Kepez Arena'da 10 binlerce Antalyalı'ya seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaklaşık 11 aylık aranın ardından yeniden Antalyalılarla birlikte olmanın memnuniyeti içinde olduğunu belirterek geçtiğimiz yıl 16 Temmuz tarihinde Antalya'ya gelmeyi planladığı Samuel Eto'o vakı tarafından düzenlenen organizasyonun öncesi akşam yaşanan 15 Temmuz hain darbe girişimini hatırlatan Erdoğan, "16 Temmuz'da Antalya'da olacaktık. 33 bin kişilik stadyumunda Eto'o vakfı tarafından düzenlenen organizasyonda dünyanın ve ülkemizin ünlü futbolcularıyla bir araya gelecektik. Fakat bir önceki gece türkiye tarihinin en alçak sinsi darbe teşebbüsüne maruz kaldı. FETÖ ihanet çetesi mensupları devletin namusuna teslim ettiği silahları milletimize doğrulttu. Meclisimizi , emniyet teşkilatımızın binalarını, Cumhurbaşkanlığı Külliyesini, Marmaris'te kaldığımız oteli , Ankara'da Türksat'ın binasını bombaladılar. Ankara İstanbul'da vatandaşlarımıza ateş açtılar. Tanklarla zırhlı araçlarda üzerlerinden geçtiler ,helikopterlerle taradılar ancak tüm kalleşliklerine alçaklıklarına rağmen Türkiye'yi teslim alamadılar. Emanete halel getirmedik. Ülkemizi bu hainlere bırakmadık. milletimizle bir olduk beraber olduk darbecilerin karşısına birlikte dikildik. Türkiyle tarihinde ilk defa milletiyle bir olan Cumhurbaşkanı , hükümeti ve meclisiyle bir darbeyi akamete uğrattı. Canı pahasına sahip çıkacağını içerideki ve dışarıdaki gösterdi. Antalya'nın da ön saflarda olduğunu biliyorum. Ülkesinin ve milletinin safında yer alan bir polis memurumuzla üniversite öğrencimiz de şehit oldu" dedi.

Konuşması sık sık sloganlarla kesilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Antalya bilesiniz ki Cumhurbaşkanınız beşer planında kimsenin önünde eğilmedi. Biz ancak Rabbimizin karşısında rükuda eğiliriz secdede eğiliriz. Bundan sonrada inşallah bu yolculuğumuzu hep beraber böyle yürüteceğiz. o gece 2 bin 193 gazi ve 249 şehidimiz oldu. Bak içimizde gazilerimiz var. Kardeşlerim eve şehitler ölmez vatan bölünmez biz biliyoruz ki Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz onlar diridirler ancak siz bilemezsiniz. Biz böyle inandık" diye konuştu.

16 Nisan halk oylamasının bunun için çok önemli olduğunu hatırlatan Erdoğan şöyle devam etti: "Çekişmelerin nelere malolduğunu çok iyi biliyoruz. Az önce bu ülkenin cumhurbaşkanlarını başbakanlarını dinlediniz. Çünkü bu iş damdan düşenlerin işidir damdan düşmeyeylenler bunu bilmez. Şimdi ana muhalefetin başındaki SSK'yı ne hale getirdiğini bunlar bu millet iyi biliyor. Şimdi bakıyorsunuz aman yarabbi akşam başka sabah başka konuşuyor. Sezer Cumhurbaşkanı, rahmetli Ecevit başbakan, aynı ekolden geliyorlar Milli Güvenlik Kurulu toplantısında anayasa kitapçığı fırlatıldı ertesi gün Türkiye'de ekonomi mahvoldu aynı ekolden geldikleri halde böyle oldu. Şimdi biz bunları yaşamayalım diye yönetim sistemini değiştiriyoruz" dedi. 

