Travma sonrası stres bozukluğu tanısı konulan 44 yaşındaki Hatice Durmaz'ın Kemer’deki hastaneden ayrılmasıyla Antalya’da baygın bulunmasına kadar geçen 7 saatte nerede olduğu ve ne yaptığı hala ortaya çıkmadı. Annesini, çocuklarını ve torunlarını tanıyamayan Hatice Durmaz, bir tek “Pamuk Amca” dediği yerel gazeteciyle konuşuyor. Hastaneye gelen kızı Sultan Durmaz, oğlu Murat Durmaz ve annesi Saliha Kurnaz’ı da tanıyamayan Hatice Durmaz, eylem haberinden itibaren gelişmeleri izleyen yerel gazetecilerden Murat Kemaneci’yi “rüyalarından” tanıdığını söyleyip bir tek onunla konuşuyor. Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesine sevk edilmeden önce yine aynı gazeteciyle sohbet eden kadın, parmağıyla gazeteciyi göstererek "Ben bunu tanıdım. Pamuk amcayı tanıdım" dedi.

Öte yandan, Hatice Durmaz’ın kızı Sultan Durmaz da annesinin 16 Ağustos günü kaybolduğu 7 saatlik sürenin aydınlatılması için savcılığa başvuruda bulunacağını söyledi. Annesinin kayıp olduğu 7 saatlik bir süre bulunduğunu söyleyen Durmaz, "Hastaneden çıktıktan sonraki, oradan buraya gelene kadar ne yaşadı. Araçla mı geldi ne tür bir araca bindi ya da kendi imkanlarıyla mı geldi bilmiyoruz. Başına ne geldiğini bilmiyoruz. Kendisi de hatırlamıyor. Bununla ilgili kamera kayıtlarının incelenmesi için savcılığa başvuruda bulunacağım. Bununla ilgili takibin başlamasını istiyorum dilekçe yazacağım savcılıktan takip başlatılmasını isteyeceğim" dedi.

Hastanede tedavi görmekte olan bir başka hasta Şaban Agiç, taburcu edildikten sonra girdiği çay ocağında Hatice Durmaz’ı gördüğünü söyledi. Agiç, "Geldiğinde ben burada oturuyordum. Karşımdaki masaya oturdu. Yorgun, bitkin, çaresiz görünüyordu ama şuuru yerindeydi. Orada bulunan kadınlar kendisine geçmiş olsun diyor, o da cevap veriyordu" diye konuştu.

Durmaz, Antalya’daki hastaneye kaldırıldıktan sonra kendine geldiğinde ilk hatırladıklarını da şöyle anlattı:

"Uyandığımda başımda insanlar doluydu. Korktum, çığlık atınca çekildiler. Sonra adımı sordular 'bilmiyorum' dedim. 'Nasıl bilmiyorsun dediler?' kızdılar. Adımı sordular. Kimi Nurcan dedi kimi Ayşe dedi. Şimdi Hatice diyorlar."

15 Ağustos akşamı otel önünde gerçekleştirdiği alacak eyleminden sonra kaldırıldığı Kemer'de hastanede bir gece kalarak tedavi olan ve 16 Ağustos Çarşamba günü saat 11.00 sıralarında kendi isteğiyle taburcu olduğu ileri sürülen Hatice Durmaz, güvenlik kamerası görüntülerinde acil servisten çıkıp yandaki çay ocağına gidiyor. Durmaz, 13 dakika sonra oradan ayrılıp yürüyerek uzaklaşıyor. Kadının, aynı gün saat 17.00 sıralarında Antalya’da baygın bulunmasına kadar geçen süreye ait bir görüntü veya bilgiye henüz ulaşılamadı.

Hastaneden ayrıldıktan sonra kendisinden haber alamayan oğlu Murat Durmaz, 17 Ağustos’ta Aksu Emniyet Müdürlüğüne kayıp başvurusu yaparak annesinin kaybolduğunu ve hayatından endişe ettiğini bildirmiş, 21 Ağustos’ta da kız kardeşi Sultan Aksu ile birlikte Kemer Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunmuştu. Kemer Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Kemer’deki hastane, otogar gibi yerlerin güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen polis bir sonuca ulaşamayınca AFAD ile birlikte çevredeki ormanlık alanlarda arama başlatılmıştı. 23 Ağustos’ta ise kayıp kadının Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinin acil servisinde yattığı ortaya çıkmıştı. Yapılan araştırmada, Hatice Durmaz’ın Kemer’deki hastaneden ayrıldığı gün Antalya’daki Mark Antalya AVM yanında bulunan tramvay durakları yakınında baygın olarak bulunduğu ve ambulansla Eğitim ve Araştırma Hastanesinin acil servisinde tedavi altına alındığı ortaya çıkmıştı. Baygın bulunduktan sonra getirildiği hastanede kimseyle konuşmayan ve hiçbir şey hatırlamayan Hatice Durmaz’a Posttravmatik Stres Bozukluğu teşhisi konulmuştu. Kadın durumunda düzelme olmayınca Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesine sevk edildi.