Antalya'da 19 yaşındaki genç kızın intiharına neden olduğu gerekçesiyle tutuklanan şahsın 6 gün sonra tahliye edilmesine tepki gösteren ailesi adaletin yerini bulmasını istedi.
Kepez ilçesinde 28 Eylül'de yaşanan olayda iddiaya göre S.T., kendisinden ayrılan Zehra Demir'i sürekli tehdit ederek yaşadıklarını ailesine anlatacağını söyledi. S.T. bir süre sonra genç kızın evine gelip kapı ziline bastı. Zehra'nın iki kardeşi kapıya inerek S.T.'ni gitmesini istedi. S.T ve aile bireyleri tartışırken Zehra Demir, olayları ailesinin diğer fertlerinin öğrenmesi korkusuyla dördüncü kattan beton zemine atladı. Genç kız Demir, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Olay günü Demir ailesine bıçakla saldırdığı iddia edilen S.T., 29 Eylül'de ‘intihara yönlendirme' suçundan tutuklandı. Antalya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Ekim günü, intihara yönlendirme suçuna 4 yıldan 16 yıla kadar hapis cezası öngörüldüğünü ve davanın Asliye Ceza Mahkemesinde görülmesi gerektiğini vurgulayarak görevsizlik kararı verdi. S.T, ‘suçun mahiyetinin değişme ihtimali, delil durumu ve tutuklamanın tedbir oluşu' dikkate alınarak tahliye edildi.
Karara itiraz etti
Demir ailesinin avukatı Hadi Cin, Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurarak karara itiraz etti, ancak itiraz reddedildi. Avukat Cin, soruşturmanın genişletilmesi için ikinci dilekçeyi verdi.
Ailenin avukatı Hadi Cin yaptığı açıklamada, “Zehra, 28 Eylül'de intihar ediyor, 29 Eylül'de sanık tutuklanıyor. 2 Ekim'de savcı iddianame hazırlıyor. 4 Ekim'de mahkeme görevsizlik kararı veriyor. Herhangi bir davada böyle bir hız göremezsiniz. 9 kişinin ifadesine rağmen sonucunda savcının hazırladığı iddianame bir paragraf. Zehra için bu sanık aile içinde hayatını sürdüremez bir psikolojik hale getirmek istiyor. Zehra'nın ağabeyini arayarak onun iffetini tartışma haline getiriyor. Mahallede olay çıkarıyor” dedi.
"Yeni suç duyurusu"
Zehra'nın gittiği her yerde ve telefonla defalarca tehdit edildiğini ifade eden Hadi Cin, “Zehra sonunda şunu düşünüyor, ‘Ben bu adamla birlikte kurtulamam, sağlıklı değil. Bu adamdan kurtulamam. Ailemden birine zarar verecek, en iyisi ben intihar edeyim bu iş bitsin” diye düşünmüş olabilir. Bu tablo çok açık ve net. Sanığın şuanda ömür boyu hapis cezası yargılanması ve tutuklu olması gerekirdi. Bu hatalar kabul edilebilir değil. Savcı hakkında HSYK'a şikayette bulunmak için evrakları hazırladık. ‘Görevsizlik' kararına itiraz ettim reddedildi. Yeni suç duyurusu hazırlayıp verdik. Savcı intihara yönlendirmeden dava açıyor ama burada bıçaklı saldırı, kardeşe tehdit var. Onlar takipsiz bırakılmış. O nedenle yeni bir soruşturmanın başlatılması önemlidir” dedi.
"Kızımı tehdit etmiş"
54 yaşındaki baba Hakim Demir, “Kızım defalarca arkadaşlarına o şahsın kendini bırakmadığını ve tehdit ettiğini söylemiş. Kızının sokağa çıktığında hem önü kesilmiş hep tehdit etmişi. Ta ki geçtiğimiz 28 Eylül akşamına kadar. Şahıs, oğlumu arayıp Zehra ile konuşmak istediğini söylüyor. Oğlumun, ‘Zehra seni istemiyor' sözlerine o şahıs, ‘Ya benim olacak ya kara toprağın' diyor. Bu kendi ifadesinde de var. Mesajı da mevcut. Gelirsem ailenin hepsini yok ederim diyip kızımı tehdit ediyor. Bu ülkede adalet istiyorum. Bizim canımız yandı başka Zehralar ölmesin. Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanına çağrı yapıyorum, bu konuyla ilgilensinler. Bir daha böyle bir olay olmasın” dedi.