Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Profesör Doktor Mehmet Gökoğlu başkanlığındaki gönüllü çevreciler oluşturdukları 14 kişilik grup ile Kırkgöz Kaynaklarına dalış gerçekleştirdi. Sualtından çıkartılan ve aralarında araba contasından, leğene, leğenden bebek bezine kadar birçok atık malzeme ulunan kamyonet dolusu çöp, karaya çıkartarak geri dönüşüme kazandırdı. Çeşitli su altı canlılarını avlamak için yapılmış küçük tuzaklar halindeki küflenmiş tenekeler de dikkati çekti. içeriyor. Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Kırkgöz kaynaklarında insanların doğaya ne kadar acımasız davrandığını göstermek amacıyla Akdeniz Üniversitesi ve Döşemealtı Belediyesi işbirliği ile bir su altı ve su üstü temizliği yaptık” dedi.
Akdeniz Üniversitesi Sualtı Topluluğu ve Döşemealtı Belediyesi personelleri, Kırkgöz Kaynaklarında oluşan atık maddeler için seferber oldu. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Profesör Doktor Mehmet Gökoğlu başkanlığında 14 kişiden oluşan ekip, sabahın erken saatlerinde Kırkgöz Kaynaklarında buluştu. Ekip, ellerine kırmızı çuvallar alarak kaynakta dalış yaptı. Dalış yapan ekip, su altından binlerce atık madde çıkartırken, içme suyu kaynağının bu denli kirletilmesi çevrecileri şoka uğrattı. Sualtından, araba contasından, leğene, leğenden bebek bezine kadar birçok atık çıkartan ekip, insanları duyarlı olmaya davet ederken kaynağı temizlemeye çalışacaklarının altını çizdi.
“Suyun altında ve üzerinde bulunan atık maddelerin temizledik”
Dalışta su altında ve üzerinde bulunan atıkları temizlediklerini belirten Akdeniz Üniversitesi Su altı Topluluğu Üyesi Ahmet Akdağ, "Döşemealtı Belediyesi yetkilileri ile beraber Kırkgöz’deki su altı pisliklerini temizlemek amaçlı bir etkinlik yapıyoruz. Suyun altında daha önce dalışlarda görmüş olduğumuz birçok atık maddenin Antalya’nın içme sularını sağlayan bu su kaynağında olmasına gönlümüz el vermediği için hocalar ve öğrenciler ile beraber bir etkinlik yaptık. Yaptığımız etkinlikte de suyun altında ve üzerinde bulunan atık maddelerin temizledik” dedi.
“Bunlar oksitlenerek Antalya’nın içme suyu kaynaklarına inanılmaz derecede kirlilik ve zarar vermekte”
Atık maddelerin içme suyu kaynaklarına zarar verdiğini belirten Ahmet Akdağ, “Suyun altından neler çıkartmadık desek daha iyi olur. Tenekeler, atık şişeler, araba contası, çamaşır leğeni gibi aklınıza gelebilecek organik ve inorganik maddeler çıkartıldı. Çıkarttığımız tenekelerin tamamı küflenmiş durumda. Tenekeler, çeşitli su altı canlılarını avlamak için yapılmış küçük tuzaklar içeriyor. Bu tuzaklar, kullanım sonrası su altına bırakılmış. O kadar çok küflenmişler ki elimize aldığımızda dağıldığını gördüm. Bunlar oksitlenerek Antalya’nın içme suyu kaynaklarına inanılmaz derecede kirlilik ve zarar vermekte” diye konuştu.
“Bu kaynaklar, Antalya’ya hayat veren, yeşillik veren, temizlik veren kaynaklardır”
Dalış ekibinin başında olan Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Kırkgöz kaynaklarında insanların doğaya, ne kadar acımasız olduğunu göstermek amacıyla Akdeniz Üniversitesi ve Döşemealtı Belediyesi işbirliği ile bir su altı ve su üstü temizliği yaptık. Kırkgöz kaynakları, Antalya için çok önemlidir. Bu kaynaklar, Antalya’ya hayat veren, yeşillik veren, temizlik veren kaynaklardır. İnsanlar buraya gelip, yiyip içip bütün çöpleri su kaynaklarına atması düşündürücü. İnsanoğlu sudan oluşmuştur. İnsanoğlu, ana rahmine düştüğünden beri sudur. Elimizdeki güzellik ve değerlerin kıymetini bilemiyoruz. Üşüyoruz şuanda. Buz gibi suyun altına dalıyoruz. Torosların hemen bitimi ve Antalya’ya hayat veren kaynaklar bunlar. Çok içler acısı durumda. İnsanları biraz daha duyarlı olmaya, insan olmaya davet ediyorum” şeklinde konuştu.
“Burası adeta bir çöplük olmuş”
Kırkgöz’ün çöplüğe dönüştüğünü belirten Gökoğlu, “Karada aklınıza gelen ne varsa sudan çıktı. Özellikle bira şişeleri. Hiç değilse kırmayın şişeleri. Kırıp da atmayın. Niye böyle acımasızlar anlayamıyoruz. Plastik pet şişeler, bezler, maskeler, karada ne varsa burada suyun altında var. Biz sadece 10 metrekarelik alandan bu çöpü çıkarttık. Burası adeta bir çöplük olmuş. Ben Kırkgöz’e Dünya’nın cenneti diyorum. Su altından baktığınızda turkuaz renginde bir ton var. Karadan daha net bir görüş var. Biz burada Kırkgöz’e indiğimiz zaman büyüleniyoruz. Ancak bu kirliliği de gördüğümüzde üzülüyoruz ve utanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“İnsanın suyu kirletmesi, geleceğini kirletmesidir”
İnsanları duyarlı olmaya davet eden Gökoğlu, konuşmalarına şöyle devam etti:
“Atılan her atık madde, su yaşamını etkiler. Bunların bir çoğu zaten kimyasal içeriyor. İnsanın suyu kirletmesi, geleceğini kirletmesidir. Su yaşam demektir. Antalya’nın bu doğal kaynaklarının korunmaya alınması gerekiyor. Antalya için bu sular çok önem arz ediyor. Antalya’ya yaşam veren sular bunlar. Gelecekte temiz su bulmakta zorluk çekeceğiz, şimdiden dikkat etmemiz lazım.”