yetkiler olarak biliniyor. Bu yüzden büyük sakıncalar taşıyor.
Türkiye, İstiklal Savaşı’ndan sonra en zor koşulların içindedir. Büyük ve çetin mücadeleler büyük güçlerle başarılır. Bu gün öncelikli görev devletin ve milletin top yekun birliğini sağlamaktır. Oysa Cumhurbaşkanlığı sistemi girişimi toplumu bölüyor başlayan halk oylaması süreci daha şimdiden “Evet”ciler , “Hayır”cılar olarak milleti bölmektedir.
Milleti birleştiren devlet kurumu, meclistir. Milleti seferber edecek kurum yine milletin meclisidir. Bugün hükümeti milletten koparma zamanı değil, meclisi güçlendirme zamanıdır. Bunun aksine yapılan bütün bu girişimler Milletimizi giriştiği bu mücadelelerde zora sokar başarılarını önler. Kaldı ki 2 yıl sonra 2019’ da yürürlüğe girmesi öngörülen bu sistemin bu gün ki ağır şarlar göz önüne alındığında ne kadar yersiz olduğu anlaşılıyor.
Milletimizin işini, aşını, ekmeğini tehdit eden ekonomik kırizi aşmak da ,güçlü meclisle olur. Önümüzdeki zorlukları aşmak için hem devlet hem de toplum katında disipline ihtiyacımız var. Meclisten kopuk ve sorumsuz Cumhurbaşkanı ile disiplin sağlanamaz. İstiklal savaşını padişah hükümeti ile değil Meclis hükümeti ile kazandık. Bu gün Türkiye savaş halindedir. Güçlü ordu günümüzün ihtiyacıdır. Güçlü ordu ancak güçlü meclisle olur.
Vatan Partisi yıllardan beri devletin ve milletin güçlerini top yekun harekete geçirmeyi savundu. Cumhurbaşkanının milli seferberlik çağrısı kamuoyunda heyecan yarattı. Milleti seferber etmenin esas organı “Millet Meclisi”dir ve meclisten kuvvet alan milli hükümettir. Oysa Cumhurbaşkanlığı Sistemi, Meclisi zayıflatıyor. Böylece Milleti siyasetin dışına itiyor. Bütün bu nedenler ve sayısız olumsuzluklar taşıyan başkanlık sistemine “Hayır “diyoruz. Birlik, huzur ve geçim için Hayırda birleş diyoruz.
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2017, 15:48