Cumhuriyetimizin 92’nci yıldönümünü bir taraftan büyük bir şevk, heyecan ve gururla; diğer taraftan ise meydana gelen terör hadiselerinde şehit edilen Askerlerimizden polislerimizden dolayı hüzünle idrak ediyoruz.
Türk milletinin bizatihi kendi hakkında alacağı kararlara ve yapacağı tercihlere hiçbir oluşumun, unsurun, kesimin veya zümrenin müdahil olamayacağı Cumhuriyetle temellenmiş ve şekillenmiştir.
Dağılmış, parçalanmış, işgal ve esaret zincirleriyle sarılmış bir İmparatorluktan millet egemenliğine dayalı bir yönetim anlayışına ulaşılması elbette kolay olmamıştır.
Emperyalist emeller tarafından tarihten silinmeye ya da küçük bir coğrafyaya sıkıştırılmaya çalışılan aziz milletimiz; varlığına, birliğine ve son yurduna kanıyla, canıyla sahip çıkmış ve bedeli ne olursa olsun teslim olmayacağını ispatlamıştır.
Millet yaşadıkça, bölünmez bütünlüğü korundukça her türlü mihnet ve zahmetin sonuçsuz kalacağı, saldırıların da hükümsüz bırakılacağı böylelikle gösterilmiştir.
Büyük milletimiz 29 Ekim 1923 tarihinde, kutlu mazisinin en önemli stratejik silkinişlerinden birini yapmış, içteki ve dıştaki art niyetli odaklara asla fırsat vermeyeceğini azim ve cesaretle ortaya koymuştur.
Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti; şehit kanıyla, savaş meydanlarındaki kahramanlıklarla ve hakkını hiçbir zaman ödeyemeyeceğimiz fedakârlıklarla vücut bulmuş ve sonsuza kadar yaşamayı da ziyadesiyle hak etmiştir.
Tarihteki sayısız badireyi geçerek, tuzakları bozarak yolunda kararlı adımlarla yürüyen Türk milleti, Cumhuriyetle birlikte ileriye ve müreffeh bir seviyeye erişme niyetini de açıklıkla ilan etmiştir.
Ne var ki içinden geçtiğimiz bu süreçte, Cumhuriyet ruhunun bölücü niyet ve saldırılarla sarsılmasına, üniter devlet yapısının tahrip edilme gayretlerine herkes şahit olmaktadır.
Dozu ve etkisi sürekli genişleyen, destek ve himaye görerek yayılan, ilave olarak terörle arkalanan etnik temelli fitnenin en başta Cumhuriyet’in yaşaması konusunda büyük bir tehdit olduğu şüphesizdir.
Herkes bilmeli ve unutmamalıdır ki, Türk milleti son vatanında ettiği 92 yıllık yemininden şartlar ne olursa dönmeyecek, bin yıllık kardeşlik hukukunu ihlal etmeyecek ve ihanete sevineceğini umanlara bu imkânı inşallah sunmayacaktır.
Küresel güçlerin yedeğinde ve gölgesinde olanların, bu gerçeği akıllarından çıkarmaması şüphesiz hayırlarına olacaktır.
Adımız bir! Anımız Bir ! Acımız Bir ! Biz Büyük Bir Aileyiz ! Kuzeyden Güneye, Dogudan Batıya Tek Bilek Tek Yüreğiz ! Biz TÜRKİYE'yiz.. Aziz TÜRK milleti Tüm fertlerinin kardeşlik bağlarına daha fazla tutunması ve yaşanılan acıyı paylaşmaları Cumhuriyet’in ve millet varlığının sonsuza kadar yaşayacağının açık bir kanıtıdır.
Muazzam mücadelelerle fikri hür, irfanı hür ve vicdanı hür nesillerin yetişmesini temin eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm kurucu kahramanları saygı ve minnetle yâd ediyorum.
Vatan uğruna gözlerini kırpmadan kendilerini feda eden aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Hepsinin ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Bu duygu ve düşüncelerle, büyük Türk milletinin 92 .ci Cumhuriyet Bayramı’nı içtenlikle kutluyorum.
Ne Mutlu Türküm Diyene.
Güncelleme Tarihi: 29 Ekim 2015, 11:05