Erken rezervasyon taleplerinde fiyat indirimlerine rağmen düşüş olduğuna dikkat çeken Budak, “Rusya krizi devam edecek görünüyor. Sektör Rusya’yı sıfır olarak düşünüyor.  Ancak Türkiye’nin olgunlaşmış pazarlarında da, Avrupa pazarında da sorun var. Erken rezervasyonlarda fiyat indirimlerine rağmen, yüzde 40-50 düzeyinde bir gerileme var” diye konuştu. 

                                                                                       

 

AKP Hükümetleri döneminde turizm sektörünün ülke ekonomisine yaklaşık 250 milyar dolar düzeyinde döviz girişi sağladığını ve cari açığın önemli bir bölümünü finanse ettiğini kaydeden Budak, ancak turizmin Hükümet’ten destek göremediğini, kriz döneminde de benzer tutumun sürdüğünü söyledi. Turizmdeki daralmanın istihdamı da olumsuz etkileyeceğini, içecek, gıda, tekstil gibi alanlar ile turizm bölgelerindeki esnafın ciddi kayıplar yaşayacağını vurgulayan Budak, “Turizmdeki gerileme pek çok alanı olumsuz etkileyecek. Otel, pansiyon, bar, restaurant, kafe gibi  yerlerde çalışan 1.4 milyon yurttaşımızdan yaklaşık 250 bini, Antalya’da da 50-60 bin turizm emekçisi işsizlik tehdidiyle karşı karşıya. Özellikle Ruslar’ın yoğun olarak gittiği merkezlerde bazı oteller hiç açılmayacak gibi görünüyor” dedi. Hükümet’in uçuş desteği, kredi kefaleti gibi desteklerinin krizin boyutlarıyla  örtüşmediğini vurgulayan Budak, şöyle devam etti:    

 

“Hükümet, turizmdeki krizi doğru okuyamıyor. İstanbul’da EMİTT Fuarı’nda gördüm, sivil toplum örgütleri, belediyeler kendi bölgelerini tanıtabilmek için ciddi çaba sarf ediyorlar. Küçük bütçeleriyle çırpınıyorlar. Çünkü krizi görüyorlar. Hükümet’in de benzer bir tutum içinde olması lazım. Yurt dışında ciddi bir tanıtım atağı yapılması lazım.  Ama Hükümet’te bir atalet var.  Belediyelerdeki, sivil toplum örgütlerindeki duyarlılık Hükümette yok. Bir an önce tanıtım bütçesi ciddi  şekilde arttırılmalı, 2017 ve sonrası iç in de planlamalar yapılmalı.”