Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ali Çelik, son günlerde doların yükselmesi ile hızlı bir yükselişe geçen altın piyasasını değerlendirdi. Sektöre 1997 yılında katıldığını söyleyen Çelik, "1997 yılında 1 kilogram altını 10 bin dolara almıştım. Bugün aynı altını 1 kilogram almak istediğim zaman 43 bin dolar tutuyor. Altın kısa vadeli bir yatırım aracı değildir. Altın uzun vadeli bir yatırım aracıdır. Uzun vadede alınan altın her zaman kazandırır. Son günlerde hem dolar çok yükseldi hem de altın yükseldi. İkisi birbiriyle çok oranlı hareket ediyor. Altının düşmesi için öncelikle olarak hem iç piyasa kaynaklı hem daha çok dış piyasa kaynaklı doların düşmesi gerekir" ifadelerini kullandı. 

2019 yılında turist sayısında rekor beklenen Antalya’da yükselen altın fiyatlarının sektöre nasıl yansıyacağını da değerlendiren Çelik, "Esnafımızın yabancılara yönelik satışlarında bir değişiklik olmaz. Altının yükselmesi yabancı ziyaretçilerimizi etkilemez. Geçen yıl yabancılara yönelik altının 1 gramı 40 dolara satılıyordu bu yıl 40 dolar ya da 38 dolar olabilir. Dolayısıyla sıkıntı olmaz. Burada önemli olan iç piyasada alım gücü çok düşüyor. Düğünde ve nişanda çeyrek altın takanlar 200 TL takacak. İnsanlar bugünlerde beklemeye başlıyor. Bir süre sonra baktı altın düşmüyor bu kez altın almaya yöneliyor" diye konuştu. 

Çelik, "Merdiven altı altın üretimi için sürekli kontrollerimizi yapıyoruz. Denetimlerimiz hızlandı. Sık sık numune alıyoruz. İhbarları anında değerlendiriyoruz. Kaçak ve düşük ayar yapanlar her yerde olabiliyor. Şuanda bunları öyle çok sık yapan yok. Türkiye’de altın dolara bağlıdır. Altının ons diye bir birimi var. Dolar düşük olursa altının gramı düşer. Dolar da ekonomimize bağlı, dış etkenlere bağlı. Dolar düşecek ki altın da düşecek. 200 TL’yi görmemesini temenni ediyoruz. İnşallah görmez. Ama böyle giderse görebilir. Bekleyip göreceğiz" dedi.