10 yıllık madde bağımlısı Fatih ve 6 yıllık bağımlı eşi Ayşenur Yüzügüler, uyuşturucuyu bıraktıktan sonraki yeni yaşamlarıyla etrafa mutluluk saçıyor. Şu anda bir de bebek bekleyen çift, sokaklarda yaşayacak kadar düştükleri o bataklıktan nasıl çıktılarını anlattı.

Batman’da tanışan Fatih ve Ayşenur, 2014 yılında evlenerek Antalya’ya yerleşti. Evlilik öncesi uyuşturucu madde kullanan çift, dünya evine girdikten sonra da bağımlılıklarını sürdürdü. O ana kadar maddi durumları yerinde olan Yüzügüler çifti, uyuşturucu yüzünden şirketi batırdı, evlerini sattı. Yaşadıkları kötü günler bununla da sınırlı kalmadı. Çocuk yapmak isteyen çiftten Ayşenur Yüzügüler, madde kullanımına devam ettiği için 3 yıl önce iki kez bebeklerinin olacağını öğrendi, ancak düşük yaptı. Tüm maddi imkanları kaybolan çift bu sürecin ardından sokaklarda yatıp kalkmaya başladı. Ölmeyi dahi düşünen çiftin hayatını ise, eşinin sokakta yatarken bir liralık tatlı isteği değiştirdi.

“ŞİRKETİMİZİ BATIRDIK, EVİMİZİ SATTIK”

Yaklaşık 10 yıllık madde kullanım geçmişi olan Fatih Yüzügüler, yaşam hikayelerini İhlas Haber Ajansı’na (İHA) anlattı. Evlilik öncesi eşinin sadece alkol aldığını, kendisinin de eroin bağımlısı olduğunu belirten Yüzügüler, üniversite hayatıyla birlikte eşinin de madde bağımlılığına başladığını belirtti. Evliliklerinin ardından her şeyin daha da kötüye gittiğini anlatan Yüzügüler, “Şirketimiz vardı uyuşturucu yüzünden şirketi batırdık. Şehir değiştirmek zorunda kaldık. Kendi evimiz vardı, evimizi sattık. Son dönemler hiç düşünmek bile istemediğim yapmam dediğim şeyleri yapmak zorunda kalmıştık. Akrabalarımız, bütün çevremiz bizden kaçmaya başlamıştı. Zaten biz de uyuşturucuyla öleceğimizi kabullenmiştik. Çünkü uyuşturucu kullanmadan yaşayabilen hiç kimseyi tanımıyorduk” dedi.

EŞİNİN TATLI İSTEĞİ KIRILMA NOKTASI OLDU

Malvarlıklarını kaybedip maddi sıkıntı yaşamaya başladıktan sonra eşiyle birlikte sokaklarda yaşamaya başladıklarını ifade eden Yüzügüler, “Son 6-7 aydır sokaklarda yatıp kalkmaya başladık. Yani hayat namına hiçbir şey kalmadığı bir dönemdi. O ara bir kırılma noktası yaşadık. Sokakta yatıp kalkarken eşim bir ara canının tatlı istediğini söyledi. Markete doğru giderken cebimde bir lira bile paranın olmadığını fark ettim. O zaman, hiç hissetmediğim kadar kötü hissettim kendimi. Daha önce her isteğini yapmak istediğim eşime bir liralık tatlı alamayacak hale gelmiştim. O an, iyileşmem gerektiğini, hayatımı düzeltmem gerektiğini fark etmeye başladım. Son dönemde öyle bir çıkmaz içerisindeydik ki, geceleri defalarca eşimin de kendimin de kafasına bir silah sıkayım diye düşünüyordum” diye konuştu.

ÇOCUK HAYALLERİ DE GERÇEK OLUYOR

Yüzügüler, madde kullanımını gerçekleştirdikleri zaman diliminde eşinin 2 kez hamile kaldığını ancak uyuşturucu yüzünden düşük yaptığını söyledi. Madde kullanımını bırakmalarının ardından tekrar çocuk sahibi olma hayalini yaşadıklarını da belirten Yüzügüler, “Eşim şu anda hamile Allah’a çok şükür. 4’üncü ayı doldu. Doktorlara götürdük, hiçbir sıkıntısının olmadığını gayet sağlıklı dünyaya geleceğini söylediler. Madde bağımlığında genetik faktör olduğu için genle geçebiliyor. Ama ayıklık dönemine geçildikten sonra o kandaki uyuşturucu temizlenirse, bir de üzerinden 1-2 yıl gibi süre geçerse yeni doğan çocuğun sağlığında bir problem olmayacağını söyledi doktor” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUĞUM OLACAĞINA HİÇ İNANMIYORDUM”

Ayşenur Yüzügüler de, uyuşturucu madde kullanımı yüzünden iki kez düşük yaptığını ve artık çocuk sahibi olamayacağı yönünde düşüncelere girdiğini aktardı. Yüzügüler, şunları söyledi:

“Madde kullandığım dönemler çok sıkıntı yaşıyordum. Aşırı derecede zayıflamıştım. Yemek yemiyordum, hiçbir şey yapmıyordum. Sürekli o maddeyi kullanma aşamasındaydım. Hamile kaldığım süre boyunca doktorlar vitamin alman, gerekiyor yemek yemen gerekiyor diyordu ama ben yapamıyordum. Çünkü tek amaç o maddeyi bulup içmekti. Bir kere düşük yaptım. Sonra tekrar hamile kaldım, ardından tekrar düşük yaptım. Şuanda bir senedir kullanmıyorum. Açıkçası bir daha çocuğum olur diye hiç inanmıyordum. Çok zor bir evreden geçeceğimi düşünüyordum çocuk açısından. Şimdi ise hamile olduğumu, bebeğimin hiçbir sıkıntısı olmadığını düşük riski dahi olmadığını duyunca çok mutlu oldum. İnsan nasıl mutlu olmaz ki çocuğum olacak”