Antalya'da Işıklar Caddesi'nde uyuşturucu hap satıldığı ihbarını alan polis, 16 Mart'ta yaptığı baskında 30 yaşındaki İbrahim G. ile aynı yaştaki jinekoloji uzmanı Moldovalı Dr. Aliona Dutu ve Bülent B.'yi takibe aldı. Balbey Mahallesi'nde polisi fark eden Aliona Dutu, elindeki çantayı atarak İbrahim G. ile kaçmaya çalışırken yakalandı. Moldovalı doktorun attığı çantanın içinde 1085 adet uyuşturucu hap ele geçirildi. Fahrettin Altay Caddesi'nde yürürken yakalanan Bülent B.'nin üzerinde ise 2 adet uyuşturucu hap ele geçirilirken, evinde yapılan aramada da 96 hap ile 31 gram esrar bulundu. Polisteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edilen 3 kişi, uyuşturucu ticareti yapmaktan tutuklandı.

Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde haklarında 'fikir ve irade birliği içinde ticari amaçlı uyuşturucu bulundurma' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istenen sanıklar, karar duruşmasında birbirini suçladı. Sanıklardan Dr. Aliona Dutu, çantasındaki uyuşturucudan gözaltına alındığında haberdar olduğunu iddia etti. İki çocuk annesi olduğunu belirten Dutu, geçen yıl tatile geldiğinde tanıştığı sanık Bülent B.'nin kendisiyle evlenmek istediğini, oturma izniyle ilgili işlemler için olay günü evine gittiğini söyledi. Sigara dahi kullanmadığını savunan Dutu, "Bülent'in yanında o gün ilk kez gördüğüm İbrahim G. de vardı. Muhtemelen ben lavabodayken uyuşturucu hapları çantama koydular. Hapları polis bizi yakalayınca gördüm. Uyuşturucu ticaretiyle ilgim yok" dedi.

Aliona Dutu'nun avukatı Hüsnü Yılmaz Okutucu ise müvekkilinin çantasına uyuşturucu hapları kimin koyduğunu bilmediğini, çantasında yapılan arama ve el koymanın yasaya aykırı olduğunu belirterek, "Müvekkilim ticari amaçla uyuşturucu taşımamıştır. Bir kazanç da elde etmemiştir. Beraatını istiyorum" dedi.

İbrahim G. ise suçsuz olduğunu iddia etti. Uyuşturucunun Bülent B.'ye ait olduğunu ileri süren İbrahim G., "Ekonomik olarak sıkıntı içindeyim. Olay tarihinden önce Bülent B.'nin yanına borç para istemek için gitmiştim. Yakalandığımda da cebimde beş kuruş dahi çıkmadı. Param olsaydı uyuşturucu değil, aileme yiyecek içecek alırdım" dedi.

İbrahim G.'nin avukatı Özden Saldıran da suçu üstlenmesi için Bülent B.'nin müvekkilini tehdit ettiğini iddia etti. Müvekkilinin ailesine zarar verir endişesiyle başlangıçta suçu üstlendiğini anlatan avukat Saldıran, "İbrahim G., ailesi güvenli bir yere taşınıp, tehdit ortadan kalkınca gerçekleri söylemiştir. Ayrıca müvekkilimin ne üzerinde ne de evinde uyuşturucu bulunmamıştır" dedi.

"İLGİM YOK"

Bülent B. ise savunmasında Aliona Dutu'nun çantasındaki uyuşturucuyla ilgisinin olmadığını iddia etti. Soruşturma evresinde İbrahim G.'nin suçu itiraf ettiğini ileri süren Bülent B. tahliye talebinde bulundu. Avukatı Duygu Tuna ise müvekkilinin evinde ele geçirilen 96 haptan sadece 20'sinin uyuşturucu etken madde içerdiğini, bu hapların kırık olduğunu, bu nedenle satış için uygun olmadığını savundu. Müvekkilinin uyuşturucu ticareti yaptığına dair hiçbir somut delilin bulunmadığını savunan Tuna, beraatını talep etti.

Yargılama sonunda sanıkları uyuşturucu ticareti suçundan 10'ar yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, sanıkların eylem birliği içinde hareket ettiğine hükmederek cezayı yarı oranında artırarak 15 yıla çıkardı. Mahkeme bu cezayı daha sonra iyi hal indirimiyle 12 yıl 6'şar aya düşürdü. Sanıklara ayrıca 100'er lira da adli para cezası verildi.