“Bu proje bir bitki gibi. Büyür ve meyvelerini verir. Eğer bu bitki çok başarılı olursa yeni meyveler verir. Biz bu bitkiyi çok iyi bir çerçevede yetiştirdik. Türkiye’de çok iyi bir toprak gördük. Son derece angaje olmuş bir üretici var. Organik tarım için hazırlanmış kanunlar var. Böyle bir projeyi uygulayabilmek için iyi bir temel var.”
Türkiye’de çevre koşullarının organik tarım açısından son derece elverişli olduğuna dikkat çeken Huber, Türkiye’deki organik tarım mevzuatının ve talebin de son derece iyi düzeyde olduğunu belirtti. 2011 yılı sonunda başlayan projenin 2012 yılında ilk meyvelerini vermeye başladığını söyleyen Huber, projenin kaliteyle ilgili bilinci iyileştirme amacı taşıdığına dikkat çekti. Proje kapsamında yapılan çalışmaları da anlatan Huber, “Almanya ve Türkiye açısından son derece iyi bir işbirliği oldu” dedi.
Seminerde projenin bir diğer paydaşı olan ETO'nun Başkanı Zafer Göynügür ise, proje kapsamında neler yapıldığını ve sonuçlarını anlattı. Seminerde küreselleşen dünyada sürdürülebilir tarım ve tüketici davranışları, Türkiye’de organik tarımın geleceğine ilişkin stratejiler, alınan dersler ve Türkiye’de organik tarımın en iyi örnekleri başlıklı sunumlar yapıldı. Toplantının sonunda EXPO 2016’daki Alman Bahçesi’nde sempozyum katılımcılarına resepsiyon verildi. Organik ikramların yapıldığı resepsiyonda Alman-Türk İşbirliği Organik Tarım Projesi’nin sembolik kapanışı yapıldı. Kapanış töreninde en iyi organik tarım üreticisi seçilen 3 üreticiye ödülleri verildi.