Türkiye'nin hükümet sistemi değişikliğini içeren referandum için halkımız kararını dün verdi.
Sonucu herkes tarafından farklı değerlendirilse de rakamlara bakarak değerlendirmemizi yapmak lazım.
Halkımızın yüzde 51.35'i Türkiye'nin artık Cuhmurbaşkanlığı hükümet sistemi ile yönetilmesi yönünde tercihte bulunurken, yüzde 48.65'i ise tercihini parlementer sistemin devamından yana kullandı.
94 yıllık bir sistemin rafa kaladırılarak, yeni bir hükümet sistemi olması nedeniyle ülkemiz için önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirmek lazım.
Referandum öncesi konuştuğumuz arkadaşlar hatırlayacaktır, "Akdeniz, Ege ve Marmara'da 'hayır' önde çıkar, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadaolu'dan gelecek yüksek 'evet' oyları ile Türkiye geneli yüzde 53-55 bandı arasında evet çıkar" tahmininde bulunmuştum.
Dün bazı arkadaşlarım arayarak, "Tahminin genel olarak doğru, ama Güneydoğu Anadolu'da yanıldın" dedi.
Doğru söylüyor, işin açıkçası Güneydoğu Anadolu bazı şehirleri için yanıldığım görülüyor.
Her neyse, biz Alanya ve Antalya ölçeğinde sonuçları okumaya çalışalım.
Antalya'nın 19 ilçesinden 15'inde 'hayır' oylarının önde çıkması dikkat çekiyor.
Bu ilçeler içerinde en dikkat edilmesi gereken sonuç bence Kepez İlçesi.
Kepez, Antalya'nın seçmen sayısı bakımından en fazla olan; üstelik AK Parti'nin Antalya'daki vitrin belediyelerinden birisi. Kepez'de hayır oylarının yüksek çıktığını düşünürsek, Antalya'nın 19 ilçesinden 15'inde hayır çıkmasını normal.
Bunun değerlendirmesini AK Partili kurmayların iyi yapmalı.
Özellikle, Alanya'nın içerisinde bulunduğu Akdeniz ve Ege'deki turizm yörelerinde hayır oylarının yüksek çıkmasının iyi okunması lazım.
Yıllardır Avrupalı turistleri ağırlayıp, evlerine ekmek götüren turizmcilerin, özellikle Avrupa ülkeleri ile ülkemiz arasında yaşanan gerilimin etkisi altında kaldığını, bu gerilim politikasından duyduğu kaygıları sandığa yansıttıklarını düşünüyorum.
Tabiki Antalya'daki yüzde 40.94'lük 'evet' oyuna karşı yüzde 59.06'lık 'hayır' oyundaki yaklaşık yüzde 20'lik farkın siyasi analizinin de iyi yapılması lazım.
Bu sonuçlara bakınca Antalya siyasetini yeniden hareketli günlerin beklemediğini söylemek pek de yanlış olmaz.
Seçmen bakımından Antalya'nın üçünçü büyük ilçesi olan ve özellikle Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu'nun memleketi olması açısından sonucu herkes tarfından merak edilen Alanya'da ise seçmenlerin yüzde 51.20'si 'Hayır' oyu kullanırken, yüzde 48.80'i ise 'Evet' oyu kullandı.
Yüzde 2.4'lük küçük bir farka rağmen, Alanya'da yarışın başa baş geçtiğini söylemek yanlış olmaz.
Alanya'daki seçin sonucunun bana göre siyaseten kazananı CHP Alanya İlçe Başkanı Ali Takavut'tur.
AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Berberoğlu'nun "1 Kasım'da Alanya'da 79 bin oy aldık ve bu oyumuzu 82 bine çıkardık. 1 Kasım'da 68 köyden gelen oylar ile referandumda gelen oylar birbiriyle örtüşüyor" sözleri ile teşkilat olarak başarılı olduklarını dile getirdi.
MHP İlçe Başkanı Mustafa Türkdoğan'ın "Tüm ekibimizle, gençlik kollarımızla, kadın kollarımızla elimizden geleni yaptarak sonuca katkıda bulunduk" açıklaması yaptı.
Görünen o ki, siyasi partilerimizin ilçe başkanlarının hepsi Alanya sonucunu kendileri açısından başarı olarak değerlendiriyorlar.
Referanduma Alanya açısından siyaseten bakarsak, 'Siyasette her zaman 2x2=4 etmez' tezinin doğru çıktığını söyleyebiliriz.
Ancak, ben bu referandumu bir siyasi yarış olarak değerlendirmeyenlerdenim.
Siyasilerin Alanya'nın referandum sonuçlarını analizini yaparken, Alanya'nın gerçeklerini de dikkate alarak analiz yapmalarında fayda var.
Halkımızın tercihinin ülkemiz açısından hayırlı olmasını dilerim.