Karataş, "Türkiye Araştırma Enstitüsü yaptığı araştırma ve raporları ile daima inşaat sektörümüzün ekonomiyi sırtlayan sektör olduğunu ortaya koyduğu rakamlarla kamuoyu ile paylaşmıştır. TÜİK 2018 yılı için açıklamış olduğu veriler ile net bir şekilde; 2018 yılında inşaat sektörünün ekonomiye verdiği gücü rakamlarla ortaya koymaya devam etmektedir. Geçen yılın satış ve emlak ve konut alanındaki beklentiler ilk 6 ayda durağan devam ettiyse de, gerçekleştirilen uygulamalar, kampanyalar biraz olsun sektörümüzü canlandırmış, ancak beklenen seviyelerde hareketlenme olmamıştı. Yılın son çeyreğinde devlet destekli kampanyalar ve emlak konut alanında vatandaşa sağlanan kolaylıklar bir nebze olsun piyasada canlanma etkisi yapmıştır. Fakat bu canlanma, artan dövizin, maliyetlere olan yansıması nedeniyle vatandaşlarımızı biraz olsun düşünceye sevk etmiştir" diye konuştu. 

Türkiye genelinde öncelikle Irak, Suudi Arabistan, Kuveyt, Rusya Federasyonu ve Afganistan uyruklu yabancıların konut aldıklarını hatırlatan Başkan Karataş, "Antalya’da ise Iraklılar konutlarımıza ilgi göstermektedir. Bu son gelişme, ülkemizde yabancılara satışın artarak devam edeceğine, hem inşaat sektörümüze, hem de ülke ekonomimize katkı sağlayacağı görüşünü ağırlıklı kılmaktadır. Öte yandan inşaat sektörü istihdamın öncü gücüdür. Türkiye genelinde sektörümüze sabit kayıtlı 2 milyon 200 bin işçi ve bunun yanında 800 bin de mevsimlik işçi olmak üzere toplam sektörümüz 3 milyon insanı istihdam etmekte. Geçtiğimiz yıl ilan edilen Milli İstihdam Seferberliği’nde Antalya Türkiye’nin en çok istihdam çalışması yürüten ikinci ili olurken, inşaat sektörü ise il bazında seferberliğe katkı veren 3’üncü sektör oldu. Her zaman söylediğimiz gibi inşaat sektörü 250’yi aşan alt dinamizmleri barındırmaktadır. 2017'de yaşanan gelişmelere karşılık 2018 yılının çok daha iyi olacağını belirtmiş, hükümet tarafından uygulanacak politikaların devam ettiği sürece, sektörün lokomotifi olma özelliğini sürdüreceğimizi belirtmiştik. Ancak son dönem dövizde yaşanan dalgalanma birçok beklentiyi daha dingin ve kontrollü düşünmeye, uygulayamaya sokmaya yöneltmiştir. Yaşanan tüm ekonomik sıkıntılardan çıkış yolunun yani tekeri döndüren sektörün inşaat olduğu unutulmamalı ve sektöre teşviklerin iyi incelenerek devamı ekonomimizin olmazsa olmazıdır" dedi.