Her seçimde olduğu gibi çalıştıklarını belirten Yasemin Kenan, “Öğrenciliğimden geriye kalan zamanlarda arkadaşlarıma seçim çalışmalarında yardımcı oluyorum. Burada broşür dağıtımı yapıyorduk. Zehra adındaki kadın, burada arkadaşlarımızın elindeki ‘evet’ broşürlerini alarak yırtıp yüzlerine attığını gördüm. Masanın karşısındaydım ben. Hakaret ettiğini gördüm ama tam olarak yanlarında olmadığım için duymadım. Kadın hakaret ve ‘hayır’ diye diye ilerliyordu. Bizim sefa adında bir arkadaşımız vardı, o da darp edildi. Onunla ve benim yanımdan geçerken kadın küfür ediyordu. Kadın ‘hayır diyeceğiz, siz vatan hainisiniz, defolun gidin buradan” gibi bir sürü hakaret etti. Bende o öyle yapınca bende Rabia işareti yaparak ‘evet’ dedim. Kadın da bana karşı dönüp maalesef çok kötü bir küfür etti. Eliyle de göstererek” diye konuştu.

Saldıran kişinin kendisini başörtülü olarak gördüğü içinde ruh halinin değiştiğini iddia eden Yasemin Kenan, “Kadın tekrar hakaret ederek, yüzüme tokat vurdu. Sonra da başörtümü tutarak onu çekmeye başladı. Bende başörtüm açılmasın saçlarım gözükmesin diye aşağı doğru eğildikçe kadında başörtüsünü bırakıp saçımı tutmaya çalıştı. Boynumu da çizmiş arbede esnasında. Öyle olunca da bende saçını tuttum arkasından. İkimizde yere düştük o hala küfür etmeye devam ediyordu. Sonrasında da arkadaşlarım ve polisler geldi. Ayırdılar bizi. Bende seçim çadırımızda oturdum” diye konuştu.

Polisler geldikten sonra çadıra geçip oturduğunu söyleyen Kenan, “Ben sonrasında başörtümü düzeltip standın arkasına geçti o abla ve kızı. Gittim ben yanlarına dedim ki, ‘teyzeciğim annemin yaşında kadınsın, yaptığın ayıptır. Başörtümü niye açıyorsun’ dedim. Yanındaki kızı da ‘başörtüyü ben açtım. İyi ki de açtım’ dedi. Ondan sonra da karakola gittik. Polislere ifademizi verdik” dedi.

Yaşanan olayın şokunu üzerinden atamadığını belirten Yasemin Kenan, “Ne oldu, neden oldu hiç anlamadım. Haberlere baktım ben ‘biz zorla onlara broşür vermeye çalışmışız.’ Biz burada kimseye broşür vermeyiz. Etrafımızda karşı görüşten komşularımız da var. Gayet de iyi anlaşıyoruz. Hiçbir sıkıntımız yok. Tahammül durumları nereye kadar gelmiş bilmiyorum ama böyle bir saldırıyı yaptılar. Başörtüm yırtıldı, gözlüğüm yere düştü” ifadelerine yer verdi.

Yasemin Kenan, kendisin saldıranlardan şikayetçi olduğunu ve işin adli makamlara bırakıldığını da sözlerine ekledi.

Saldıran kişilerin sabah saatlerinde adliyeye sevk edildiğini duyduklarını söyleyen Esra Erkoç, “Biz burada stant çalışmasında olduğumuz için olaya şahit olmadık. Dünkü olaydan sonra arkadaşın avukatlığını da üstlendim. Maalesef anayasa değişikliğinin meclisten geçmesi sırasında milletvekillerimizi ısıran, burnunu kıran yumruk atan zihniyetle dün Antalya’da burada yeniden karşılaştık. Bizler ak parti Antalya teşkilatı olarak, Antalya’nın belirli yerlerinde referandum duraklarıyla çalışma yapıyoruz. 16 Nisanda evet çıkması için hep birlikte gayret gösteriyoruz. Yasemin arkadaşımızda Muratpaşa teşkilatımızdan. Burada bir çalışma gerçekleştiriyordu. Maalesef üzücü bir olay yaşadı. Bu sadece bir saldırı hakaret meselesi değildir. Bu aynı zamanda büyük bir nefret suçudur. Arkadaşımızın dini düşüncesinden dolayı başındaki örtüsüne bir saldırı gerçekleşmiş ve örtü açılmaya çalışılmış. Dün emniyette örtüyü gördük, örtü yırtılmış. AK Partili olduğu için AK Parti’ye de bir saldırı olmuştur aynı zamanda. Kendisinden farklı düşünen insanlara farklı zihniyetteki insanlara, kendisinden farklı düşünen insanlara özgürlük tanımayan, onları hor gören zihniyetle sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Hiçbir çalışmamızda asla ama asla hayır düşüncesinde olan insanlara saldırı, hakaret, aşağılama kesinlikle yoktur. Bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Demokratik olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Evet ve hayır diyenlere hiçbir saygısızlığımız yok. Bu insanlardan da ricam lütfen ama lütfen farklı görüşte de olsalar siyasi haklarımızdan kesinlikle ödün vermeyeceğiz” diye konuştu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ak Parti Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak ise saldırının asıl broşürü almak istemeyen anne ve kıza yapıldığını ileri sürdü. Budak olayla ilgili şunları söyledi: “Bir arkadaşımızın annesiyle kız kardeşi kale kapısında geziye çıkıyorlar. ‘Evet ‘için oraya çıkmış çalışan vatandaşlar var. Geçerken broşür vermişler. ‘Biz Hayırcıyız’ demişler. Biraz zorlamışlar. Tahrik ederek zorlamışlar. Anne de evet broşürünü alıyor yırtıp atıyor. Onun üzerine oradan başı açık bir kadın, üstüne basarak söylüyorum, evet propagandası yapan başı açık bir kadın, Rabia işareti yaparak kadının burnuna doğru, sizinle 16 Nisan sonrası görüşeceğiz diyor. Olay böyle başlıyor. Bu arada siz ne demek istiyorsunuz diyor anne. Bunun üzerine yine başı açık bir kadın, 60 yaşındaki bir kadına sert bir tokat atıyor. Bunun üzerine arkadaşımızın kız kardeşi, ne yapıyorsunuz anneme diye çığlık atıyor. Bunun üzerine başkaları da geliyor. Ciddi bir arbede oluyor. 60 yaşındaki anneyi yere yatırıyorlar. Bu arada annenin gözlüğü kırılıyor. Şuanda kırık gözlük de burada. Bunun üzerine kız arbede ittirme olayları yaşanıyor. Ve netice itibariyle olayları yaşanıyor. Bu arada ne oluyorsa oluyor. Hatta rapor alınmış. Bir yığın yara bere içerisinde. Yere yatırılıyor ve linç tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bu en doğal hak, birisi broşür almak zorunda değil. Alıyor yırtıyor. Vatandaş protestosunu böyle de gösterebilir. Siz şimdi 10 kişi birden saldırı 60 yaşındaki kadına ve kızına neredeyse linç girişiminde bulunuyorsunuz. Daha sonra olay devam ediyor” dedi.