Seçimlerin Türkiye'ye ve millete hayırlı olması temennisinde bulunan Çavuşoğlu, "7 Haziran seçimlerinden sonra da hemen burada sizler sormuştunuz, biz şu cevabı vermiştik, 'Biz mesajı aldık, milletimizin verdiği mesajı aldık' demiştik. Onu kendi aramızda değerlendirmiştik" diye konuştu.

Bugün de 1 Kasım seçimlerinin sonuçlarını MYK'da Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun başkanlığında değerlendireceklerini söyleyen Çavuşoğlu, milletin kendilerine önemli bir sorumluluğu daha verdiğini kaydetti.

Özellikle 4 aydır bir belirsizlik süreci yaşandığını ifade eden Çavuşoğlu, "Bu belirsizlik sürecinde 'Size güveniyoruz' diye bize tekrar yetki verdi. İnşallah milletimizi de mahcup etmeyeceğiz ve her zamankinden daha fazla çalışacağız" dedi. 

"Böyle bir sonuç bekliyor muydunuz"?  şeklindeki soru üzerine Çavuşoğlu, "Aşağı yukarı bekliyorduk, Antalya'da ve diğer gittiğimiz illerde halkın nabzını iyi tutuyorduk ve vatandaşlarımızın bu şekilde bize destek vereceğini tahmin ediyorduk" ifadesini kullandı. 

Antalya'da yüzde 42'ye varan bir oyla karşılaştıklarını ve milletvekili sayısını 5'ten 7'ye çıkardıklarını dile getiren Çavuşoğlu, dünden bu yana Türkiye'nin her yerindeki mutluluğu gördüklerini kaydetti. 

Yurtdışındaki vatandaşların da sevincini televizyonlardan izlediklerini ve dünden bu yana dünyanın her yerinden tebrik telefonları aldıklarını anlatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle mazlum topluluklardan ve de bizden umudu olan ülkelerin temsilcilerinden çok sayıda telefon aldık. Hem tebrik ettiler hem de mutluluklarını dile getirdiler. Gördüğünüz gibi bizim sorumluluğumuz sadece 78 milyona değil, bizden umut bekleyen yurtdışındaki soydaşlarımıza akraba topluluklarımıza, vatandaşlarımıza ve mazlum insanlara da sorumluluğumuz var ve inşallah onların umudunu boşa çıkarmayacağız. İnşallah ülkemiz bu belirsizlik ortamından çıkıp, yeniden hedeflerine emin adımlarla, istikrarlı ve güvenli bir şekilde devam edecek."

Çavuşoğlu, 7 Haziran'daki seçimde alınan mesajın sorulması üzerine, 1 Kasım'da halkın kendilerine "Size güveniyoruz, 7 Haziran'daki mesajları aldınız, hatanız ve eksiklerinizi gidermek için de samimi gayretler sarf ettiniz. Bu süreçte de sorumlu davrandınız, dolayısıyla Türkiye'nin umudu sizsiniz ama daha fazla çalışın" yönünde bir mesaj verdiğini aktardı.

Başbakan Davutoğlu'nun da bu mesajı aldıkları yönünde açıklamalarda bulunduğunu ifade eden Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diğer siyasi partilere de milletimizin mesajı net. Umarım onlar da kendi karar organlarında bunları samimi bir şekilde değerlendirirler ve hatalarından vazgeçerler. Diğer siyasi partilerin işlerine karışmak bizim haddimiz değil ama öyle görülüyor ki milletimize tam güven veremediler ve seçim zamanında dezenformasyon, yanlış bilgilendirme hatta iftiraya varan suçlamalar, hakaret ve küfürler yerine halkın karşısına daha umut verici ve somut çalışmalarla, projelerle çıkmaları gerekiyor.

Örneğin Antalya'da hepsi birbirinden değerli arkadaşlarımız ama bir tanesinin ağzından Antalya'ya ya da genel başkanlarının ağzından Türkiye'ye yönelik bir projelerini duymadık. Topluma, bireylere yönelik herkesin beyannamesinde bazı müjdeler vardı ama işte 'şu yolu yapacağız, köprüyü yapacağız, hastane yapacağız veya şöyle bir projemiz var' diye halkın karşısına çıkmadılar. Bence biraz bunlara yönelmek lazım. Milletin verdiği bir mesaj var yine 'Yeni bir anayasa için birleşin ve sivil bir anayasa yapın' diyor. Biz AK Parti olarak bu sorumluluk içinde yeni Meclis'te kararlı bir şekilde diğer siyasi partilerle birlikte uzlaşmak istiyoruz yeni bir anayasayı Türkiye'ye kazandırmak istiyoruz. En çok buna ihtiyacımız var."

Bir gazetecinin Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi gibi diğer siyasi partilerin oylarının AK Parti'ye kaydığını ifade etmesi üzerine Çavuşoğlu, diğer siyasi partilerle ilgili değerlendirme yapmak istemediğini belirtti. 

Söz konusu partilerin 7 Haziran'dan önce aldıkları oyların belli olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Son seçimden sonra hangi parti ne kadar oy kaybetti, kazandı, bunları da sizler zaten çok iyi bir şekilde kamuoyuna sunuyorsunuz. Yani tüm sorumluluğu küçük partilerin üzerine yıkıp da diğer partileri aklamaya çalışmaya da hiç gerek yok. Seçim sonuçlarına baktığınız zaman vatandaşın 'kime mesaj verdiği, kime güveniyorum, kime güvenmiyorum' dediği son derece net" diye konuştu.