Siirt’ten yaklaşık 30 yıl önce Antalya’ya gelen 9 çocuk, 25 torun sahibi Halise Üre (74), evindeyken bir anda rahatsızlandı. Aynı zamanda astım ve şeker hastası olan Üre, rahatsızlığı arması üzerine 1 Eylül 2020 tarihinde Kepez Devlet Hastanesine başvurdu. Sürüntü testi yapılıp tomogrofisi (BT) çekilen Halise Üre’ye Yeni Tip Korona Virüs (Covid-19) teşhisi kondu. Normal servise alınan Üre, hastalığının 5’inci gününde durumu ağırlaşınca yoğun bakım ünitesine alındı. Yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Üre, solunum cihazına bağlandı. Doktorlarla arasındaki iletişimi bir süre kesilen Üre, hekimlerin yoğun çabasıyla tekrar kendine getirildi. 58 günlük yoğun bakım ünitesindeki süreç sonrası 3 Kasım’da palyatif servise alınarak 45 günlük tedavisinin ardından dün hastaneden taburcu edildi.
“Öldüm, tekrar geri döndüm”
Türkçeyi az bilen Üre, yaşadığı uzun ve zor süreci İhlas Haber Ajansı (İHA) Muhabirine anlattı. Sağlık çalışanlarının kendisine çok iyi davrandığını belirten Üre, “Tüm sağlık çalışanlarından Allah razı olsun. Çok zordu. Doktorlarımızın, hemşirelerimizin emeğiyle, iradesiyle kurtuldum. Yoğun bakımda sürekli başımın ucundalardı. Onları hissediyordum. Sürekli ilgileniyorlar, en ufak tepkimde başımdan ayrılmıyorlardı. Ne gerekiyorsa yapıyorlardı. Allah kimseye göstermesin. Vatandaşlar tedbirli davransın. Öldüm, tekrar geri döndüm. Bu kadarını tahmin etmiyordum. Yoğun bakımdayken bu şekilde düzeleceğimi hiç düşünmüyordum. Allah devletimize zeval getirmesin.” dedi.
“Allah devletimize zeval vermesin”
Yaşlı kadının oğlu İhsan Üre de, annesinin iyileşmesinden dolayı çok mutlu olduklarını dile getirdi. Üre, “Yüzde 90 tamamen makinaya bağlı olduğunu, durumunun çok ciddi olduğunu, ümitlerin çok az olduğunu söylediler. Tamamen bitkisel hayattaydı. İyileştikten sonra ilk sözü, bu şekilde olacağına ihtimal vermeyeceği oldu. Kurtulacağına ihtimal vermiyordu. Devletimizin vatandaşa ne kadar emek verdiğini ve bir canını ne kadar çok kıymetli olduğunu, onu iyileştirmek için neler gerekiyorsa yerinde ve zamanında, bizim bile düşünemediğimiz kadar yaptığını gördük. Allah devletimize zeval vermesin.” İfadelerini kullandı.
“Çok zor bir süreç geçirdi”
Halise Üre’nin uzun bir tedavi sürecinden geçtiğini aktaran Kepez Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Ramazan Gürkan, “Teyzemizin ek hastalıkları da vardı. Astım ve diyabeti vardı. 2 ay yoğun bakımda çok zor bir süreç geçirdi. Çok kritikti durumu. Sağlık çalışanlarımızın özverisiyle ve teyzemizin yaşam mücadelesiyle onu bugün sağlıklı bir şekilde taburcu ediyoruz” dedi.
“Kalbini ilaçla çalıştırdık”
Üre’nin takibini yapan Yoğun Bakım Sorumlu Hekimi Dr. Ayça Gümüş ise, hastanın kendilerine geldiğinde nefes açlığıyla geldiğini belirterek, şunları söyledi: “Halise Hanımı geldikten birkaç gün sonra makineye bağlamak zorunda kaldık. Covid-19’u ağır geçirmesine neden olan astım ve şeker hastalığı vardı. Solunum cihazına bağlandıktan sonra da mekanik ventilatörün (solunum cihazı) ayarlarından onun oksijen oranını en yüksek düzeyden gönderdik, ona rağmen hastanın doku oksijenasyonunu çok zor sağlıyorduk. O yüzden oğullarına ve yakınlarına umut vermedik. Çünkü bu şekilde bir hastanın geri dönmesi gerçekten çok zordu. Kalbini bile ilaçla çalıştırdığımız dönem oldu. Uzun bir süre onunla iletişime geçemedik. Boğazından delik açıp oradan durumunu takip ettik. Hasta kendine geldiğinde, moral ve motivasyonu için torunlarıyla görüştürmek istedik. Yakınlarından bir video istedik. Gösterdiğim anda baktı ama çok anlamadı. Fakat yine de yönelmesi vardı sese doğru. Bu umut vericiydi. Küçük bir ventilatörle servise taburcu ettik, oradaki süreci başladı. En son da artık o boğazındaki küçük deliği kapatma aşamasına geldik.”
“Evde fizik tedavisi devam etmesi gerekiyor”
Gümüş, yoğun bakımdaki uzun süreli yatışlar sonrası hastaların normal hayata dönüşlerin 1 yılı bulabileceğini sözlerine ekleyerek, “Halise hanım 1 yıl içerisinde normale dönecektir. Evde fizik tedavisinin devam etmesi gerekiyor. Yakınlarının desteğiyle her şey çok güzel olacak.” diye konuştu.