6360 sayılı yasa ile çevre ilçelerin kurumlarının sorumluluğuna geçtiğini belirten Antalya Büyükşehir Belediyesi Manavgat Koordinatörü İbrahim Büküş “ 2014 yılı öncesi yapılan yatırımlar birkaç yıl gibi kısa bir zaman zarfında kullanılamaz hale gelmiş olup devraldığımız gün itibari ile gerekli yenileme çalışmalarını ivedilikle başlatmış bulunmaktayız. Bu kapsamda Manavgat Atıksu Arıtma Tesisi Tamamlanmış ve devreye alınmıştır. Yine aynı şekilde Kumköy Arıtma Tesisi tamamlanmış ve devreye alınmıştır. Her iki Tesis AB kriterlerine uygun çıkış suyu üretmektedir. Bölgede koku şikayetleri de önlenmiştir." dedi.

Kumköy Arıtma Tesisi yerleşke olarak Ilıca/Kumköy deresine sınırolduğunu , ancak tesisin Kumköy/Ilıca Deresi ile fiziksel bir bağlantısı bulunmadığını söyleyen Büküş, Kumköy Arıtma Tesisinin herhangi bir giriş suyunun veya çıkış suyunun Kumköy/Ilıca Deresi ile bir teması söz konusu olmadığını kaydetti. Deşarj Pompa İstasyonu yenilendiğini ve direk basınçlı yer altı boru bağlantısı ile deşarjı sağlandığını ifade eden İbrahim Büküş, tesisin etrafı beton duvar ile de kapatılmıştır. Kaldı ki Arıtma tesislerinden çıkan arıtılmış suların herhangi bir canlının ölümüne sebep olacak kirlilik içermesi mümkün olmayıp, aksine yeni yapılan yatırımlar sayesinde doğada ve tarımda kullanılmaya uygun kriterlerde olduğunu söyledi. Büküş şöyle devam etti; " Buna rağmen kurumumuz arıtılmış suyu deniz deşarjı ile kıyıdan yaklaşık 2.5 kilometre uzaklığı iletmektedir. Dolayısıyla söz konusu şikayetlerin, iddiaların ve endişelerin ne sebebi ne de muhatabı kurumumuz değildir. Kalıcı çözümler üreten kurumlarımız Kumköy Arıtma Tesisi ile Kumköy/Ilıca Deresi’nin fiziki bağlantısını tamamen kesmiş olup, en verimli şekilde çalışmasını sağlamış ve asli görevini yerine getirmiştir. Atıksu adına en küçük bir risk ihtimali kalmamıştır. Kurumlarımız buna rağmen çevrecilik bilincini esas olan konularda yetkili diğer kurumlar ile araştırma ve çözüm üretme çalışmalarını titizlikle sürdürmektedir. Balık ölümlerinin; Kumköy Deresi’nin temiz su kaynağının olmayışı, yaz aylarında kuruması, aşırı ısınan suda oksijen seviyesinin hızla tükeniyor olması gibi sebepleri olabileceği öngörüsü yapılmaktadır. Konunun uzmanları tarafından incelendiğini ve bilimsel bir sonuca müteakip kurumsal yetkilerimiz doğrultusunda takibinin gereğinin yapılacağının bilinmesini ümit ediyoruz’’