Gazipaşa ve Alanya halkı tarafından yoğun ilgi gören kurultaya, Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Gazipaşa Ziraat Odası Başkanı Yusuf Çelik, Gazipaşa Komisyoncular Derneği Başkanı Erol Yüksel ve Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İlker Yücel katıldı.
"KÖYLÜNÜN SIRTINA EKONOMİK KRİZİ YIKTIRMAYACAĞIZ"
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek Üretici Sorunları ve Çözümler Kurultayı'nda Gazipaşalı çiftçilerle bir araya geldi. 1980'lerden bu yana köylünün kambur ilan edildiğini belirten Perinçek "Bu sistem sizi kambur olarak ilan ediyor. Oysa siz; domates, patlıcan, buğday üretip milletin karnını doyuruyorsunuz. Milletimizi giydirip besliyorsunuz ama kambur ilan ediliyorsunuz. Bu bir karşı devrim, efendi olan köylü kambur oldu. Yalnız köylü de değil, bütün üreticiler kambur ilan edildi. Türkiye buradan bir çıkış yapacak. Üreticiyi kambur ilan edenler inecek. Üreticimizi baş tacı yapacağız" dedi. Atatürk'ün söylediği gibi üreticiyi yeniden milletin efendisi yapacağız diyen Perinçek, " Bu boş yere söylenmiş bir söz değil. Bu Türkiye'nin refaha, aydınlığa ulaşması, insanca yaşamasının anahtar sözüdür. Yeniden bu sistemi, Atatürk Türkiye'sini kuracağız" ifadelerini kullandı.
"KÖYLÜNÜN SIRTINA EKONOMİK KRİZİ YIKTIRMAYACAĞIZ"
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek Üretici Sorunları ve Çözümler Kurultayı'nda Gazipaşalı çiftçilerle bir araya geldi. 1980'lerden bu yana köylünün kambur ilan edildiğini belirten Perinçek "Bu sistem sizi kambur olarak ilan ediyor. Oysa siz; domates, patlıcan, buğday üretip milletin karnını doyuruyorsunuz. Milletimizi giydirip besliyorsunuz ama kambur ilan ediliyorsunuz. Bu bir karşı devrim, efendi olan köylü kambur oldu. Yalnız köylü de değil, bütün üreticiler kambur ilan edildi. Türkiye buradan bir çıkış yapacak. Üreticiyi kambur ilan edenler inecek. Üreticimizi baş tacı yapacağız" dedi. Atatürk'ün söylediği gibi üreticiyi yeniden milletin efendisi yapacağız diyen Perinçek, " Bu boş yere söylenmiş bir söz değil. Bu Türkiye'nin refaha, aydınlığa ulaşması, insanca yaşamasının anahtar sözüdür. Yeniden bu sistemi, Atatürk Türkiye'sini kuracağız" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de ürettiğimizi dışarıdan almayacağız diyen Perinçek " Eskiden, Kamu İktisadi Teşekkülleri, Et Balık Kurumları, Toprak Mahsulleri Ofisi, Süt Endüstri Kumlarımız vardı. Onlar sizin ürünlerinizi alıyordu piyasa sürüyordu ama bu Kamu İktisadi Teşekkülleri'ni de kambur ilan ettiler. Tekrar Kamu İktisadi Teşekküllerini ayağa kaldıracağız. Bunlar hep Atatürk Cumhuriyeti'nin kurduğu kurumlardır ve tarım ile sanayimiz arasındaki iş birliğini geliştirirler" dedi.
Yaşanan ekonomik krizin faturasının köylülere kestirmeyeceklerini vurgulayan Perinçek, çiftçileri örgütlenmeye çağırdı. Perinçek, "Bu sistem çöktü, bunu seyretmeyeceğiz. Birisi gelecek ve çiftçimizin göğsüne madalya takıp eline kupa verip siz efendi oldunuz demeyecek. Üretici kendi bileğiyle,hakkıyla örgütlenerek, mücadele ederek, siyasete girerek efendiliğini ilan edecek. Siz koparıp alacaksınız biz koparıp alacağız. Başınızda Vatan Partisi var" dedi.
DOĞRU DESTEKLE ÜRETMEYE HAZIRIZ
Ziraat Odası Başkanı Yusuf Çelik çiftçilerin Rusya ile yaşanan uçak krizinden bu yana borçlarını ödeyemediklerini ve zor durumda olduklarını belirtti. Çiftçilerin doğrudan gelir desteği istemediklerini söyleyen Çelik "Biz bu desteği istemiyoruz. Bu destek dönüm başı alındığı için Alanya, Anamur, Gazipaşa olarak bize bu desteğin faydası yok ama sesimizi duyuramıyoruz. Toprağı geniş olan yerler devletten desteğini alıyor bunun altında biz kalıyoruz" dedi. Dolardaki artışın en çok üreticinin belini büktüğünü söyleyen Çelik, çiftçilerin borçlarını ödeyemediklerini ifade etti. Üretimden elde edilen gelirin girdi fiyatlarını karşılamadığını belirten Çelik "Biz üretmeye hazırız, az bir yerimiz olsa da biz üretim yapıyoruz. Çünkü topraklarımız verimli ve iyi mahsul alıyoruz ancak girdiler, elektrik parası derken elimizde hiçbir şey kalmıyor, elimize geçen para borçlarımızı ödemeye yetmiyor" şeklinde konuştu.
