Önceki gece meydana gelen olayda, Antalya Konuksever Mahallesi'nde bir kadın tarafından bakılan sokak köpeği ‘Benek’ bir anda ortadan kayboldu. 2 gün sonra gece köpeği boynuna ip bağlamış bir kişi ile gören D.Ö., köpeğin sahiplenmiş olabileceğini düşündü. Durumu netleştirmek için aşağı inen kadın, iddiaya göre adamı köpeğe tecavüz ederken yakaladı. D.Ö.'nün bağırması üzerine kaçmaya başlayan şahıs, 6 sokak sonra yoldan geçen 2 genç sayesinde yakalandı. Bağrışma sesleri üzerine sokağa çıkan mahalle sakinleri şüpheli K.S.'yi linç etmek istedi. Şüpheli olay yerine gelen polis tarafından gözaltına alınırken, köpek ise vatandaşlar tarafından tedavi için özel bir kliniğe götürüldü.
Benek isimli köpeğe yaklaşık 5 aydır baktığını anlatan D.Ö., İHA'ya yaptığı açıklamada 2 gün önce köpeğin ortadan kaybolduğunu, aradıklarını ve bulamadıklarını söyledi. Olayın olduğu gece geç saatlerde teyzesiyle balkonda oturduklarını ve bir adamın bir köpeği zorla parka götürdüğünü gördüklerini dile getiren D.Ö., olay anından sonra psikolojisinin bozulduğunu belirtti. Gözyaşlarını tutamayan D.Ö., bu tür olayları yapan insanların cezalandırılmasını istedi.
“Böyle bir olay yaşanabileceği aklımdan geçmiyor”
Mahallede beslediği çok sayıda hayvanın olduğunu söyleyen D.Ö., “Benek narin ve zarif bir köpekti. Bahçeme ve kulübeye aldığım bir köpekti. Benek 1,5-2 yaşlarında bir av köpeği. Olay Cuma günü gece saat 02.00 civarlarında oldu. Benek, 2 gündür kayıptı ve ortalarda gözükmüyordu. Normalde hiçbir yere gitmez. 4 aydır ben bakıyordum. Benim 4 aydır yuva aradığım köpeklerden bir tanesiydi. Sokakta yaşayamıyor, daha önce de evde bakıldığından dolayı korkak bir yapısı vardı. En çok Benek yatardı bahçemizdeki kulübede, öyle alışmıştı. Benek kaybolunca biz onu aramaya başladık. Çünkü gün içinde dolaştıktan sonra tekrar geri gelirdi. 2 gündür Benek yok, arıyoruz, bakıyoruz ama yok. Başına bir şey gelir diye korkuyorum ama böyle bir olay yaşanabileceği aklımdan geçmiyor” dedi.
“Benek’e benzettiğim köpek parka girmek istemiyordu”
Olayın yaşandığı gece teyzesiyle beraber balkonda çay içtiklerini söyleyen D.Ö., “Biz teyzemle geç saatlere kadar oturduk. En son balkonda çay içip yatalım dedik. Yoldan bir adamın bir köpek yürüttüğünü gördük. Bende köpeği Benek’e benzettim. Benek siyah beyaz bir köpekti. Karanlık olduğu için benek olup olmadığını çözemedim ve teyzeme gösterdim. Bu giden köpek Benek olabilir mi diye. Teyzem de ilk önce, 'Sanmıyorum sahipli herhalde, sahibi gezdiriyor' diye düşündü. Sonra dikkatli bakınca Benek dedik. Götürdüğü parkta görüş alanımızda. Bakıyorum sahipli bir köpek parka koşa koşa gider. Görüp de emin olamadığım ve Benek’e benzettiğim köpek parka girmek istemiyordu. Parkın tam girişindeki sokak lambasından köpeğin gitmek istemediğini ışığın altında çok net gördüm. Teyzem sonra bana, 'İçin rahat etmeyecek, gidip bakalım' dedi. Hiç böyle bir olay yaşanacağı düşüncesiyle gitmedim. Hatta elimde mama ile gittim. Eğer biri sahiplendiyse ve iyi bir insansa tamam onda kalsın, onların evladı olsun bakılsın, çünkü bizde sayı 5. Benek her çeşit mamayı yemiyor, onun yediği mamayla gittim” diye konuştu.
