Yağ enjeksiyonu hakkında da konuşan Prof. Dr. Coşkunfırat, "Vücudun uygun olan bir bölgesinden alınan yağ dokusunun bir takım işlemlerden geçirilerek ince hale getirilmesi ve istenilen bölgeye enjeksiyonla verilmesi işlemine yağ enjeksiyonları adını veriyoruz. Dudak, dudak-burun çizgisi gibi yüzün çeşitli bölgeleri, yağ enjeksiyonuyla doldurulabilir, alınan yağ miktarıyla orantılı olarak meme gibi daha geniş bölgeleri de doldurmak mümkün. Yağ enjeksiyonlarının kalıcılığı tekniğe ve verilen kişiye bağlı olarak değişkenlik gösterir. Yağların bir kısmı erimektedir. Bu nedenle yağ enjeksiyonları istenilen sonuç alınana kadar tekrarlanabilir" dedi.

Dolgu maddelerinin herhangi bir işlem gerektirmeden enjekte edilen maddeler olduğunu söyleyen Prof. Dr. Coşkunfırat, "Dolgu maddesinin özelliğine göre ince ya da daha derin çizgilerde kullanılabilir. Dudak gibi bölgelerde hacim kazandırmak amacı için de uygun bir yöntemdir. Son dönemlerde pek çok dolgu maddesi olmasına karşın en çok tercih edilen hyaluronik asittir. Normalde vücutta doğal olarak bulunan bir maddedir. Özellikle yüzdeki kırışıklıklar, çizgiler ve hacim kaybı olan bölgeler için idealdir. Hyaluronik asit ve benzeri maddelerin kullanım ve uygulama kolaylığının yanında etkileri geçicidir. Bu tip maddelerin etkisi kişiden kişiye değişmekte ve ortalama 6 aydır" ifadelerini kullandı.

Dolgu maddeleriyle yüz sarkması ve yüzdeki çizgilere müdahale edebildiklerini belirten Prof. Dr. Coşkunfırat şöyle devam etti:

"Gerek yağ enjeksiyonları, gerek dolgu maddeleri lokal anestezi altında ya da anestezik krem uygulamasıyla yapılabilir. Önemli olan işlemden beklenti ve hedeflerinizi net bir şekilde belirlemektir. Sonrasında doktorunuzla her ayrıntıyı tartışarak sizin için uygun yöntem belirlenecektir. İşlem sonrasında uygulanan bölgede kızarma, şişlik, hafif ağrı ve uyuşma olabilir. İşlemden sonra birkaç gün uygulanan bölge şiş ve fazla doldurulmuş gibi görünebilir. Bu beklenen bir etkidir ve 3-4 gün içinde şişler hızla gerileyecek ve istenen etki ortaya çıkacaktır."