Antalya 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde savunmasını yapan Bekir Küçük, kendisinin Hasan Tarık Şen'i ne gördüğünü, ne tanıdığını söyledi. Bu kişinin Antalya imamı olduğunu ise 15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkan haberlerden öğrendiğini belirten Bekir Küçük, kendisinin FETÖ üyesi değil, mağduru olduğunu ileri sürdü.
Hasan Tarık Şen'e bu hattın nasıl geçtiğini de anlatan Bekir Küçük, “Bir süre öncesine kadar bir GSM şirketinin bayiliğini yapıyordum. Bu dönemde İrfan Şenkal isimli müşterim vardı. Bu müşterim benden yılda ortalama 15-20 kadar telefon alıyordu. Bir gün tanıdığı bir avukatın telefon hattı almak istediğini söyledi. Ancak bunu kendisi adına almak istemediğini belirtti. Ben de bu müşterimi kaybetmemek için kendi adıma bir hat alıp İrfan Şenkal'a verdim. Ben Hasan Tarık Şen'i hiç görmedim. O hattı hiç kullanmadım. Kullanmadığım hat yüzünden tutuklandım" dedi.
Avukatı Osman Erdil de müvekkilinin FETÖ tarafından kullanılıp mağdur edilen bir kişi olduğunu belirterek tahliyesini talep etti.
Duruşmada telefon hattını Bekir Küçük'ten alıp Hasan Tarık Şen'e veren İrfan Şenkal da tanık sıfatıyla dinlendi. FETÖ soruşturması kapsamında halen bir başka dosyadan tutuklu İrfan Şenkal, olay tarihinde kendisinin örgütle irtibatlı olduğu iddia edilen İrfan A.Ş.'ye ait FEM Dershanesi'nde bilgi işlem servisinde görev yaptığını söyledi. O dönemde Hasan Tarık Şen'in de dershanenin avukatı olarak görev yaptığını, kendisine özel bir de şoför tahsis edildiğini söyleyen İrfan Şenkal, dershanenin genel müdürünün talimatıyla Hasan Tarık Şen'e cep telefonları ile bir tabletin alındığını söyledi. Yapılan müzakereden sonra mahkeme, sanığın adli kontrolle tahliyesine karar verdi.
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2017, 12:25