Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın Ağustos ayı meclis toplantısı, Meclis Başkanı Süleyman Özer, Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. ATSO Başkanı Çetin, ülke ve kent ekonomisiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Dövizdeki artış
Döviz kurundaki artışlarına değinen ATSO Başkanı Çetin, doların bir ayda yüzde 27 artış gösterdiğine dikkat çekti. Çetin, “Dolar arttıkça biz daha fazla uyarı yaptık. Merkez Bankası, mayıs ayına kadar faiz artırmadı ve piyasa ile inatlaşmayı tercih etti. En son 6 Ağustos akşamında dolar 4.90'lardan 5.30'a çıktı, ertesi gün bir açıklama yapıp, müdahale yapılması gerektiğini söyledim. Dakikaların önemli olduğu bir devirde Merkez Bankası bir hafta gecikmeyle, ertesi pazartesi harekete geçti. Merkez Bankası Başkanı 3 milyar dolarlık döviz takası anlaşması için Katar'a gitmiştir. İçerde şahıs hesaplarında 84 milyar dolar vardır. TL'ye güven sağlansaydı, bunun 15-20 milyarı satılırdı ve bu kadar sorun yaşanmazdı" ifadelerini kullandı.
“Bu tutuma her türlü karşılığı verme hakkına sahibiz”
Oda olarak ABD yönetiminin bu tavrını kınadıklarını belirten Başkan Çetin, bu tutuma her türlü karşılığı verme hakkına sahip olduklarını ifade etti. Çetin, “ABD'den uçak almayı durdurabilir, İncirlik üssü gibi üsleri kapatabiliriz, gerekirse NATO'dan çıkabiliriz. Ulusal bağımsızlığımız ve onurumuz için atılacak her adımda devletimizin yanındayız. ABD'ye geçen yıl toplam ihracatımız 8.5 milyar dolar, yani Türkiye'nin ihracatının yüzde 5'idir. Çelik ve metal ihracatımız 1 milyar dolar civarındadır. ABD yaptırımlarını aşacak güce sahibiz. Önemli olan ABD yaptırımları değil, bizim kendi içimizde doğru yönde adımlar atmamızdır. Önlem almada gecikme, piyasa dinamiklerini küçümseme, geçmişteki krizlerden ders almama yüzünden ağır bedeller ödüyoruz. Dolayısıyla her şeyden önce kendi hatalarımızı görmeliyiz. Hatalarımızdan ders çıkarmayı bilmeliyiz. Hatalarımızı konuşmazsak, birbirimizi eleştirmezsek, hata yapmaya devam ederiz" diye konuştu.
“Bazı ürünlerde fırsatçılık yapanlar olabilir”
Tüketici güven endeksinin yüzde 73'ten yüzde 68'e düştüğünü vurgulayan Çetin, birçok sektörde maliyet artışları olduğunu söyledi. Çetin, “İlaç, yem, demir gibi dövize bağlı bütün girdilerin fiyatı arttı. Kur artışı doğudan maliyetlere yansıdı. Demir gibi temel girdinin fiyatı dolarla birlikte arttı. İnşaat komitemiz bu konuda yakınmaktadır. İnşaat sektörü 200'e yakın sektörü sürükleyen, iç piyasaya ve konut kredisine çok bağımlı bir sektör. Dövizde artış, inşaat gibi sektörleri bir taraftan maliyet yönüyle, diğer taraftan talep yönüyle vurmaktadır. Sektörlerde maliyetler artmışken devlet temel ürünlerde zam yapılmasını engellemeye çalışıyor. Ekmek fiyatına zam engellendi, fakat un yüzde 40 artmış durumda. Fırıncılık komitemiz 'Devlet unu ucuza versin, biz de ekmeği ucuza üretelim' diyor. İlaç fiyatı, süt fiyatı baskılanıyor. Taşıma ücretleri artmasın isteniyor. İlacın, ekmeğin, elektriğin maliyeti artmıştır. Bu durumda üretici fiyatı artırmak zorunda kalmaktadır. Elbette bu durumdan istifade edenlere de fırsat verilmemelidir. Bazı ürünlerde fırsatçılık yapanlar olabilir” sözlerine ekledi.