Ardından CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın yeni sistemde farklı partiler olması halinde kriz olacağına ilişkin açıklamalarını vatandaşa dinleten Recep Tayyip Erdoğan, "İşte bu kavga çıkmasın diye biz Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlığı birleştiriyoruz. Bunu bile okumamışsın. Artık sadece Cumhurbaşkanı, başkan var anladık mı. Saece bunu dahi anlamaktan aciz olanlar bu ülkenin geleceğine yönelik bir yönetim sitemi değişikliğini okumamış olanlar bu ülkeye hizmet verebilir mi. Dikili ağaçları yok dikili. 14 senede neler yaptığımız ortada. IMF'ye borcumuz 23 milyan dolardı, IMF kapısında dilenci olmuşlar, 8 ay memuruna maaş ödeyemeyen bir devlet vardı. Biz geldik maaşları takır takır ödeyemeye başladık. Son katıldığım One Minute Davos'taki toplantıda dedim ki IMF Başkanı'na ' Bak dedim siz bizi siyaseten idare etmeyeceksiniz bunu bir defa kafanızdan silin. Verdiğiniz borcu taksit taksit alacaksınız. Ödemeler yapılıyor mu yapılıyor siz sadece ona bakın bizi idare etmeye çalışmayın ,Türkiye'nin başbakanı benim. Ya bu millete Türkiye'ye bu yakışır mı. 2013 bütün borcu ödedik iş bitti. Ardından bizden borç istediler 5 milyar dolar veririz dedik, ama bugüne kadar bir cevap vermediler. Bütün bu pislikleri biz temizlemek sorunda kaldık" dedi.

Konuşmasında Klıçdaroğlu'na yüklenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kılıçadoğlu SSK'nın başındaydı. Hastanelerin hali neydi aman Ya Rabbim. 40 yaş üstü hepiniz bilirsiniz hastanelerin durumunu. Sağlıklı gir hasta çıkarsın ilacını alamıyordun yav. Reçete yazıyordu doktor 4-5 tane yarısı var yarısı yok akıl veriyorlardı olmayanları başka yerden parasıyla alın. Biz bu çileyi çektik ya dedik ki bütün hasteneler bir defa devletin olacak. şimdi o hastaneleri hepsini devletleştirdik Sendikalar bunlar bizim olmaz dediler hepsi devletin sizin değil karar verdik yasal düzenlemeleri yaptık adım attık. Şu an isteyen istediği hastaneye hatta hatta özel hastanelere gidiyor mu dedim ki bu yetmez benim bir aşkım var. Sağlık Bakanı'na dedim ki süratle şehir hastaneleri kuracağız. 81 ilde hastane var fakat bizim derdimiz başka biz kanuninin torunlarıyız öyleyse şehir hastanelerini kuralım ki dünyanın dertlisi buraya gelsin. Öyle hastanelerimiz olsun ki asla bir daha dışarıyı görmek yok sedyeler üzerinde bir bölümden bir bölüme geçebilirsin. Cerrahpaşada sokakta sedye üzerinde hasta taşınırdı. Ne günler gördük. Mersin, Yozgat'ta ve dün Isparta şehir hastaneleri açıldı ve devam edecek. Tüm büyükşehirlerimizin bu hastaneleri olacak. Antalya'nın da olacak. Türkiye bu istikrarlı büyümesini devam ettirirse 1991' den beri değdiğimiz şekilde yönetiliyor olsaydık 2 katı olacaktık. Kişi başına düşen milli gelir 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıktı. 22 bin dolarda olacaktık fena mı olurdu bütün bunlara rağmen 11 bin dolara geldik. halbuki 90'lardan buyana tek parti yönetilmiş olsaydı 22 bin dolar yükselecekti. Değerli kardeşlerim hesap ortada. Milletin cebinden paraları çalanlar için 16 nisan elbette kabus günüdür onun için istemiyorlar. Ama istikrarı güven altına alınacak sistemle dünyanın 10 büyük ekonomisi olacak Türkiye için 16 Nisan düğün bayram günüdür. Bunu söyle biliniz" dedi.

Konuşmasında istikrarın önemine de dikkat çeken Recep Tayyip Erdoğan Erbakan, Türkeş, Özal ve Yazıcıoğlu gibi liderlerin başkanlık sistemi taleplerinin altında istikrar ve güven yattığını hatırlattı. Birçoğuyla görüştüğünü istikrarı özellikle tavsiye ettiklerini söyleyen Erdoğan " Biz de zaten o yolda olduğumuzu söylemişizdir. Dünyanın en gelişmiş ülkelerine baktığımızda başarılarını hep istikrara borçlu olduklarını görürsünüz. Bakın gençler burası çok önemli ülkemizde 1950 den bugüne kadar 67 yıl geçti. kaç hükümet kuruldu 48 hükümet kuruldu. Buna karşılık aynı dönemde ingiltere 15 , hükümet kuruldu Almanya'da 24, ABD'de 17 başkan, Fransa 11 cumhurbaşkanı gördü. Yeni sistemde hükümeti sandıkta millet kurduğu için siz kurduğunuz için koalisyonlar dönemi kapanıyor istikrar garanti altına alınıyor. Dünyanın en büyük ilk 20 ülkesinin 7 sinde başkanlık, yarı başkanlık sistemi var. Yeni sistemle birlikte başarısız liderlerin koltuklarını koruma şansı kalmıyor. Sıkıntı ordan geliyor. Sistemin tabiatı gereği yenilenmenin önü sürekli açık oluyor. 18-25 yaş arasındaki gençlere seçilme imkanı verilmesi bu değişimi daha da hızlandıracak. Ama bu ana muhalefeti niye rahatsız ediyor. Gazi Mustafa Kemal Cumhuriyeti gençlere emanet etmemiş miydi? Sayın Kılıçdaroğlu sen Gazi Mustafa Kemal'in partisinin başında değil misin? O zaman Gazi Mustafa Kemal'e neden ihanet ediyorsun? Bak şimdi ters düştün. Türkiyemizin geleceğini biz gençlerimize emanet ediyoruz. Bu sistemle vaseyet odakların gücü kırılıyor" dedi.

