Er açıklamasının ilk bölümünde dün geceki yangın hakkında konuştu. Er, "Maalesef dün gece Alanyamızda 7 tane dükkanda maddi hasarlı bir yangın meydana gelmiştir. Dükkanlarında hasar oluşan, maddi ve manevi kayıpa uğrayan esnaflarımıza öncelikle geçmiş olsun. İyi gitmeyen sezonun sonunda yaşanan bu yangın hepimizi derinden üzmüştür" dedi.

Er Büyükşehir Belediyesi'nin yangın söndürmede yetersiz kaldığını iddia etti. Er, "Yangının çıkış sebebi bizlere gelen bilgilere göre elektrik kontağındaki trafoda meydana gelmiştir. Tabi teknik ekplerin yapacağı incelemeler neticesinde yangının çıkış sebebi net bir şekilde öğreneceğiz. Buraya kadar tamam. Allah'tan gelmiş diyoruz. Ancak bundan sonraki yaşananlar normal şartlar altında kabullenebilecek bir durum değildir. 

Büyükşehir yasasıyla beraber itfaiye Müdürlüğü Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmiştir. Antalya’dan bir yangın söndürülmeye kalkılırsa, daha az zaiyatla atlatılabilecek bir yangın maalesef 7 civarında dükkan, hatta buna dumandan etkilenen eşyaları da sayarsak maddi ve manevi zarar verecek hasar oluşmuştur. Antalya’dan bir yangın söndürülemez. İki başlılık olmaz. Bunların olumsuz neticelerini hep beraber yaşadık. Çok şükür bir felakete dönüşmedi. Can kaybı olmadı. Sadece mal kayıbı meydana geldi" ifadelerini kullandı. 

Er açıklamalarının devamında, "Sayın Güney alt yapıya yapılan yatırımlardan bahsetmiştir. Patlayan su borularını bile 10 günde ancak tamir eden Büyükşehir Koordinatörlüğü, Ekim ayının ortalarına gelinmesine rağmen halen sivrsinek ve kara sinekle yapılan bir mücadele, birer beceriksizliğin göstergesidir. Dolayısıyla yangına gelen itfaiye araçlarında ya su yok veya yolda kalıyor aracı yürütecek mazot yok. Bu beceriksizliğin bir göstergesidir. 

41 sahil büfesi Alanya Belediyesi tarafından mahkeme kararı ile Büyükşehir Belediyesi’nden geri alınmıştı. Valilik tekrardan sahil komisyonunu toplayarak yine bu 41 büfeyi Büyükşehir Belediyesi’ne verdi. Sayın Güney, yasalara uygunluğundan bahsediyor. Yasalara uygun olması demek etik olduğu anlamını göstermiyor. Sayın Güney’i aşan bir soru olacak belki. Bu yasalar sadece Alanya, Manavgat ve Kemer İlçelerinde mi geçerli? Ak Parti’nin sahip olduğu diğer ilçe belediyelerinde niye bu yasalar uygulanmamaktadır. Bunların bir cevabını versinler. Bizde ona göre bir değerlendirelim" dedi.

Hüseyin Güney'in algı operasyonu ile ilgili yaptığı açıklamalara cevap veren Demir, "Biz algı operasyonunu ne parti olarak, ne şahıs olarak, ne belediye olarak bilmeyiz. Algı operasyonun en iyisini en güzelini Ak Parti iktidarı yapıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi yapmaktadır. En ufak bir asfalt yamasında dahi Menderes Türel’in resimleri, yapılan hizmetin 3 katı bütçe ile reklam edilmektedir. Algı operasyonu budur. Biz hem belediye olarak hem de teşkilat olarak biz hizmet etmeyi biliriz. Halkımız 1 Kasım seçiminde herkesin karnesini verecektir" şeklinde konuştu.

Alanya'nın gündeminde olan bir diğer konu alan Ankara'daki patlamada ölenlerin cenaze töreni hakkında konuşan Er, "Ankara’da müessir bir olay yaşandı. 100’e yakın vatandaşımız hayatını kaybetti. Biz daha öncede ifade ettik. Terörü kim tarafından yapılırsa yapılsın biz terörü lanetliyoruz. Ancak buradaki cenazede yaşanabilecek olan provokasyonlarla ilgili kendi hassasiyetimiz ortaya koyduk. Cenazelere katılmamayı uygun gördük. Tahmin ettiğimiz gibi cenazeler sözde bir partinin, sözde bir devletin paçavrasıyla defnedilmeye çalışıldı. Bu ihtimalleri Şengül hanımda tahmin etmesi lazımdı. Siyaset ufkunun ne kadar dar olduğunun bir göstergesidir. Biz Alanyamızda o tarz paçavraları ret ediyoruz. Devlet erkanını da yeterli derecede tedbir almamakla itham ediyorum.  Tabi ki emniyet savcılık bunun tedbirlerini alması lazımdı. Alanya gibi nazik bir süreçten çıkmış bir ilçemizde bu tarz bir olaylara meydan vermemesi lazım. Bunu da kamuoyu değerlendiriyor" şeklinde konuştu.