Gazipaşa’da yaşayan 91 yaşındaki 11 çocuk babası Kore Gazisi Ahmet Akman, 19 Eylül Gaziler Haftası öncesi unutamadığı anılarını anlattı. 1950 yılının Ağustos ayında 27 günlük vapur yolculuğundan sonra Kore Limanı'na ulaştıklarını ve 1 yıl 1 ay süreyle Kore'de savaştıklarını belirten 11 çocuk babası Akman, girdiği şiddetli çatışmaları dün gibi hatırlıyor. Bir akşam namazı vakti başlayan ve gece boyunca süren çatışmada bir dereye sıkıştıklarını ve görüş mesafelerinin çok düşük olduğunu belirten Akman, "O gece Türk Türkü de vurdu, komünist komünisti de vurdu" dedi.
Gökten yağan havan mermilerinin yanı başlarına düştüğünü söyleyerek, kendilerine bir şey olmamasını "Allah'ın bir hikmeti" olarak gören Akman, "Mevzide yanı başımıza iki havan mermisi düştü. Topun sesiyle yüzbaşı gitti. Diğeri benim 3 metre önüme düştü, bana bir parça değmedi. Kafam parçalandı sandım. Yüzüm kan içinde kaldı. Yanımda Ali vardı. 'Ali sende bir şey var mı?' dedim. 'Yok ama tüfeğim parçalandı' dedi. Başka bir arkadaşın tüfeğini alıp ona verdim, çatışmaya devam ettik" diye konuştu.
67 yıl önce meydana gelen savaş sonrası Korelilerin halen daha kendilerini minnetle andıklarını ve geçen yıl bir Koreli Albay'ın Alanya'ya geldiğini ve kendisine madalya verdiğini belirten Akman, "Kendisine 'nerelisin' diye sordum. Bana 'Pusamlıyım' dedi. Ben de 'Senin şehrinin 50 metre önünde benim çavuşum vuruldu' dedim. Kucaklaştık, gitti" dedi.
Amerikalıların, Siyamlıların, Kanadalıların, Filipinlilerin ve Arapların Kore'de savaştığını ancak Türklerin ne cesur bir millet olduğunu bilmediklerini söyleyen Kore Gazisi Akman, "Türkün cesaretini ve gücünü burada gösterdik. Çin'de aziz Atatürk'ün ismiyle meşhur olan Gazipaşamızı orada tanıttık. Öğretmenlerimiz hiç onu konuşmuyor. Bu memleket bizim toprağımız, canımızı vereceğiz ama toprak vermeyeceğiz. Bunu biz Kore topraklarında yaptık" diyerek Kore Savaşı'nın okullarda çocuklara anlatılmasını istedi.
Annesiz ve babasız büyüdüğünü, bu nedenle çocukları çok sevdiğini belirten Akman, 1955 yılından bu yana özellikle çocuklara kavrulmuş fıstık, mısır patlağı, kuru üzüm gibi çerezlerden verdiğini belirtti. Akman, zamanla bu ikramını büyüklere de yapmaya başladığını söyledi. Günümüzde ikramlarını şeker olarak yaptığını söyleyen Akman, "Eskiden fıstık kavurgası vardı. Onu dağıtırdım. Bir de mısır patlağı ve kuru üzüm dağıtırdım. Mısır patlağı kolay bulunmazdı. Alanya'dan gelirdi. O yüzden sevdiğime mısır verirdim, az sevdiğime de kuru üzüm. Kendim de öyle severdim. Şimdi şeker çıktı. Ben de şeker dağıtıyorum. Özel günlerde, törenlerde Kaymakam, Belediye Başkanı, Jandarma Komutanına da şeker veriyorum. Sağolsunlar onlar da beni kırmıyor ve alıyor" dedi.
Güncelleme Tarihi: 17 Eylül 2017, 11:00