Cumhurbaşkanı'nın yüzde 50'nin üzerinde bir oyla seçilmek zorunda olduğunu, bu sebeple de Cumhurbaşkanı'nın mümkün olan en kucaklayıcı siyaseti izlemek zorunda olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ben sizleri makamınızdan paranızdan ötürü değil Yaradandan ötürü seviyorum. Seçilen Cumhurbaşkanı da milleti verdiği taahhütleri yerine getirebilmek için tüm milletvekilleriyle müspet ilişkiler kurmak isteyecektir. hem mecliste hem meclis dışında geniş tabanlı bir uzlaşmayı mutabakat olacaktır" diye konuştu.

Şu anda Cumhurbaşkanı olarak çok daha rahat olduğunu , yeni sistemde böyle olmayacağını, sorgulanabileceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan " Niye yapıyorsunuz mesele zaten bu. Sorgulandığın sürecede daha ideal çalışma ortaya koyarsın. Şimdi Cumhurbaşkanı ve hükümeti sürekli denetlenebiliyor. Seçimlerde millet doğrudan doğruya hesabını soracaktır. İcabında bir diğer adayı işbaşına getirebilecektir. Öyleyse hesap veren bir cumhurbaşkanına evet mi? Rahatladın mı Kılıçdaroğlu? 7 kez seçim kaybettin hala oradasın ama burada duramazsın. Kaybettiğin an gönderirler." dedi.

"Gelin birde madalyonun öbür yüzüne bakın" diyen cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Muhalefetin iddialarının aksine nelerin olmayacağını anlattı. Erdoğan " Benim vatandaşım uyanıktır ya. Ya ne diyor çıkmış lokantaları kapatacak ne diyor muhtarlıklar belediyeler sendikalar kapatılacak diyor ya böyle birşey olabilir mi ve birde yalan üstüne yalan yalanı bunun kadar güzel kullanan yok. Ben Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulun'da konuşuyorum ertesi gün açıklama yapıyor Cumhurbaşkanı sanki muhtarlara konuşuyor, muhtarlarımız tabiki bundan çok rahatsız oldu. Daha sonra 30-40 muhtarla yaptığı bir toplantıda bir muhtarımız bu sözünü hatırlattı. Ne dese beğenirsiniz. 'Asla böyle bir şey söz konusu değil haddimize mi' dedi. Ey Kılıçdaroğlu sen yalan makinesisin. 16 bin muhtarımızla milletin evinde bir araya geldim. Külliyede milletim adına ağırladım 55 bin muhtarımızın hepsini davet edeceğim.Muhtar BM Genel Kurulu'na gelmiş olanlardan aşağı değildir. Çünkü BM Genel Kurulu'na gelenlerin içinde seçilmiş ve bir de atanmışlar var atanmışlar çoğunluktadır. Ama o BM Genel Kurulu'na kimlerin geldiğini de inanın bilmiyor. Fakat ben Cumhurbaşkanıysam benim muhtarım da en az onun kadar saygındır çünkü seçilerek gelmiştir. Demokrasi budur. 'Simit camekanları, boyacı sandıkları da kapatılacak' dedi ben de diyorum ki asla böyle birşey olmaz olamaz. Memurlar işlerinden çıkartılmayacak altın günleri bitmeyecek. Çünkü bu işlerin Cumhurbaşkanlığıyla yakından uzaktan alakası yok. Kanunla kurulan kurumlar kanununla kapatılıp açılabilir . Yine diyor ki 'gelecek 18 yaşında genç parlementoya ordan güzel güzel maaşını alacak 2 yılda emeklilik hakkını kazanacak emekli maaşı alacak ' yok böyle birşey. Yeniden milletvekili olamıyorsa bir kere 23 yıl prim ödeyecek emeklilik 65 yaşında olacak. Niye söylemiyorsun işine gelmiyor. Öyle de olsa böyle de olsa 21 yaşında İstanbulu fethederek bir izinden giden bir gençlik olarak güveniyorum. Kaldıki biz yeni sitemi Erdoğan için değil her doğan için getiriyoruz. " diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun yni sistemle devlet bir saatte teslim edilebilir sözlerine de cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle dedi: " Sanmıyorum ama aklı karışanlar için söylemekte fayda var Devlet 1 saatte kimseye teslim edilmiyor. Gensoru ortadan kalkıyor, ömrümüzü çaldılar gensoruyla. 484 gensoru verildi hepsi reddedildi 4 tanesi hariç . Düşünebiliyor muzusunuz bütün bunlara rağmen devleti esir almaya çalışanlara benim milletim 15 Temmuz'da cevabı verdi. Ne diyor Kılıçdaroğlu '100 danışman 55 bakan atayacak 'diyor. Ya biz göreve geldiğimizde 36 bakandan oluşuyordu hükümet biz geldik 25'e indirdik. Yapma dürüst ol dürüst. Biz bir defa özel sektörden aldığımız derslerle geldik bu işi iyi biliriz. 14 yıldır bu ülkeyi nerden nereye getirdiğimiz ortada. Sen bu işlerden anlamazsın. Olur olmaz meselesi bu iş. Mantığı var bir, en fazla bilemedin 3 yardımcı bakan sayısı gereğine göre azalır veya artar. Anlaşılan bu zat hiç devlet terbiyesi almamış. Senelerdir kumada çalışmış ama usul erkan öğrenmemiş. Rabbim bunların şerrinden ülkemizi ve milletimizi muhafaza eylesin. "