“Benek’e ne yaptığını gözümüzle gördük”
Aşağıya indiklerinde köpeği ve Benek’i zorla parka götürmek isteyen adamı ilk başta göremediklerini ifade eden D.Ö., konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz parka gittiğimizde göremedik onları. Çok karanlık zaten orası o saatlerde. Böyle bir olay yaşayacağımızı düşünmediğim için babamı bile uyandırmadım. Çünkü buralar o saatlerde çok tekin bir mahalle değil. Teyzemle üstümüzü değiştirdikten sonra parka doğru gittik. Onları parkta göremedim. Parkın içine doğru ilerledik, kimse parkta yoktu. Onların da orada olduğunu ilk başta göremedik. Onlar da bizi görmüyor. Sonrasında ben Benek diye seslendim. Biraz daha ilerlediğimizde bu adamın Benek’e ne yaptığını gözümüzle gördük. Adam bir bankın üstüne Benek’i yatırmış, kendisi de oturmuş ve Benek’te önünde uzanıyordu. Benek’i taciz ettiğini teyzemle birlikte gözümüzle gördük. Ben 'Bu Benek' dedim ve 'Ne yapıyorsun sen?' dediğim anda pantolonunu çektikten sonra koşmaya başladı. Belki onu 6 mahalle kovaladım. Ben kovaladıkça sapık var diye bağırmaya başladım.”
“Ben sapık var diye bağırınca adamı tuttular”
Bağırdığı her sokakta insanların uyandığını ancak koşmaya devam ettikleri için kimsenin aşağıya inemediğini ifade eden D.Ö., “Çok kovaladım ben onu. Kovalayınca bir ara düştü sonra tekrar kaçmaya başladı. Yorulunca bir apartmanın içine atladı. Oradan atlayınca bağırmaya başladım. Kalkın sapık var, apartmana sapık girdi diye bağırmaya devam ediyordum. İnsanlar kalkınca tekrar kaçmaya başladı. Ben yine peşine düştüm. En son kovalarken yolda 2 genç yürüyordu. Onlar ben sapık var diye bağırınca adamı tuttular. O anda da bütün mahalle aşağıya inmeye başladı. Herkes beni kaçırdığını düşünmüş. Herkes o esnada polis çağırmış. Kısa sürede polis gelince adam hemen gözaltına alındı. Olaya bütün mahalleliler şahit oldu. Teyzem orada şunu bile duymuş. Genç bir çocuk, 'Ben seni biraz önce görmüştüm bu köpeği gezdirirken. Demek bunun için mi gezdiriyordun' diye o adam saldırmaya kalktı. İnsanlar da o esnada onları ayırdı. Biz istedik ki bu adamı yakalatalım ve kim olduğunu herkes öğrensin” dedi.
“Hiçbir canlının başına böyle bir şeyin gelmesini istemiyorum”
Bu tür insanların cezasız kalması durumunda bu tür olaylardan vazgeçemeyeceğini söyleyen D.Ö., her şekilde her ne olursa olsun hem manevi hem de hukuksal açıdan işin peşini bırakmayacağını söyledi. D.Ö., “Benek son olsun istiyorum. Bir daha hiçbir canlının başına böyle bir şeyin gelmesini istemiyorum. Bu herkesin vicdanen sahiplenmesi gereken olaylardan bir tanesi. Bu taciz, bunun başka türlü bir açıklaması olamaz. Bu tecavüz, taciz ve hiçbir canlı bunu hak etmiyor” şeklinde konuştu.
“Karakolda olayla ilgili ne başlık atacaklarını bilemediler”
Olay sonrası karakola gittiklerini ve polisin kendilerine ifadeleri almak için duruma başlık atmaları gerektiğini ancak başlığı ne diye atacaklarını bilemediklerini söylediğini belirten D.Ö., “Yanımda olaya şahit olan hiç tanımadığım gençler sağ olsunlar karakola geldiler. Ben karakoldayım diye Benek’i hastaneye yetiştiren bu arkadaşlar oldu. Benek’in durumu çok kötüydü. Benek hastaneye giderken istem dışı tuvaletini yapar haldeydi. Hala da o durumda. Benek hala büyük tuvaletini yaptığının farkında değil. O kadar kötü durumda bu can şuanda. Biz orada söylüyoruz bu tecavüz, bunun başlığı bu diyoruz ama oradaki arkadaşlar bize evet bu, biz bunu biliyoruz ama bunun başlığı hukuksal anlamda daha farklı olması gerekiyor. Kesinlikle taciz olayı insanların tedavi olması gereken ve çok büyük insanlık suçunun olduğu durumdur” diye konuştu.
Avukat Ersan: “İşin sonuna kadar takipçisi olacağız”
Antalya Barosu Hayvan Hakları Koruma Kurulu Başkanı Avukat Alev Ersan, “İlgili olayda 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun yanı sıra TCK’nın mala zarar verme başlığını taşıyan 151/2 ve hayasızca hareketler başlığını taşıyan 225. maddeleri de ihlal edilmiştir. Biz Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu olarak bu işin sonuna kadar takipçisi olacağız” şeklinde konuştu.
Zanlının hala karakolda gözaltında olduğunu ve kendilerine bilgi verilmediğini söyleyen Ersan, “Şuanda gözaltında tutulduğunu düşünüyoruz. Gözaltında tutulmasından ziyade linçten korunması açısından karakolda tutulduğunu düşünüyoruz” dedi.
Güncelleme Tarihi: 08 Ekim 2017, 17:39