TOBB İkiz Kuleler'de düzenlenen TOBB Türkiye Ekonomi Şurası'na katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş adamlarına seslenerek, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Kendisi de esnaflıktan ve ticaretten gelen bir siyasetçi olarak daima iş adamları, esnaf ve sanatkarlarla birlikte olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz buralara gökten zembille inmedik, vesayetin paraşütü ile de gelmedik, dededen, babadan miras aristokratik kanallardan da vasıl olmadık. Hayatın merdivenlerini teker teker tırmanarak milletimizin, her kesimi ile hemhal olarak zorlukları ve imkanları bizzat tecrübe ederek buralara geldik. Ömrü boyunca devletten aldığı maaş dışında bir iş, üretim, istihdam tecrübesi olmayanların kürsülerden esip gürlemeleri teneke tıngırtısının ötesinde bir anlama sahip değildir. Bunların önüne konulan kağıtlardaki rakamların ne anlama geldiğine ilişkin en küçük bir fikirleri olmadığını en iyi sizler biliyorsunuz. Daha Kıbrıs meselesinin ne olduğunu, Maraş'ın açılmasının ne anlama geldiğini bilmeyen, orada Türkiye‘nin Cumhurbaşkanının başkanlığının heyetle verdiği görüntünün diplomatik mesajını anlamamış birine ekonomiyi izah etmek te mümkün değildir. Kaldı ki, KKTC'nin Cumhurbaşkanı bunları davet ediyor ve bu davete icabet etmiyor, ‘ben oraya gittim, niye bizi de yanında götürmedi' havasına girerek yine beni eleştirmeye kalkıyor. Bununla sana ekmek çıkmaz. Senin bir defa Kuzey Kıbrıs diye bir aşkın var mı? Kapalı Maraş bölgesini açmak diye bir tezi savunma anlayışın var mı? Yok. Aynı şeyleri bunlar Azerbaycan'da, Suriye'de, Libya'da yapmadı mı? Yaptı. Şimdi de kalkmışlar bunları konuşuyorlar. Kendisine ait doğru-yanlış hiçbir fikri, hiçbir projesi, hiçbir hayali olmayan, dışarıdan ve içeriden yazılan senaryoların tetikçiliğini yapmak dışında müktesebatı bulunmayanların ekonomi ile ilgili ahkam kesmesi gerçekten gülünçtür. Azıcık bir samimiyet görsek herkes gibi onlarla da çok daha farklı bir şekilde oturur konuşuruz. Ama bizim milletimize sözümüz ve saygımız gereği proje kişiliklerle, proje kadrolarla, proje siyasetlerle, bilhassa yalanları ve iftiraları önlerine konduğu halde yüzleri kızarmayan siyaset bezirganları ile işimiz olmaz. Bizim muhatabımız milletimizdir. Milletimizin bağrından çıkan tüm kesimlerle bizim iş dünyamızdır. Her husus gibi ekonomi de, sanayi de, ticaret de bir gönül işidir, adanmışlık işidir. Biz, kendisi de esnaflıktan, ticaretten gelen bir siyasetçi olarak daima girişimcilerimizle, sanayicilerimizle, ticaret erbabımızla, esnafımızla, sanatkarımızla birlikte olduk” diye konuştu.
“Yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor”
Yüksek faiz sebebiyle üretimin, ticaretin, ihracatın, istihdamın temsilcilerinin sahada yaşananların tercümanı olarak karar vericilere yol gösterdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zira, yüksek faizin nelere mal olduğu ortada. Yüksek faizle bizler gerçek anlamda yatırım yapabilir miyiz? İstihdam üretebilir miyiz, üretim yapabilir miyiz, ihracata yönelik ciddi adımlar atabilir miyiz? Mümkün değil. Öyleyse bizim bu noktada dikkatli olmamız lazım, yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor. Bunun için ekonomi ile ilgili her konuda iş dünyamızla ve onların temsilcileri olan sizlerle istişare etmeye özel önem veriyoruz” şeklinde konuştu.
“Yüksek faizden arındırılmış, istihdamdan finansmana, özellikle nakit akışından teşviklere kadar sizlerin ihtiyaç duyduğu çok sayıda destek paketini hayata geçirdik” açıklamasında bulunan Erdoğan, bugüne kadar en büyük kredi paketleri, kredi garanti fonu kefaletleri, istihdam teşviklerinin bu dönemde başlatıldığını söyleyerek, salgından olumsuz etkilenen onlarca sektör ile ilgili yapılan çalışmaları anlattı.
