Konu ile ilgili konuşan Prof. Dr. Şükrü Özen, “Engelli bireylerin toplumdan dışlanmadan, sosyal hayata katılımlarının sağlanması gerekir. Eğitim, istihdam ve fiziki çevrenin iyileştirilmesi ile engellilere yönelik teknolojilerin geliştirilerek kullanımının yaygınlaştırılması önemlidir. Kişilerin bireysel engelleri değil, asıl sorunun bu gruptaki insanların sosyal hayata erişim süreçlerinin önündeki engellerin kaldırılması, bu konuda mühendis, mimar, şehir planlamacıları ve yerel yönetimlere de önemli görevler düşüyor, mühendislik fakültesi olarak sorumluluklarımızın farkındayız” dedi.
“Taşıt odaklı planlanan kentlerde yaya olmak zordur”
Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kıvanç Ertuğay ise “Kentsel Erişebilirlik Ölçümü ve Modellemesi” konulu sunum gerçekleştirdi. Doç. Dr. Ertuğay, evrensel erişilebilirlik konusunun tüm dünyada üzerinde önemle durulan ve çalışılan bir konu olduğunu ifade ederek, kentlerin planlanmasında en büyük sıkıntılardan birisinin ‘taşıt odaklı’ sürece yönelinmesi olduğunu belirterek “Özellikle son zamanlarda yaya ya da bisikletli olarak bir yere ulaşmanın önemini anlayıp bu konuda çalışmalara yöneldik”” şeklinde konuştu.
“Engellilik çevresel bariyerlerden kaynaklanıyor”
Günlük hayatta sıkça karşılaşılan ve insan hayatını zorlaştıran engellerin kaldırılmasının önemine vurgu yapan Ertuğay, “Şehir plancısı olarak kentsel alanda karşılaştığımız sorunların planlanması gerekiyor. Proje aşamalarında ve mevcut kentsel alanlarda revizyonlar ile iyileştirilebilir kaldırımlar, yollar ve sokaklara ulaşmaya çalışıyoruz. Bu konuda bilgisayar teknolojileri hangi fonksiyona en yakın bölgede bulunduğumuzu bize gösteriyor. Toplumda erişilebilirliğin yerleşmesi için mahallelerin yayaya hizmet eden bir şekilde planlanması ve kolay erişilebilir olması gerekir” dedi. Engelliliğin çevresel bariyerlerden kaynaklandığına vurgu yapan Ertugay, tekerlekli sandalye ve çocuk arabaları kullanan bireylerin çok zorlukla karşılaştığını söyledi.
“Erişilebirlik sadece engelli bireylere yönelik bir kavram değildir”
‘Erişilebilirlikten Evrenselliğe Web ve Uygulama Erişilebilirliği’ konulu sunum yapan Engelli Öğrenci Birimi Yardımcı Teknolojiler Ofis Sorumlusu Sarper Arıkan ise web ve uygulama erişilebilirliğinden bahsederek erişilebilirliğin sadece engelli bireylere yönelik bir kavram olmadığını belirtti. Arıkan, günlük hayatta kullandığımız elektronik ürünler başta olmak üzere tüm platformların algılanabilir, çalıştırılabilir ve sağlam olması gerektiğini belirtti. Firmaların erişilebilirliğe yatırım yapmaya başladığını ifade eden Arıkan, bu alanlardaki iş olanaklarının da fazla olduğunu belirterek gençlere pandemiyi fırsata çevirmeleri ve proje geliştirmeleri önerisinde bulundu. Çok sayıda izleyicinin takip ettiği program soru cevap bölümüyle sona erdi.