TARIM SEKTÖRÜNÜN GÖZÜ HAL YASASINDA
Gazipaşa Komisyoncular Derneği Başkanı Erol Yüksel gündemde olan Hal Yasasına dikkat çekti. Yüksel "Geçen gün gündeme gelen Hal Yasası eğer meclisten geçerse ne çiftçi kalır, ne komisyoncu. Yasa geçtiği takdirde sadece büyük üretim kapasitesine sahip çiftçiler üretim yapabilecek. Küçük çiftçiler ve komisyoncular silinip gidecek. Komisyoncular silinirse çiftçiler de yok olup gider. Umarım bu yeni Hal Yasası'ndan geri adım atılır. İnşallah bu yasa meclisten geçmez ve ne çiftçimizin huzuru kaçar ne de biz komisyoncuların" ifadelerini kullandı. Çiftçilerle et ve tırnak gibi ayrılmaz bir bütün olduklarını söyleyen Yüksel " Çiftçimiz, fidesini, tohumunu, ilacını, gübresini alırken her zaman yanındayız. Evini yaparken, çocuğunu okuturken, düğününü yaparken her türlü konuda biz çiftçimizin arkasındayız. Çiftçilerimizle biz bir aileyiz. Yıllardan beri kanuna göre bizim kazancımız yüzde sekizdir. Bizler çiftçinin malını bire alıp üçe satmıyoruz, biz çiftçinin malını ucuza alıp pahalıya satmıyoruz. Biz çiftçinin malını burada günlük piyasada tüccara satıyoruz ve parasını tahsis etsek de etmesek de çiftçimize ödüyoruz" dedi.
ÜRETİCİNİN TALEBİ GİRDİLERDEN VERGİNİN KALKMASI
Kurultaya katılan Gazipaşalı üreticilerden Fehmi Tuncer, çiftçilerin taleplerini dile getirdi. Girdilerden alınan vergilerin kaldırılmasını istediklerini belirten Tuncer " Devletten isteğimiz, bizim mazotumuzdan, gübremizden, ilacımızdan vergileri kaldırması. Biz başka yardım istemiyoruz. Girdilerden vergiler kalksın biz ürettikten sonra üretimimizden vergi alınsın, buna razıyız. Devletimiz güçlü olmalı ki biz de güçlü olalım. Elbette devletimiz vergi alacak yalnız biz üretirken girdilerimizin düşmesi açısından vergileri düşürsün" dedi. Devletin üretimde bir denetim mekanizması olmadığını ifade eden Tuncer "Biz üretirken kaliteli üretim yapmak zorundayız insan sağlığına zararlı bir şey üretemeyiz. O zaman denetim mekanizması çalıştırılmalı. Bu noktada en önemli husus ilaçlar. İnsan sağlığına zararlı ilaçlar ithal ediliyor" şeklinde konuştu. Avrupa'dan ithal edilen ilaçların Türkiye'ye girişinde denetlenmediğinin ve bunun büyük sıkıntılara yol açtığının altını çizen Tuncer "Burada ilaçlar satılıyor ve çiftçi kullandıktan sonra denetim yapılıyor. Devlet Avrupa'nın toprağa gömdüğü, denize döktüğü ilaçları para verip ithal ediyor, ama denetlemiyor. Çiftçi tarlasında kullandıktan sonra denetim yapılınca zararlı ilaçların faturası da yine çiftçiye kesiliyor" dedi. Çiftçilerin üretim aşamasında kamu tarafından verilen bilgi desteğine ihtiyacı olduğunu belirten Tuncer "Üreticiler bu konuda ilaç firmalarının eline bırakılmamalı. Ziraat Odaları'ndan talep ediyoruz her yıl üretim bölgelerindeki topraklar analiz edilsin. Bir denetim mekanizması kurulsun; bölge bölge ayrılıp topraklarımız denetlensin, yoksa kaliteli üretim yapma şansımız yok" şeklinde konuştu.
KDV'LER DÜŞSÜN UCUZLUK GELSİN
Kurultayda söz alan Gazipaşalı bir üretici ise çiftçilerin sorunlarını dile getirdi. KDV oranının düşmesini talep ettiklerini ifade etti. Üretici "Her şeyde KDV var, ben vergimi vermek istiyorum. Devletimi kalkındırmak istiyorum. Ben ülkemi emperyalist güçlerin eline teslim etmek istemiyorum. O zaman KDV'leri yüzde on sekiz değil, ikiye üçe indirin işte o zaman ucuzluk gelir. Ekonomi kurtulur. Biz teşvik ve para desteği istemiyoruz" dedi. Devletten eğitim taleplerini yineleyen üretici "Eğitim alırsak daha kaliteli mahsul elde ederiz. Elde ettiğimiz mahsulü de kuracağımız kooperatiflerin ve birliklerin sayesinde halkın sofrasına en ucuz şekilde sunarız. Bunların hepsini hallederiz. Türk milleti her türlü belanın üstesinden gelecek güçtedir. Ekonomide de siyasette de bizleri mahvetmek isteyenlerin hepsine biz bu işlerin başına geleceğiz diyorum" şeklinde konuştu.