DSİ Genel Müdürlüğü, ‘Antalya’da yer alan Çenger Çayı üzerinde bulunan HES projeleri sebebiyle suların borulara hapsedileceği, tarım arazilerinin sulanamayacağı ve Antalya’nın mor üzümünün yok olacağı yönünde haberlerin üzerine yazılı bir açıklama yaptı.

‘Çenger I,II,III Reg ve HES projesi; Manavgat, Akseki,Gündoğmuş ilçelerinin sınırları içerisinde yer alan Çenger Çayı üzerinde yer aldığı belirtilen açıklamada, “ Söz konusu projeye ilişkin olarak Kanyon Yenilenebilir Enerji Üretim San. ve Tic. A.Ş. tarafından 17.05.2007 tarih ve EÜ/1197-3/860 sayı ile üretim lisansı alınmıştır. 5,8 MW kurulu gücünde ve 15,1GWh/yıl kapasiteli Çenger I Reg ve HES projesi inşaatı tamamlanmış ve geçici kabulü yapılarak enerji üretimine başlamıştır. 10,5 MW kurulu gücünde ve 26,8 GWh/yıl kapasiteli Çenger II Reg ve HES projesine ilişkin Kati projeler DSİ 13. (Antalya) Bölge Müdürlüğü’ne teslim edilmiştir. Projelerin incelenmesi neticesinde tespit edilen eksiklikler anılan firmaya bildirilmiş olup firmanın eksikliklerin giderilmesi yönündeki çalışmalarının tamamlanması beklenmektedir. Çenger III Reg ve HES projesinde ise üretim lisansı alınmış fakat projenin hayata geçirilmesi için Çenger II Reg ve HES projesinin tamamlanması beklenmektedir” ifadelerine yer verildi.

HES projesiyle ilgili şu açıklamalara yer verildi:” Antalya Valiliği, İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünce Çenger I,II,III Reg ve HES projesi için18.12.2009 tarihinde verilen“ÇED gerekli değildir” belgesine Antalya 3. İdare Mahkemesinde 2011/1293 esas sayı ile dava açılmış, Mahkeme davayı süre aşımı yönünden ret etmiştir. Yerel Mahkeme Kararı, anılan köy sakinleri tarafından temyiz edilmiş, Danıştay 14. Mahkemesi de Projenin köylüye duyurulmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozmuştur. Bu doğrultuda yatırımcı firma ÇED almak için işlemlere başlamıştır. Bu gelişmeler üzerine yatırımcı firma projede tadilat çalışmaları yapmaktadır. Cenger II projesinde yapılacak olan tadilatta HES santral binası Gençler Mahallesinin Membaına alınacak olup suyun enerjisi alındıktan sonra Su Gençler mahallesinin öncesinden dereye bırakılacaktır. Ayrıca yatırımcı, yapılacak olan tadilat projesinde Cenger II ve III projelerinin rezervuarlı etek santrali olarak düşünülmekte olduğunu belirtmiştir.”

HES projeleri çevresel etkileri yönünden Orman Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar ile DSİ Genel Müdürlüğü uzman personellerinden oluşturulan komisyon marifetiyle asgari iki ayda bir olmak üzere işletme ve inşaat aşamalarında sıkı bir şekilde denetlendiği belirtilen açıklamada şöyle denildi: “ Denetlemeler neticesinde tespit edilen olumsuzlukların giderilmesi sağlanmaktadır. Yine İşletmeye geçmeden önce tüm tesisler için “Su Hakları Raporu” talep edilmekte bağımsız birimlerce hazırlanan su hakları raporunda regülatör ile kuyruk suyu arasında kaynaktan faydalanan tarla, mera, değirmen balık çiftliği gibi tesislerin su ihtiyaçları hesaplanarak bu miktarın can suyuna ilave olarak dere yatağına bırakılacağı hususu taahhüt altına alınmaktadır. İşletmeci ile imzalanan su kullanım anlaşması gereği regülatör mansabına kurulan ve DSİ birimlerince uzaktan 7 gün 24 saat izlenebilen bir Akım Gözlem İstasyonu (AGİ) can suyu ve su haklarından doğan ve dere yatağına bırakılması gereken suyu takip etmektedir. Dere yatağına bırakılması gereken suyu bırakmayan tesisler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bildirilerek cezalandırılması sağlanmaktadır.”