Dün Cuma namazına her kes gibi ezandan önce camiye girdiğini belirten Gülmez, "Ve vaiz Cemaata nasihatlarda bulunuyor ve nihayetinde kardeşlikten ve Türkmen dağındaki Bayır Bucak Türklerinden onların içinde bulunduğu hassas durumu kendince ifade etmeye çalışıp onların muhacir durumunda olduklarını ve bizlerin ensar olarak kardeşlerimizin yanında olunmasının inancın ve kardeşliğin gereği olduğunu ve zamanın kardeşlerimizin yanında madden yanında olunması dini bir vecibe olduğu ve diyanetin Şubat ayı boyunca devam edecek bir kampanya başlattığını bu kampanya ya herkes elinden gelenden fazlası ile yardımcı olmak gerektiğinin altını çizerek anlattı. Mutlaka benim gibi herkesten olumlu ama gecikmiş bir kampanya olduğu, elbette gün kardeşlerimizin yanında olma günü Hatta gün fedakarlık etme günü değil kadeşlerimiz için kendimizi feda etme günüdür kanati Cuma günününde Rahmeti ile gönüllerde bir başka tecelli etmişti bu telkinler. Taki sünnetler kılınıp iç ezandan sonra imamın minberden cuma hutbesini okuma vakitine kadar bir sıkıntı olmadığını düşünüyorum ama imam efendi eline tutuşturulmuş resmi hutbesiyle O coşku yerini sukutu hayale imamın her cümlesinde, her satırında kıymetini ben de bitirmeye hatta camiden cuma namazını bile kılmadan çıkayım ikilemine kadar götürmeye yetmişti bile. İmam kardeşlikten dem vuruyor ama bir terslik vardı.Türkmenler benim ve sizin kardeşiniz evel Allah, güney doğuda Ezan susmasın,Bayrak inmesin,Vatan Bölünmesin,Milletimin birlik ve beraberliğine kast etmiş Vatan hainleri İle savaşan Askerim,Polisim tüm saydığım değerlere kendisi ve Ailesi adına Kendisini Feda ettiği gibi Ailesini , eşini,Çocuğunu, Anasını, Babasını ve tüm yakınlarının Yüreklerine Taş basmasına ve Geleceğine dair her bir yaşanmaya değer ne varsa nokta koyan kahramanlarımız ve aileleri Başımızın Tacı ve Elbette bizim kardeşlerimiz, evelallah burasıda tamam Şehitlerimizin emaneti olan geride kalan hepsi başımın üstünde yerleri vardır. ben de tezahürü Cuma namazının Bütün Uluhiyetini , Muhabetini silen cümleyi söylüyordu İmam şimdi beni Irkcılıkla suçlaya bilirsiniz hatta el insaf da diye bilirsiniz. 1 Kasım seçimlerinden sonra Güneydoğuda adı konulmuş bir savaş var ve burada görev yapan Adı Asker olsun, Adı Polis Olsun ve Orada devletin devamlılığı için canlarını feda eden tüm vatandaşlarıma PKK, KCK, HDP li Militanların Yanında orada yaşayan İnsanların Yardım ,Yataklık , Lojistik destek veren hatta onların oradaki varlığı Güvenlik kuvvetlerimizin elini kolunu bağlanmasına rağmen, aman onlar zarar görmesin diye kendi canlarını tehlikeye atmış olmaları cabası olan bu sürü benim nasıl kardeşim olabilirdi.