CHP Alanya İlçe Teşkilatı Haftalık Yönetim Kurulu Toplantısı bugün parti binasında gerçekleşti. Toplantının ardından gündemi değerlendiren CHP Alanya İlçe Başkanı Sefa Çorbacı, yerel seçimler öncesi ‘Ergenekon Davası’nın gündeme getirilmesine tepki gösterdi. Çorbacı, “Ergenekon silahlı terör örgütünün kesin ve inandırıcı deliller ile kanıtlanamadığı, bu nedenle de varlığı kanıtlanamayan örgütün liderliği, üyeliği ve örgüt adına suç işlenmesinin de söz konusu edilemeyeceği anlaşılmıştır” dedi.
“CHP HİÇBİR DÖNEM BU TİP KİRLİ ÖRGÜTLERLE İŞ TUTMAMIŞTIR”
FETÖ’nün iktidarı kullanarak başlattığı kumpasların tamamen çöktüğünü belirten Çorbacı, “Ülkeyi 15 Temmuz şartlarına getiren “Ergenekon, Balyoz, Sarıkız, Ayışığı” gibi çakma kodlarla düzenlenmiş vatanseverleri kafeslemek, Truva atlarını cumhuriyetin kalesine, devletin kalbine yerleştirme operasyonu bu kumpaslarla başlamıştı. Atatürkçü, milliyetçi vatansever subaylar çeşitli sahte delillerle, terör örgütü üyesi itirafçılarla Silahlı kuvvetlerden tasfiye edilmiş ve yerlerine 15 Temmuz hain darbe girişimini yapan subaylar yerleştirilmiştir” şeklinde konuştu.
“MEZARDAKİ ÖLÜLERE BİLE OY KULLANDIRIN”
2010 yılında yapılan ve terör örgütü başının “Mezardaki ölülere dahi oy kullandırın” talimatı verdiği referandumla yargının yapısıNIN DEĞİŞTİĞİNİ BELİRTEN Çorbacı, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bugün hala kaçak olan Fetö savcıları kahraman edilmiş. Hatta tüm uyarılara rağmen dönemin siyasi figürü Bülent Arınç “Türkiye Bağırsaklarını temizliyor” diyerek yapılan bu kumpaslara sahip çıkmıştı. Sonrasında kendisine suikast yapılacağı yalanlarıyla “Kozmik Odaya” girilmiş, devletin tüm savaş planları ve gizli sırları terör örgütünün eline geçmişti. 20 Haziran 2007 tarihli gazeteler “Ergenekon’un gizli kasası ve finansörü işadamı Kuddusi Okkır tutuklandı manşetleriyle çıktı. 6 Temmuz 2008 tarihli gazeteler ise Kuddusi Okkır vefat etti” başlığıyla çıkıyordu. Kuddusi Okkır’ın uzun süre tedavisine izin verilmemiş adeta ölüme gönderilmişti. Vefatından sonra beş kuruşunun olmadığı anlaşıldı ve cenazesini belediye kaldırdı.
Mehmet Haberal’dan, Sinan Aygün’e- Fenerbahçe’den Cumhuriyet gazetesine, Generallerden eski MİT görevlilerine, iş dünyasından spora, sanata aslında nerede vatansever, milliyetçi birileri var oraya kadar uzanan bir iftira, yalan ve ihanet projesi yıllarca bu ülkede karşılık buldu. Bu ihaneti göremeyen ya da görmeyenler muhalefetin tüm uyarlılarına bilerek ve isteyerek kulak tıkadı. Bu operasyonlar modern Türkiye Cumhuriyetini dönüştürme projesiydi, bu kumpaslar dışarıda hazırlanmış, içeride taraf bulmuş ve sonrasında kanlı bir darbe girişimine dönüşmüş ve yüzlerce vatandaşımızın hayatına mal olmuştu. Bir taraftan bu yapılanma hızla devam ederken diğer taraftan “AKİL Adamlar” projesiyle askere de “Kışlada kal” talimatı veriliyordu. Dolmabahçe ve Oslo arasında İmralı köprüsü kurulmuş heyetlerin biri gelir biri gider olmuştu. Bir taraftan kahraman Türk ordusu hapse tıkılıyor diğer taraftan Habur’da teröristler davul zurnayla karşılanıyordu. İki genel başkan arasında kıyasıya tartışmalar yaşanıyordu. Eski genel başkanımız Sayın Deniz Baykal bunun bir İhanet projesi olduğunu dile getirip “Ben bu davaların Avukatıyım” derken. AKP genel Başkanı ise “Ben bu davaların Savcısıyım” diyordu. CHP hiçbir dönem bu tip kirli örgütlerle iş tutmamıştır, tutması da mümkün değildir. Amaçları yerel seçim öncesi bir gerginlik yaratarak oy kapma çabasından başka bir şey değildir. Bu iktidar öncelikle, ivedilikle Türkan Saylan, Kuddusi Okkır, Yarbay Ali Tatar gibi kahramanların mezarlarına gidip özür dilemelidirler. Ve bugüne kadar buhar olan içlerinde ki siyasi ayakları bulup yasalar önünde hesap vermelerini sağlamalıdırlar. Genelkurmay başkanını terör örgütü kurmaktan tutuklayanların bize vereceği ne kahramanlık ne de vatanseverlik dersi olamaz.”
Güncelleme Tarihi: 05 Aralık 2018, 14:03