“En önemli husus, “gerçek ihtiyaç sahibine” ulaşmaktır”
Manavgat’ın Türkiye tarihinin en büyük yangın felaketlerinden birini yaşadığını belirten Şükrü Sözen, hassas bir dönemden geçildiğini ve yaraların hoşgörü ile sarılması gerektiğini ifade etti. Belediyenin yangının başladığı ilk günden itibaren yangın dayanışma merkezi oluşturduğunu, merkezde de belediye personelinin yanı sıra gönüllü birçok vatandaşın çalıştığını belirtti. Sözen, eşyaların ihtiyaç sahiplerini ulaşmadığını belirtenlere ise, “Böylesine özverili çalışmaların yapıldığı yangın dayanışma merkezimizi, kendilerini “aydın” olarak nitelendiren birkaç avukatın sosyal medya sayfalarında yakışıksız bir dille “çukur” olarak adlandırması son derece üzücüdür. Afet yönetimlerinde en önemli husus, “gerçek ihtiyaç sahibine” ulaşmaktır. Bu hizmette kontrolün doğru bir şekilde sağlanması gerekir. Kontrolün kaybedilmesi durumunda halkımızın emek vererek hazırladığı yardım malzemeleri, yangına maruz kalmış vatandaşlarımız yerine art niyetli yapılara gidebilir. Hatta bu konuda şikayetler de gelebilmektedir. Dağıtım alanında insanların malzeme alma ihtiyacı ve aralarında yaptığı tartışmalar, bizi bu kontrol sistemine mecbur kılmıştır. Dolayısıyla, bunların yerinde tespitlerinin yapılarak, dağıtımlarının resmi araçlarımızla ve muhtarlarımızla koordineli bir şekilde ulaştırılması elzemdir. Böylesine sıkıntılı bir dönemde hata arayıp, belediye kurumunu suçlamak, sadece art niyettir” dedi.
“Esefle kınıyorum”
Samanların yerine ulaşmadığını söyleyen avukatları kınadığını belirten Sözen, ‘Belediyeye saman verdik, yerine ulaşmadı’ diye paylaşım yapan birkaç avukatın, koskoca Manavgat Belediyesi kurumunu geçtik, gönüllü çalışan yüzlerce Manavgatlının emeğini değersizleştirmesini” esefle kınıyorum. Kaldı ki, söz konusu hayvan sahiplerini, bir gün önce bizzat ziyaret edip, ihtiyacı olan yem ve samanın acil olarak gönderilmesini sağladık. Manavgat Belediyemiz tüm zarar gören hayvanlarımıza ilk etapta can suyu olarak yem ve saman göndermiştir. Dünden itibaren ise sadece belediyemizin resmi araç ve kamyonlarıyla yerinde tespitler yapılarak yem ve saman sevkiyatı yapılmaya devam etmektedir” diye konuştu.
“Manavgat’ı, yüreğimizin ta içinde tam 13 yıldır taşıyoruz”
Yardımların gerekli yerlere ulaştığını belirten Sözen, “Bizler bu kadar canhıraş ve hassasiyetle çalışma sergilerken birilerinin rahatça evlerinizde oturarak, klavye başında acımasızca eleştiri yapmalarını kabul etmemiz asla mümkün değildir. Her şeyin çok hızlı geliştiği böylesine yoğun ve içimizin yandığı günlerde bizler, performansımızı sadece vitrinlere oynayan sizin gibilere mi harcayacağız, yoksa halkımızın yaralarını sarmaya mı çalışacağız. Sayın birkaç aydın avukatımız; siz hiç merak etmeyin. Halkımızın bize teslim ettiği en büyük emanet olan Manavgat’ı, yüreğimizin ta içinde tam 13 yıldır taşıyoruz. Hiç şüpheniz olmasın ki, duyarlı halkımızın belediyemize emanet ettiği yardım malzemeleri gerçek ihtiyaç sahiplerine doğru bir şekilde tarafımızdan ulaştırılmaktadır ve ulaştırılmaya devam edecektir” şeklinde konuştu.