'Bugün, vatandaşlarımız demokratik haklarını kullanarak, elektrik faturalarına karşı haklı serzenişte bulunmuşlardır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, her türlü platformda halkımızın yanında olmakla birlikte bu sürecin nasıl geliştiğini anlatma ihtiyacı duyuyoruz. Kökü 1983’lere dayanan ve hızla yanlış uygulamalarına başlanan özelleştirme, başbakanımız Bülent Ecevit döneminde gerçek sınırlarına çekilmiş, önceden “Özelleştirme fonundan genel bütçeye kaynak aktarılmaz.” ifadesi yerini “Özelleştirme fonunun nakit fazlası hazine hesaplarına intikal ettirilir.” denilmiştir.

Ancak 2002 yılında sosyal demokrat ekonomi politikalarını devralan AKP iktidarının, devlet için değil, iktidarda kalabilmek için yaptığı harcamalar, ek kaynak gereksinimi oluşturmuştur. Bu kaynak gereksinimi özelleştirmenin amacı dışında kullanılmasına yol açmıştır. Nitekim bunu gizlemek isteyen iktidar, özelleştirme değişikliklerini 4971 sayılı “Bazı Kanunlarda ve Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”da yapmıştır. Burada yazan bazı kanunlar ifadesi işte o halktan gizlenmeye çalışılan özelleştirme kanunlarıdır. Bunu Milli Piyango adı ile örtbas etmeye çalışmak, bu hayalcilik ürünü siyasetin durumunu gözler önüne sermektedir.

Bu değişikliklerden sonra, ülkenin stratejik tüm noktaları özelleştirme adı altında satılmaya başlamıştır. Sadece önümüzdeki bir ay içinde 3 hidroelektrik, 2 doğalgaz santralinin daha satışı yapılacaktır.

İşte bu tehlikeli süreç, vatandaşımızı kalbinden vurmaya başlamıştır. Yanlış ekonomi politikaları, derhal önlem alınmaz ise çok daha vahim durumlara bizi sevk edecektir.

Yine bugün CLK tarafından yapılan açıklamayı inceledik. Bu açıklamada birim fiyatların EPDK tarafından belirlendiği ve keyfi uygulamanın söz konusu olmadığından bahsedilmektedir. O halde sorulacak iki sorumuz vardır: Alanya’da hizmet veren farklı enerji şirketlerinden hizmet alan vatandaşlarımız neden daha az fatura ödemektedir? Birim fiyat sabit ise CLK taahhüt veren müşterilerine nasıl indirim yapabilmektedir? Olayı devletçi değil kapitalist anlayışla gören firmalar, müşterilerine bazı marketlerden alış veriş kuponları verme gibi kampanyaları hangi bütçe ile yapabilmektedir? Demek ki bu fiyatlandırma daha ucuz olabilecektir sayın vatandaşlarımız.

Son söz olarak, özelleştirme olmuş olsa dahi, enerji firmalarının vatandaş çıkarı için azami özen sarf etmesi gerekmekte, yoksa büyük yatırım yaptıkları ve büyük paralar harcadıkları bu sektörde, yapılabilecek bir boykot hareketinin ciddi ekonomik sonuçlara yol açabileceğinin farkında olması gerekmektedir.

Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunuyoruz.'