Emniyet Genel Müdürlüğü İl Emniyet Müdürleri Toplantısı, Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Konferans Salonu'nda başladı. 3 gün olacak şekilde sürecek olan toplantıda geçen yıla ilişkin çalışmalar da değerlendirilirken, yeni döneme dair planlama ve yol haritası çizilecek. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yer aldığı toplantıya, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Akta, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir, Terörle Mücadele eski Daire Başkanı Turgut Aslan, İl Emniyet Müdürleri katıldı.

"174 yıldır güven huzurun teminatıyız"

Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş programda yaptığı açılış konuşmasında, “İçinde bulunduğumuz coğrafya itibariyle yükümüzün ağır olduğunun farkındayız. Atak, hızlı, planlı ve yenilikçi olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. 24 saat görevimizin başındayız. Milletimizin emrinde kutsal değerlerimizi koruma ülküsüyle 174 yıldır güven huzurun teminatıyız. Birinci önceliğimiz terörle mücadeledir. Son terörist etkisiz hale getirilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Allah’ın yardımı ve milletimizin duası ile kahramanca ortaya konulan mücadele ile terörü söküp atmaya çok yakınız. Mala ve kişilere karşı işlenen suçlarda çok olumlu sonuçlar elde edilmiştir. İnsanlık suçu olan uyuşturucu kaçakçılığı ile bu illetten korumak adına diğer ülkelere örnek olacak çalışmalara imza atarak uyuşturucuda mücadelede lider ülke konumuna geldik. Büyük ve güçlü Türkiye için hedeflerimizi daha da yukarı taşıyacağız. Toplantımızın hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

"Dış güçler var mıymış yok muymuş?"

İçişleri Bakanı Soylu ise yurt içinde başarılı ve kararlı operasyonlarla terörün bitirilmeye çalışıldığı vurgusunu yaparak, “PKK’nın ve DHKP-C’nin dışarıdan müttefikleri olduğunu, göçmen kaçakçılığında ve uyuşturucu işinde PKK-YPG ve DEAŞ’ın ortaklık içinde olduğunu biliyoruz. Hepimiz çocukluğumuzda dış güçler tabiri kullanıldığında dudak bükenlerin alaycı tasviri ile karşılaştık. Bu devleti beceriksiz olarak anlatmaya çalışan kalemler, sözlerini ortaya koyarken dudak büken bu anlayışlarını her daim dile getirdiler. Onlara soruyorum; bugün bu ülkede geçmiş dönemde ülkeyi iyi noktaya getirmek isteyenler iftira atanlar diyorum; dış güçler var mıymış yok muymuş? Irak'ın kuzeyinde, Suriye'nin kuzeyinde, Akdeniz'de, bugün etrafımızdaki coğrafyada Balkanlar’dan Afganistan’a Libya’ya kadar Mısır'dan Sudan, Yemen, Fas, Afrika'ya kadar olan tüm coğrafyada etrafımızı çevrelemeye çalışan o ülkelerin kendi iç iradeleri mi? Yoksa tüm bu hesapları bu coğrafya içinde acımasızca uygulamaya çalışanlar mı? Kimi müttefiklerimiz kimi yıllardan beri mücadele ettiklerimiz. Belki de 15 Temmuz’da FETÖ’nün talimatlarla oluşturulmuş hain kalkışmasının ve buna direnen bu milletin Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ortaya koyduğu irade biraz önce bahsettiğimiz dış güçleri mağlup ettiğimizin en önemli örneklerinden bir tanesiydi. Bizi itibarsızlaştırmak isteyen dış güçler hamdolsun bin yıllık medeniyetimiz, kararlılığımız sayesinde bugün bertaraf edilmektedir. Bu belki de geleceğe bırakacağımız en büyük mirastır. Tarihi bir görev yapıyorsunuz” diye konuştu.

İşkence iddialarına sıfır tolerans

Bakan Soylu, işkenceye sıfır tolerans anlayışı olduğunu bildirerek, 2015’ten beri işkence konusunda Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde verilen karar sayısının 0 olduğunun altını çizdi. Soylu, “Bu alan uzun süre muhalefet tarafından konsolide edilmeye çalışıldı. Türkiye insan haklarından yana olan duruşunda kararlıdır. İşkenceye sıfır tolerans milletimize taahhüdümüzdür. FETÖ’nün TBMM'ye sızdırdığı bir milletvekili vasıtasıyla gündeme getirdiği iddialar yalan, iftiradır. FETÖ operasyonu yaptık, çözülmeye başladılar. Yüzlerce insan FETÖ’den gözaltındayken sadece bir gruba yönelik konuşmasınlar diye hemen TBMM’deki sözde milletvekili, PKK’nın desteklediği siyasi partiden Meclis'e giren vekil kamuoyu oluşturmaya çalışan anlayışı ortaya koydu. Adalet Bakanlığındaki FETÖ soruşturması nedeniyle içeride bulunan FETÖ’cülere yönelik yapılan değerlendirmelerde, soruşturmalarda ileri gidilmesin diye aynı vekil FETÖ’nün talimatıyla birlikte devreye girdi. Tüm bunlar terörle mücadelede kararlılığımızı etkilemeyecek. Aynı zamanda işkenceye sıfır tolerans anlayışından da bizi vazgeçirmeyecektir. Demokrasiyi kullanarak güvenlik açığı oluşturulmasına izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

Avrupa, emniyet teşkilatından yardım isteyecek

Bakan Soylu, terörden kurtulmak için Avrupa’nın Türkiye’den yardım isteyeceği yorumunda bulunarak, “Çok yakın bir zaman dilimi içinde Avrupa başta Almanya olmak üzere sizden destek ve yardım isteyecekler. Diyecekler ki ‘Bizi bu PKK anlayışından, FETÖ anlayışından kurtarın. O zamana neler kaybetmiş olacaklar. Bizler o zaman o yangının neresine yetişeceğiz bilmiyorum. Buraya yazıyorum. Türkiye Cumhuriyeti devletinden ve bizim emniyet teşkilatımızdan yardım istemek zorunda kalacaklar. Ne olursunuz bizi kurtarın diyecekler. Yavaş yavaş başladı, farkındalar” dedi.

“2020’ye gelmeden genelgeyi yayımlayacağız”

Süleyman Soylu, il emniyet müdürlerine görev alanları içinde gri saha bırakmamaları uyarısında bulundu. Vatandaştan gelen şikayetlerin bir evrakla geçiştirilmemesi konusunda dikkat çekerek, “Adalet Bakanlığı kadına yönelik ve aile içi şiddetle ilgili genelge yayınladı. Biz de genelgeyi hazırladık. Bu hafta içinde 2020’ye gelmeden biz de yayımlayacağız. Neler yapabileceğimizi en ince ayrıntısıyla beraber söylemeliyiz. Bunu kendi aileniz, kendi çocuğunuz olarak görün. Kadına şiddetle, aile içi şiddetle mücadeleyi topyekun ortaya koyalım. Bu işi çözün. Ama bir şiddet bile bizim insanlığımıza, medeniyetimize ağırdır. Karakola kim müracaat etmişse onun dilekçe verip vermemesine bakmayın. Kodlayalım ve onu izlemeye alın. Özel birimler oluşturalım tüm birimlerinizi harekete geçirelim” ifadelerine yer verdi.