“Tarihin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesi bizim dönemimizde başladı”
Türkiye'nin reformlar ve başarılarla dolu sürdürülebilir büyümesini politikalarının merkezine aldıkları 18 yılın geride kaldığını söyleyen Erdoğan, “Topyekun kalkınma anlayışıyla ülkemizin 81 vilayetinin tamamında her bir haneye, her bir insana dokunan hizmetler gerçekleştirdik. Türkiye tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesi bizim dönemimizde başladı. Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 950 milyar dolara, ihracatımızı 36 milyar dolardan 152 milyar dolara çıkarttık. Kişi başına düşen milli gelirimizi 12 bin 500 dolara kadar yükselterek ülkemizi üst orta gelirli ülkeler grubuna dahil etmiştik. Ülkemize gelen doğrudan yatırımlar 138 milyar doları bulmuştur. Yüzde 32 olan enflasyon oranını yüzde 4'lere kadar indirmiş, faizleri tarihin en düşük seviyelerine getirmiştik. Ülke ve millet olarak 2023 hedeflerimize doğru emin adımlarla yükselirken bir anda içeride ve dışarıda büyük bir saldırı dalgasıyla karşılaştık” ifadelerini kullandı.
Gezi olayları ile başlayıp sınırların kuşatılmasına, darbe girişiminden ekonomiye kurulan tuzaklara kadar uzanan saldırıların hepsini birer birer boşa çıkarttıklarını belirten Erdoğan, bu tarihi mücadele döneminde bile Türkiye'yi yüzlerce büyük proje ile donattıklarını söyledi. Erdoğan, “Şimdi salgının ortaya çıkarttığı değişim süreci ile dünya ile birlikte Türkiye'de yeni bir döneme giriyor. Ülkemiz, yatırımın, üretimin, ve ticaretin yükselen merkezlerinden biri olarak gösteriliyor. Artık vites yükseltmenin bile yeterli olmadığı, araç değiştirmenin gerektiği bir dönemdeyiz. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız” dedi.
Bir süredir çalışmaları sürdürülen hukuk ve ekonomi reformlarının yeni dönemin hazırlıkları olduğunun altını çizen Erdoğan, “Temelini attığımız. Tabiri caizse kaba inşaatını tamamladığımız binamızı artık nihai hale getirecek atılımın eşiğindeyiz. İnşallah ülkemiz hazırlık devrini geride bırakıp artık şahlanış dönemine giriyor” diye konuştu.
Yılın üçüncü çeyreğinin güçlü bir büyüme ile kapatılacağının kesinleştiğini söyleyen Erdoğan, “Salgının yol açtığı ve halen devam eden kimi zorluklara rağmen yılı da pozitif bir büyüme ile bitireceğimize inanıyorum. Fiyat istikrarını ve finansal istikrarı birlikte sağlayacağız. Bunun için enflasyonla mücadele en önemli önceliğimizdir. Hedefimiz bir an önce tek haneli enflasyon rakamlarına ulaşmaktır. Mali disiplini koruyarak, kamu finansman kalitesini artırarak, yapısal ve mikro reformları hayata geçirerek, değişim çizgimizden sapmayarak büyüme ve istihdam odaklı bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki sorunları piyasa ekonomisi kurallarına uygun şekilde çözeceğiz. Salgının önüne geçmek için aldığımız tedbirlerin yol açtığı sıkıntıların elbette farkındayız. Devlet olarak elimizdeki imkanları sonuna kadar kullanarak bu sıkıntıları azaltmanın gayreti içindeyiz. Sorumluluğumuzun ağır olduğunu biliyoruz ama milletimize olan güvenimiz. Enerjimiz, azmimiz daha da büyüktür. Ülkemizi bugünkü bölgesel ve küresel liderlik seviyesine sizlerle birlikte getirdik. İnşallah yaşadığımız sıkıntıları yine sizlerle birlikte aşacak, hep birlikte büyük ve güçlü Türkiye hedefine ulaşacağız” şeklinde konuştu.
Erdoğan, programın sonunda video konferans sistemi ile TOBB Üniversitesi bahçesinde düzenlenen fidan dikimine de katıldı.
Güncelleme Tarihi: 18 Kasım 2020, 20:44