CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Alanya'da ‘hayır’ mitingi düzenledi. Alanya Belediyesi’nin arkasındaki miting alanında konuşan Deniz Baykal, Alanya ve Türkiye’de hayır oylarının önde olduğunu söyledi. Yeni anayasa ve referanduma ilişki konuşan Baykal, bunun sadece tek adam yönetimi olmadığını savundu.

Deniz Baykal, “Öyle bir yetki veriyoruz ki bakanlığın tümünü kaldıracak. Kendisine göre sıfırdan bakanlık kuracak istediğini yerleştirecek. Aşiret düzeninde bile böyle bir şey olmaz. Denetimden hoşlanmıyor, rahatsız oluyor iktidar anayasa ile çözüm arıyor. Yolsuzluğun konuşulmasından şikayet ediyorlar. Meclis'in yapısını Cumhurbaşkanı'nın takdirine emanet etmiştir. Cumhurbaşkanı aynı zamanda partinin genel başkanı oluyor. 'Türkiye bir dikta rejimine doğru sürükleniyor' diyorlar. Acı olan ise milletin oyu ile olacak. 15 Temmuz 2016 askeri darbesi işte o referandumun çocuğudur. Devlet kuracağız diyor. Yönetimi, rejimi bıraktım devlet değiştirmeyi planlıyor. Bu devletten ne sıkıntısınız var? Sen kimsin bu devleti yıkıp devlet kurmaya kalkan. Yağma yok devletimizi yıktırmayacağız" dedi.

Evet kampanyası hiyerarşi şekilde yürüdüğünü aktaran Baykal, “Çıkıyorlar, milletin yarısına küfrediyorlar. Pazar günü inşallah eşimle, kızımla gidip oyumu Hayır olarak kullanacağım. Ben Hayırcıyım ama bana terörist diyenin alnını karışlarım. Hayır Cumhuriyet sevdasıdır. Mecliste bu iş görüşülürken 11 milletvekili tutukluydu. OHAL ilan edilmişti. Başbakan OHAL döneminde referandum yapmayız demeye kalktı hemen sustu. Güneydoğu'da senin izlediğin politika sonucunda 355 bin kişi göçtü. Dünyanın bütün hukuk ve siyaset kuruluşlarının hükmü Türkiye bir dikta rejimine doğru sürükleniyor yönünde. Hangi medeniyetin içindesin bunu anayasa belirler. Artık biz dünya süper liginden çıkıp Ortadoğu mahalli liginde oynamaya kendi oyumuzla yönlendiriliyoruz. Tek adam rejimi 15 yıldır ülkeyi yönettin" diye konuştu.

FETÖ’yü başımıza bela edenler kendileri olduğunu iddia eden Baykal konuşmasına şöyle devam etti: “Güneydoğu'da bölgesel iç savaş yaşandı. Sadece Nusaybin'i almak için 74 şehit verdik. Sen PKK'da sınıfta kaldın. FETÖ'yü kim başımıza bela etti? Kim devletin içine yerleştirdi. Bomba atan generalleri hangi şura getirdi. O bomba atan pilotları kim oraya yerleştirdi" şeklinde konuştu.

Daha önceki referandumda çoğu vatandaşın Evet’e oy verdiğini dile getiren Baykal, “Şimdi 15 Temmuz darbesini görünce 'Vay be hata etmişiz' demiştir. Ergenekon ne? Ergenekon şeref mi? İlk anda karşı çıktık. Bu siyasi hesaplaşma doğru değil. CD'ler uydurma dedik. O zaman başbakan aylarca ben savcı arıyorum. Ben özel savcı arıyorum dedi. Şimdi o savcı Zekeriya Öz nerede? Ona zırhlı araba vermedin mi? Ben bu davanın savcısıyım dedi. Ben de bu davanın avukatıyım dedim. Şimdi savcı mı avukat mı kazandı? Sonra kandırıldık dedi. 1 Mart'ta tezkeresinde karşı çıktık. 99 AK Partili haklısınız dedi ve o zaman bu tehlikeyi önledik. O zaman tek adamlık olsaydı bu tehlike önlenebilir miydi? Bakın eğer bu anayasa böyle geçerse bunun en büyük zararını çekecekler arasında Evet oyunu verecekler çekecek. Zarar Evet Hayır’a bakmaz. Bunun acısını hep birlikte çekeriz. Memur güvencesini kaybeder. İşçinin kıdem tazminatı uçar. Evet çıkarsa evet verenlerin de Hayır verenlerin de her şeyi belirsizliğe gider. İnsanlar 'Öyle miydi bilmiyorum' diyecek” ifadelerine yer verdi.

 Baykal, anayasa teklifinin altında başka nedenler yattığını belirterek, "Şimdi bu yasayı çıkaranların başındakilerden biri çıktı dedi ki, 'Bu anayasa ile halk kendi devletini kuracak' demek ki bu olay farklı. Bu devleti zaten Mustafa Kemal Atatürk kurdu. Siz şimdi hangi devletten bahsediyorsunuz? Şimdi niyetiniz ortaya çıktı. Bu devletin nasıl kurulduğunu da öğrenmek istiyorsan git İngiliz Fransız, İtalyan paşalarına sor onlar sana anlatır. Bunlar önce ağzındaki baklayı çıkardı, sonra gömleklerini çıkardılar. Bir başka danışman çıktı dedi ki, eyalet sistemini kolaylaştırmak için bütün şehir yasası üzerinde çalışıyoruz. Biliyorsunuz ki, yeni anayasa teklifi içerisinde de bu var, Eyalet kurma yetkisini başkana verecekler. Eğer oy verenler farkındaysa başka değillerse başka dert. Bu Türkiye'ye yakışıyor mu? Eğer bu anayasaya karşı hayır oyu çıkarsa 23 Nisan'da öyle bir kutlama yapacağız ki, sanki 1920'de Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarıyla birlikte kurbanlar eşliğinde şarkılar türküler eşliğinde kutluyor gibi hissedeceksiniz.”