Turizm ve Otelcilik Bölümü mezunu Yağmur Aytekin (33), Antalya’ya gelerek yıllarca otellerde çalıştı. Sosyal medya üzerinden gördüğü hat sanatına merak salan Aytekin, ardından mesleğini bırakıp Afyonkarahisar’a giderek hat sanatında ilk deneyimini yaşadı. 4 aylık bir eğitim aldıktan sonra kendi şirketini kuran Aytekin, 6 kişilik ekiple cami ve mescitlerde hat sanatını yapmaya başladı. Günde 8 ila 12 saat arası çalışan Aytekin, işini aldığı camilerde iskeleye çıkarak motifleri ve hat yazılarını dikkatli bir şekilde işliyor. Şu ana kadar Türkiye’nin farklı şehirlerinde birçok eseri başarıyla gerçekleştiren Aytekin, mesleğini duygularıyla icra ettiğini ve çok sevdiğini söyledi.
“Dualarım kabul oldu”
Hat sanatıyla tanışma hikayesini anlatan Aytekin, “Kendimi hiçbir zaman başka bir meslekte görmek bana göre değildi. Rabbim bana en güzel mesleği nakşetti. Çok dua ettim. Bir gün uyurken ‘Allah’ım bana sana yakın olmayı nasip et’ diye dua ettim. Ertesi gün sosyal medyada hat sanatkarları denk geldi. Hemen özelden mesajlar yazıp onlarla çalışmak istediğimi söyledim” dedi.
“Allah’ın 99 ismini yazarken çok duygulanıyorum”
En çok zorlandığı caminin Antalya’daki Sultan Ahmet projesi olduğunu belirten Aytekin, Türkiye’nin birçok şehrinde eserleri olduğunu dile getirdi. Selçuklu yıldızlı motifinin teknik anlamda kendilerini çok zorladığını aktaran Aytekin, hat yazısı olarak ise İhlas Suresi ve Fatiha Suresi’ni yazarken çok duygulandığını dile getirerek, “Beni en çok derinden etkileyen Allah’ın 99 ismi oldu. Yazarken çok duygulanıyor, kendimden geçiyorum. Çünkü her biri ayrı anlamlar ifade ediyor” ifadelerini kullandı.
“Cemaat şaşırıyor”
Aytekin, cami cemaatinin kendisini görünce şaşırdığını da belirterek, “Çoğunlukla olumlu dönüşler alıyorum. İşimizi dört dörtlük yapıyoruz diyemem, çünkü el sanatı. İllaki hatalar yaptığımız oluyor, kuskurtma boyalarla düzeltiyoruz. Cemaatin hiçbir şekilde kalbini, gönlünü kırmıyoruz. Eğer 'Ben bunu beğenmedim, şurası daha farklı bir motif olsaydı’ diyenler olunca mevcuttakini silip yenisini yapıyoruz” diye konuştu.
“Kendimi şanlı hissediyorum”
Mesleğinin oldukça yorucu olduğunu da dile getiren Aytekin, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sürekli tavana baktığımız için boynumuz ve ellerimiz ağrıyor. Gözlerimiz de yoruluyor. Sürekli mola veriyoruz. Bu meslekte olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Geç oldu ama kendimi çok özel hissediyorum. Yarın öbür gün bu diyarlardan herkes göçüp gidecek ama yaptığımız sanat arkamızdan ölümsüz kalacak. Bu benim için çok güzel bir şey.”