Partili Cumhurbaşkanı konusunda da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü'den örnekler verdi. 'Geçmişte Cumhurbaşkanları Gazi Mustafa Kemal, İsmet İnönü partili değil miydi' diye soran Erdoğan, "Daha sonra yürümedi iş biliyorsunuz daha sonra kavgalı oldular. Onlar nasıl partilerinin genel başkanı oluyorsa aynı şeyi biz getiriyoruz. Bunlar daha ileri gittiler. 50 den önceki dönemde neler vardı neler . CHP il başkaları illere vali oluyordu vali hem il başkanlığı hem valilik yapıyordu. Şimdi böyle birşey yapılsa bu cCHP ne der. Kıyamet kopar değil mi. Ama biz demokrasiyi böyle öğrenmedik öyle de yapmıyoruz. Cumhurbaşkanı'nın partili olması çift başlılık değil dürüstlüktür. Zaten herkesin gönlünde bir partisi vardır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının ardından toplam maliyeti 781 Milyon 429 Bin 23 TL’yi bulan Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Muratpaşa Erkek Öğrenci Yurdu, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Antalya Sahil Güvenlik Eğitim ve Öğretim Komutanlığı Okul ve Tesisleri, İl Göç İdaresi 120 Kişilik Göçmen Misafirhanesi, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı Kepez, Muratpaşa ve Konyaaltı Askerlik Şubesi Başkanlıkları, Sağlık Bakanlığı’na bağlı Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterlik Ek Binası, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin ek binası Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Kepez Devlet Hastanesi, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bağlı Akseki Otobüs Terminali, Mezbaha Yapımı, Güneş Enerji Santrali Yapım İşi, Tonguç Caddesi Hemzemin ve Tünel Geçişi Projesi, Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü’ne bağlı Manavgat Kumköy Atıksu Arıtma Tesisi Rehabilitasyonu ve Kapasite Artırımı İşi, Merkez ve Tüm İlçeler Müteferrik İçmesuyu Şebeke ve Su İsale Hattı Yapımı İşi, Akseki Cevizli, Susuzşahap, Ceceler, Karakışla, Akşahap, Günyaka İçmesuyu Yapım İşi, Aşağıhisar ve Eskihisar Mahalleleri Yağmursuyu Drenaj Hattı Yapım İşi, Akdeniz Üniversitesi’ne bağlı İlahiyat Fakültesi, Yabancı Diller Yüksekoklulu, Merkezi Araştırma Laboratuvarı’nın açılışını yaptı.

10 binlerce vatandaşın hınca hınç doldurduğu alanda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a açılışta eşi Emine Erdoğan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak , Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül sayan Kaya, Antalya milletvekilleri , Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ilçe belediye başkanları ve Ak Parti Antalya İl başkanı Rıza Sümer eşlik etti.