MÜSİAD Antalya Şubesi ve MÜSİAD Genel Merkez Hizmetler Sektör Kurulu’nun ortaklaşa organize ettiği, sunumunu Marmara Üniversite’si Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Sayılgan’ın yaptığı “İşletmelerde Finansal Yönetim - 2019 ve Sonrası Riskler” başlıklı eğitim zirvesi AKM Perge Salonu’nda yoğun bir katılımla gerçekleşti. Doç. Dr. Şevket Sayılgan, katılımcılara maliyet yönetimi, karlılık, şirketlerin karşılaştığı riskler ve sürdürülebilirlik noktasında çok önemli bilgiler aktardı.

Başkanlığını Boğaçhan Göksu’nun yaptığı MÜSİAD Antalya Şubesi, MÜSİAD Genel Merkez Hizmetler Sektör Kurulu ile ortaklaşa çok önemli bir eğitim paneline imza attı. İş dünyasını yakından ilgilendiren; alacak yönetimi, stok yönetimi, borç yönetimi, yatırım yönetimi, nakit yönetimi, müşteri ve ürün karlılığı gibi pek çok önemli konu “İşletmelerde Finansal Yönetim - 2019 ve Sonrası Riskler” başlığı altında düzenlenen panelde ele alındı. Marmara Üniversite’si Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Sayılgan’ın katılımı ve sunumuyla zenginleşen eğitim programında, MÜSİAD Genel Merkez Hizmetler Sektörü Başkanı Sertip Akşahin de hazır bulundu.

Doç. Dr. Şevket Sayılgan’ın çok önemli bilgiler aktardığı eğitim programında özelikle işletmelerin 2019 yılında ve sonraki dönemde nelere dikkat etmesi gerektiği noktasında bilgiler katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.

MALİYET YÖNETİMİ ÇOK ÖNEMLİ

Yaşadığımız süreçte şirketlerin özelikle kar ve ciro önceliklerini mevcut yapı içerisinde korurken likiditeyi ilk sıraya taşıdıklarına vurgu yapan Marmara Üniversite’si Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Sayılgan, bu dönemde şirketlerin nakit yönetimini finansal yönetimin ana merkezine oturttuklarını belirterek şu önemli bilgileri aktardı: “Bunu yaparken üç konu öne çıkar, birincisi stok yönetimi, ikincisi borç yönetimi, üçüncüsü alacak yönetimi dolayısıyla zamanında tahsilatı yapılan satışlar, dönemsel ödemlerin maliyet yaratmayan borçlar ve mümkün olduğunca düşürülmüş ve azaltılmış stoklar bugünün işletme yönetiminin finansal yönetimin en önemli unsurudur. Bu yüzden rekabet de aslında bunu kim ne kadar başardığıyla alakalıdır. Tüm bunlara ek olarak yeni bir anlayış da öne çıktı karlılığı arttırmak da artık satışı arttırmaktan değil maliyetleri düşürmekten geçiyor. Bu yüzden likiditeden sonra en önemli başlık maliyet yönetimidir. Maliyetlerine hakim olmayan doğru raporlayamayan bunların doğru tespitini yapamayan şirketlerin sürdürülebilirlik konusundaki başarısı kısıtlı kalacaktır.”

SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMAK ŞART

Türkiye’deki şirketlerin ömürlerinin kısa olduğunu da hatırlatan Doç. Dr. Sayılgan; sürdürülebilirliğin iş dünyası için çok önemli olduğuna değinerek; “Sürdürülebilirlik işletmelerin geleceği için çok önemli. Çünkü, şirketlerin finansal başarısı aslında sürdürülebilir olmaktan geçiyor. Türkiye’deki şirketlerin genel yapısına baktığınızda ömürlerinin kısa olduğunu görüyoruz bu kısa ömürlerinin bir çok sebebi var bunlardan en önemlisi finansal performansın yönetimsel başarıyla ilişkilendirilmemiş olması.

Dolayısıyla finansal yönetim aslında likiditeyi, maliyeti ve üç tüm bunlara bağlı olarak da riskleri yönetmekten geçiyor. Bunlara hakim olan ve iyi yöneten şirketler başarı sağlayabiliyor” dedi.

İş dünyasında risk yönetiminin de o şirketin geleceği için çok önemli olduğunu hatırlatan Marmara Üniversite’si Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Sayılgan, panel katılımcılarına bu risklerle baş etme noktasında önemli ipuçları vermeyi de ihmal etmedi, “Risk dediğimiz kavramın dört temel başlığı vardır. Birincisi fiyat riski, ikincisi vade, üçüncüsü kur riski dördüncüsü de faiz/ kur/vade riski. Serbest piyasa, bize bu riskleri yönetmek konusunda bize istesek de istemesek yardımcı oluyor. Ama burada bu geleneksel yönetmelerden sıyrılıp daha metedojik ve bilimsel bir anlayışa yönelmek ve destek almak gerek. Çünkü risk yönetimi şirketlerin geleceği için çok önemlidir. Özelikle bankacılardan bu anlamda destek almalarını şiddetle tavsiye ederim yine değişik ekonomik enstrümanlara yönelme konusunda da ufuk açmaları olası ters rüzgârlarda işletmeleri koruyacak ve kalıcı hale gelmemizi sağlayacaktır. Tabi başarılı bir şirket olmak için tüm bu saydıklarımızı yapabilmek için o şirketin karar/ destek sistemlerini sağlıklı çalıştırması lazım. Şirketlerimizin finansal yönetim yapılabilmesi için bu işin bir numaralı adımı mevcut raporlarını doğru ve zamanında çıkartmaktır. Bu raporlardan çıkan sonuçlara göre finansal yönetim yapılır. Bunlar bir bütün halinde en üstten en alta göre uygulanırsa şirketler rekabette fırsatları kendi lehine kullanacaktır.”