Muratpaşa ilçesinde yaşayan evli ve bir çocuk babası aşçı Cemal Çakmak, 9 yıl önce gözlerinde aşırı kızarıklık ve yanma şikayetiyle hastaneye başvurdu. Yapılan tetkiklerde gözlerinde behçet hastalığına bağlı üveit olduğunu öğrenen Çakmak, periyotlar halinde tedavisine ve işine devam etti. 2013 yılına kadar az da olsa çalışabilen Çakmak, gözünden geçirdiği atak ve tansiyon sonucu iki kez operasyon geçirdi. Hastalığı ilerleyen, damla ve ilaçlarla tedavisine devam edilen Cemal Çakmak’ın gözlerinde yüzde 90 görme kaybı oldu. Çok yakınındaki cisimlerin sadece siluetini görebilen Çakmak, gözlerinin yeniden görmesinin mümkün olmadığının söylenmesi üzerine malulen emekli olabilmek için girişimlere başladı. Yaklaşık 1 yıldır emekli olabilmek için uğraştığını söyleyen Çakmak, çocuğu ve eşinin geleceği için kendisine bu hakkının verilmesini istedi.
"Heyet raporu için başvurdum"
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gözlerine bir dizi operasyon yapıldığını ve göz tansiyonunun düşürüldüğünü kaydeden Cemal Çakmak, "Doktorlar her şeye hazır olmamı istedi. Gözümün kapanabileceğini veya bir miktar ışığı görebilecek şekilde kurtulabileceğimi de söylediler. Sağolsun doktorlarım gözümü bir nebze olsa açtılar. Gözümü kurtardılar. Sürekli kontrol altında tutuldum. Çalışma hayatım da sona erdi. Çalışırsam gözlerimi kaybedebileceğimi, ikinci bir ameliyatı kaldıramayacağımı söylediler. Heyet raporu alıp emekli olmak için başvuru yapmaya yönlendirdiler" diye konuştu.
"Yüzde 90 engel"
Araştırmaları sonucu malulen emekli olabileceğini öğrendiğini aktaran Çakmak, "Sağlık güvencem bitti, SGK’ya da borcum vardı. Eğitim Araştırma Hastanesinde engelli heyetine girdim ve 'yüzde 90 engellidir' raporum çıktı. Emeklilik raporum da çıktı. 1 haftaya SGK’ya bilgilerim gönderildi. Heyetteki doktorlar da gözlerime dikkat etmemi ilaçlarımı aksatmamamı söylediler. SGK’ya bir ay sonra gittiğimde bana, 'Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesinden sevk istiyoruz, Eğitim ve Araştırma Hastanesinin kararından kararsız kaldık' dediler. AÜ Hastanesine gittim bir dizi tetkik yapıldı. Bir metreden sadece karaltıyı görebiliyorum" diye konuştu.
Gözlerinin tedavi sürecinde tüm mal varlığını kaybettiğini komşularının yardımıyla ayakta durabildiğini anlatan Çakmak, "Çocuğuma yedirecek hiçbir şeyim yok. Eşyaların hepsi komşumuzun. Evde hiçbir şey benim değil. Bu raporu neden alamıyorum. Sadece hakkımı istiyorum. O zaman bana yüzde 90 engelli raporunu da vermesinler eğer sağlıklıysam. Bir yıldır AÜ Hastanesine gidip geliyorum. BİMER’e durumumu yazdım. Kim gelirse gelsin, bugüne kadar yaptığım her şeyin arkasındayım. AÜ Hastanesi bana ya 'bu hasta çalışabilir gözleri sağlıklıdır' yazsın ya da raporumu versinler" ifadelerine yer verdi.
"Eşimle birlikte ben de bittim"
Serpil Çakmak ise, çocuğuyla birlikte her zaman eşinin yanında olması gerektiğini belirterek, "Eşimle birlikte ben de bittim. Engelli yakınları beni daha iyi anlar. Eşim çalıştı çabaladı, kazanılmış hakkını istiyorum" dedi.
İlgili kurumların açıklamaları
Öte yandan, SGK, hastanın eksik belgelerinin olduğunu, bu belgelerinin tamamlanması halinde gerekli işlemlerin yapılacağını bildirdi. AÜ Hastanesi ise raporun uygun şekilde düzenlendiğini, ilgili kuruma görüşün bildirildiğini aktardı. AÜ'nün kararında, "Hastanın gözünde behçet üveiti ve glokoma bağlı sekel değişiklikler mevcut olup, hastaya uygulanacak herhangi bir cerrahi, medikal tedavi ile yarar sağlanması beklenmemektedir" denildi.