Kulak, Burun, Boğaz Uzmanı (KBB) Op. Dr. Kağan İpçi, insanın çevreyle iletişim kurma konusunda en önemli işlevi olan işitmenin, daha anne karnında başladığını söyledi. Yaşamın ilk 3.5 yılının dinleme deneyimleri için çok önemli olduğunu belirten İpçi, dinleme deneyiminin bir çocuğun konuşma ve dil gelişimini etkilediğini, işitsel uyaranın yokluğu veya azlığının dil yoksunluğuna neden olabildiğini ifade etti. İpçi, “İşitme kaybını, başlangıç yaşına göre üç kategoriye ayırdı. Bunlar, Prelingual (dil kazanımı öncesi), perilingual (dili kazanma dönemi) veya postlingual (dil kazanımı sonrası). Kağan İpçi, “Başlangıç dönemi ne zaman olursa olsun erken dönemde işitme azlığının veya kaybının teşhisi ve işitmenin rehabilitasyonu önem arz eder” dedi.
Erken dönemde işitme cihazı ile duyma amplifikasyonu sağlanan bu çocuklarda vakit kaybedilmeden işitsel-sözel eğitimin başlanması gerektiğine işaret eden İpçi, “Bu noktada KBB hekimi, odyolog ve odyometrist ile beraber aile eğitimi ve desteği de büyük rol oynar” şeklinde konuştu.
İşitme kayıplı çocuklarda farklılıkların gözlenebileceğini söyleyen İpçi, “Konuşma akıcılığı azalır. Akademik başarıda zamanla düşme görülebilir. Bununla beraber sosyal izolasyon, yalnızlık, mutsuzluk, arkadaş edinememe görülebilir” dedi. İpçi işitme kaybı yaşayan çocukların kelime haznesinin de sınırlı olduğunu belirterek, daha kısa ve basit cümleler kurabildiklerini ve karışık cümleleri yazmak ve anlamakta sorun yaşayabileceklerini ifade etti.
İşitme kayıplarında tedavinin, işitme kaybının tipine ve yüzdesine, tek veya iki kulağın tutulmasına, hastanın yaşına ve hastalığın altında yatan nedene göre değişebildiğini söyledi ve hastanın erken teşhisinin, onu ileride oluşabilecek sorunlardan koruyacak şekilde yapılan erken rehabilitasyonun en uygun seçenek olabileceğini belirtti.
"Okul başarısında ve sosyal iletişiminde gerilik fark edilen çocuklarda KBB muayenesi ve gerekirse işitme testi yapılmalı"
Bazı durumlarda tedavinin mümkün olmamakla beraber, ailede daha önceden, özellikle erken yaşta duyma engelli bireyin var olmasının, çocuk hastalarda erken teşhis için bir ipucu olabileceğini kaydeden Kağan İpçi, “Bu ailelere genetik tarama ve danışmanlık önerilebilir. Yeni doğan işitme tarama testleri ihmal edilmemeli, tarama testlerinde şüpheli görülen sonuçlar mutlaka tekrarlanmalıdır. Aile bireyleri, anne-babalar sağlıklı bir dil gelişimi için erken dönemde çocuklarına yeterli sözlü uyarılarda ve geri beslemede bulunmalı, onlarla diyalog içinde bulunmalıdır" diye konuştu.
Op. Dr. Kağan İpçi, ayrıca dil gelişiminde gecikme fark edilen, yüksek sesle konuşan, televizyon sesini yüksek açan, söylenenlere yanıt vermeyen, okul başarısında ve sosyal iletişiminde gerilik fark edilen çocuklarda mutlaka KBB muayenesi ve gerekirse işitme testi yapılması gerektiğini söyledi.
İpçi, işitme engelli bireyler için toplumun her kesiminde, onların hayatlarını kolaylaştırıcı tedbirlerin alınması gerektiğini ve gereken özenin gösterilmesi gerektiğini bildirdi
Güncelleme Tarihi: 28 Eylül 2016, 14:36