“Ağrı ve ateş yapabilir”
Tolgay Akın şöyle devam etti:
“Kuyruk sokumu kıl dönmesi hastalığı, bu bölgenin cilt ve cilt altı dokularının enfeksiyonu sonucu ortaya çıkar. Bu rahatsızlığın oluşmasında farklı risk faktörleri bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi kişisel hijyendir. Obezite, bölgenin tahriş olması, uzun süre oturarak çalışmak, kalçalar arasındaki oyuğun derinliği ve genetik yatkınlık da diğer tetikleyiciler arasındadır. Kıl dönmesi kendini ilk olarak apse veya akıntıyla gösterir. Apseye erken müdahale edilmemesi, ciddi ağrı ve ateşe neden olabilmektedir. Bu belirtilerle bir uzmana başvurulduğunda fiziki muayene ve hasta öyküsü tanı için yeterli olmaktadır. Genellikle herhangi bir görüntüleme yöntemine ihtiyaç duyulmamaktadır.”
“Hastalık kronikleşmeden tedavi olmak önemli”
Kıl dönmesi tedavisinin hastanın durumuna göre değiştiğini belirten Genel Cerrah Op. Dr. Tolgay Akın, “Akut kıl dönmesinin tedavisi apseyi boşaltarak yapılır. Lokal anestezi altında yapılabilen işlemde apseyi boşaltmak için genelde en fazla şişlik olan noktadan kesi yapılması gerekir. Bu işlemin kesin tedavi olmadığı ve vakaların neredeyse yarısında sorunun tekrarlayabileceği unutulmamalıdır. Kronik ve tekrarlayan kıl dönmesinde ise hastalığın kesin tedavisi sinüs kanalının cerrahi olarak kesilip çıkartılması şeklinde uygulanmaktadır. Bu işlem yapılırken normal dokunun mümkün olduğu kadar yerinde bırakılması önem taşır. Uzun süre ihmal edilen kıl dönmesi sorunu, nadiren de olsa yassı hücreli kanser gelişmesine yol açabilmektedir. Bu nedenle kıl dönmesine işaret eden belirtiler varsa vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır” diye konuştu.